Genç Birikim Dergisinin Ocak sayısı çıktı

Genç Birikim Dergisinin Ocak sayısı çıktı

Genç Birikim Dergisi Ocak 223 üncü sayısı ile okuyucularıyla tekrar buluştu. Dergide bu ay “Ahlak” konusu üzerinde durulmuş.

Derginin tanıtım bülteninde şu açıklamalar yer aldı:

Gökhan DURMAZ “Kaybedilen Bir Değer: “Ahlak” konulu yazısında; Yaşam daha konforlu bir hale gelirken, insana özgü olan önemli değerlerin de birer birer yozlaştığını, hayatlarımızı hızla istila eden teknolojik ürünlerin, insanı bireyselleştirdiğini, egosantrik bir yaşam biçimini empoze ettiğini, Müslümanlar olarak bizlerin de önemli değerlerimizi, faziletlerimizi ve ilkelerimizi yitirmekte olduğumuzu, bu nedenle modern zamanda Müslüman bir şahsiyetin neleri kazandığını ve neleri kaybettiğini çok iyi anlamak zorunda olduğunu, aksi takdirde hayatına giren alışkanlıkları çok çabuk benimseyen ve aynı zamanda yaşadıklarını inanç şeklinde kabul eden insanın, giderek yitirdiği erdemleri hatırlamasının neredeyse mümkün olamayacağını, artık yeni neslin, sahip olmadığı ahlak faziletinin ancak doğru kaynaklara yönelerek kendini düzeltmesi ile gerçekleşebileceğini, bunun yolunun da Yüce Allah’ın, bu dünyada insanların doğru yolu bulmaları için lütfedip göndermiş olduğu kitaba sımsıkı sarılmaktan ve Hz. Peygamber (sav)’in ahlakına uygun bir yaşam tarzını benimsemekten geçtiğini, vurgulamış.

Fatih PALA “Ahlak Savaşı” başlıklı yazısında; Toplumumuzun içinde bulunduğu yozlaşmanın nedeninin Ahlâkın, Kuran Ahkâmı ile bir türlü buluşamayışı olduğunu, bizlerin, evlerimizin, ehlimizin, işimizin, sokağımızın, beldemizin ne ile ve neler ile ve kim ve kimler tarafından kuşatıldığı sorusuna kesin, net ve doğru cevaplar vermeksizin bu “hayâsız akın”a dur diyebilmenin neredeyse imkânsız olduğunu, imkânsızı başarabilmenin ise, yalnızca şanı pek yüce olan Allah Teâlâ’ya güvenip dayanma dirayetini gösterebilen bahtiyar müminlere nasip olacağını, “En güzel ahlâk’ı yakalama ve yaşama projesi”ni evvela kendi ellerimizle, kendi evlerimizden başlayarak sokak sokak, cadde cadde tüm toplumun hayat süren dirilerine sunmakla hepimizin görevli olduğunu, tek başucu, el nuru ve hayat buldurucu rehberimiz olan Kur’an-ı Kerim’i ve ahlâkın usta öğreticisi Hz. Muhammed (S.A.V.)’in sîretini, sünnetini ve hadislerini kalkış noktası belirleyip sonucu yalnızca Rabbu’l-alemînden beklemek gerektiğini, ifade etmiş.

Furkan KESER; “Modernitenin Akılcılığı Karşısında “İslam Ahlakı”nın İnşası” başlıklı yazısında; Öncelikli olarak, yaratıcımıza olan imanımızı ve bağlılığımızı tazelememiz gerektiğini, Allah’ın, insanı İslam fıtratı üzere yarattığını, bu nedenle insanın, doğuştan güzel ahlak sahibi olduğunu, çünkü fıtratın özünün ahlak olduğunu, her amelimizin ruhuna güzel ahlakı giydirmemiz gerektiğini, Müslümanlar olarak, yeniden bir insanlık tasavvuru ortaya koymamız ve bu küresel şeytani çetenin elinden kâinatı kurtarmamız gerektiğini” belirtmiş.

Harun AKÇA “Ticaret Ahlakı” başlıklı yazısında; İnsanoğlunun, mala düşkün olarak yaratıldığını, onun bu nefsini frenleyenin imanı olduğunu, iman, gerçekten kalpte yer edinmiş, Allah’ın ayetleri ve Resul’ün hadisleri boğazdan aşağıya inmişse işte o zaman insanın, mal tutkusu ve onu biriktirmenin ve dünya hayatının geçiciliğini kavramış olacağını, dile getirmiş.

Araştırmacı-Yazar Ali KAÇAR Türkiye ve ABD arasındaki ilişkileri ve son yıllarda gerçekleşen olayları ele aldığı “ABD Yaptırımları ve Türkiye” başlıklı yazısında; 15 Temmuz 2016 Darbe girişiminin ABD’nin Türkiye’de ilk olarak giriştiği bir teşebbüs olmadığını, daha önce gerçekleşen ya da teşebbüs seviyesinde kalan darbe ve muhtıraların tamamının ABD’nin izni, desteği olmaksızın gerçekleşmediğini, nitekim 15 Temmuz darbe girişiminin de bütünüyle ABD’nin isteği ve desteği doğrultusunda gerçekleşen bir darbe girişimi olduğunun iddianamelere bile yansıdığını, ancak ABD’ye yönelik ne bir yaptırım ne bir nota ve ne de başka bir girişimde bulunulduğunu, ayrıca 15 Temmuz Darbe girişiminde bulunan ve Fetö terör örgütü olarak siyasi tarihe geçen bu örgütün başında bulunan Fethullah Gülen ve diğer yetkililerin ABD tarafından korunmasına ve himaye edilmesine rağmen bu konuda da diplomatik anlamda ciddi bir tavır gösterilemediğini, ABD’nin aynı tek taraflı emredici, buyurgan ve tehditkâr tavırlarını Rahip Brunson olayında, PKK/YPG’yi desteklemesinde, S-400’ler ve F-35’ler konusunda da gösterdiğini,

Aslında Türkiye’ye hatta bütünüyle bu bölgeye en büyük ve en yakın tehdidin ABD’den geldiğini,  Türkiye’nin bir an önce en büyük ve en yakın tehdit olan ABD’den kurtulması gerektiğini, ABD ile ilişkiler devam ettiği müddetçe Türkiye’nin, darbe tehdidinden ya da yaptırımlardan kurtulmasının mümkün olmadığının asla unutulmaması gerektiğini, belirtmiş.

Araştırmacı-Yazar Ali Kaçar “Nerede Kalmıştık” başlıklı yazısında; Genç Birikim Dergisinin, yayına başladığı 1998 Yılından bu güne kadar kısa bir hikâyesi ile geçirmiş olduğu zorlukları anlatmış.

“Dergimizin Yirminci Yılı İçin Ne Dediler?” başlıklı yazıda; bazı Genç Birikim Yazarlarının 20 nci yıl münasebetiyle değerlendirme ve temennilerine yer verilmiş.

Ayrıca Araştırmacı-Yazar Ali KAÇAR’ın Mehmet TAŞKIRAN Ağabeyin vefatı nedeniyle kaleme aldığı “Her Nefis Ölümü Tadıcıdır”, Hasan Hüseyin KALAYCI’nın “İLKAV”ın Değerli Emektarı ALİ BIYIK’ın Ardından!”, Taşkın ÖNEL’in “Ahlak Mektebi”, Dr. Hüseyin DURMAZ’ın “Ebeveynlik Üzerine”, Fatih PALA’nın “Aradığım Genç Biri Kim?” başlıklı yazıları, Sedef BAĞDAT’ın “İnsana Manevi ve Psikolojik Yaklaşım” ve Harun AKÇA’nın “Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın Dünü, Bugünü, Yarını” başlıklı konferansları,  İsmail CEYLAN’ın “2020 Korona Krizi: Sivil Toplumun Yıkılışı, Tasarlanmış Ekonomik Kriz ve Küresel Darbe” başlıklı çevirisi dergide yerini almış.

Biz de sizlere en yakın bayiden bir Genç Birikim Dergisi alarak okumanızı tavsiye ediyor, Genç Birikim Dergisine yayın hayatında başarılar diliyoruz.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *