Yeni bir akım: İslami temelli psikoterapi

Yeni bir akım: İslami temelli psikoterapi

Amerika kökenli psikoterapi ekolleri neredeyse marka şirketler gibi örgütlenip tüm dünyaya yayıyorlar. Galiba İslami temelli psikoterapi de bu ekollerden biri olacak.

Son yıllarda Türkiye’de de tanınmaya başlayan bu yeni akım üzerine Medaim Yanık, Star gazetesindeki köşesinde bir değerlendirmede bulundu. Amerika’da Khalil Center isimli bir klinikten söz eden Yanık, şunları yazdı:

Eş ilişkileri ve dissosiyatif kimlik bozukluğu üzerine konuşmak için Amerika’dayım. Eş ilişkileri ile ilgili halka yönelik konuşmalar bir gün sürecek ve bu konuşmalardan birini de ben yapacağım. Ayrıca dissosiyatif kimlik bozukluğu konusunda ise Khalil Center çalışanlarına hem San Francisco hem de Chicago’da eğitim vereceğim.

Amerika’da bulunmamın bu seferki hali farklı. Khalil Center etrafında toplanmış psikiyatr ve psikologlarla etkileşim ve bağ kurma imkânı oluştu. Khalil Center topluma ruh sağlığı hizmeti vermek için kurulmuş. San Francisco, Chicago ve New York’ta ofisleri var. Genel topluma da hizmet verseler de ağırlıklı olarak Müslüman topluma hizmet veriyorlar.

Khalil Center’i klasik ruh sağlığı hizmeti veren diğer yerlerden ayırt eden özelliklerinden biri de İslam geleneği ile uyumlu psikoterapi yöntemi arayışlarında olmaları. Diğer psikoterapi yöntemlerini dışlamadan, İslam düşünce geleneğinden oluşturmaya çalıştıkları terapiyi entegre etmeye çalışıyorlar.

Khalil Center çevresinin ayırıcı özelliği İslam ve psikoterapi konusunda sadece teorik tartışma düzeyinde kalmamaları aynı zamanda uygulamacı olmaları. Çünkü İslam ve psikoterapi alanında şimdiye kadar olanlar neredeyse tamamen teorikti.

Aslında Amerika’da maneviyat (spiritual) temelli psikoterapi uygulamaları gelişen bir süreç. Hristiyan, Yahudi ve Budist temelli modelleri vardı. Şimdi de İslami temelli modeller gelişmeye başladı.

Khalil Center’in yöneticisi Hooman Kashewarzi aynı zamanda İslami temelli psikoterapi arayışında olan teorisyen hem de uygulamacı kimliği ile ön plana çıkıyor. Hooman’ın bir özelliği de Önümüzdeki yıl İbn Haldun Üniversitesi psikoloji yüksek lisans programında ders verecek olması. Yakın zamanda o İstanbul’daydı. Şimdi ben onunla birlikte Amerika’dayım.

Anlaşılan Amerika’nın seküler bilimcilerinden sonra Amerika kökenli Müslüman ilim/bilim ehli de bizi etkilemeye başladı. Türkiye’deki dindar gençlerin bir kısmının Amerika kökenli imam ve vaizleri YouTube üzerinden takip etmesi de bun durumun işareti. Örneğin yaklaşık iki yıl önce Türkiye’ye gelen Nouman Ali Khan Türkiye’nin büyük salonlarından birini doldurabilmişti.

Amerika eğitim sisteminin güçlü zihinli ve etki gücü yüksek insanlar yetiştirme potansiyeli var. Bu sebeple Amerika’dan sadece teknoloji gelmiyor aynı zaman da psikoterapi ekolleri de geliyor. Amerika kökenli psikoterapi ekolleri neredeyse marka şirketler gibi örgütlenip tüm dünyaya yayıyorlar. Galiba İslami temelli psikoterapi de bu ekollerden biri olacak.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *