AA muhabirinin konuyla ilgili sorusunu yanıtlayan AB Komisyonu sözcülerinden Anitta Hipper, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in “(Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin’in bombalarından kaçan herkes Avrupa’ya gelebilir. Barınmak isteyen herkesi koruyacağız ve ülkelerine gitmek isteyenlere yardım edeceğiz.” dediğini belirtti.

“AB üyesi ülkeler, Ukrayna’daki savaştan kaçıp sınırlarına gelen herkese eşit muamele sağlanması taahhüdüne bağlıdır.” ifadesini kullanan Hipper, bunun uluslararası yükümlülüklerle uyumlu olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:

“Ukrayna’daki şiddetten kaçan herkesin uyruğuna, etnik kökenine veya derisinin rengine bakılmaksızın AB’ye erişimine izin verilmelidir. Üçüncü ülke vatandaşlarının güvenli şekilde gelmelerinin sağlanması için tüm seviyelerde AB üyesi ülkeler, Ukrayna ve Moldova ile temastayız. AB, Ukrayna’daki savaştan kaçan herkese erişim imkanı verilmesine bağlıdır.”

Borrell’den Afrikalılara destek

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de, Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitri Kuleba’nın sosyal medyada yaptığı “Tahliye arayışında olan Afrikalılar dostlarımızdır ve evlerine güven içinde dönmek için eşit fırsatlara sahip olmalıdır.” açıklamasını alıntılayarak kendi hesabından paylaşımda bulundu. Borrell, Twitter mesajında, “Kuleba’nın mesajı çok açıktır: Ukrayna’dan tahliye arayışındaki Afrikalılara, evlerine güvenle dönmeleri için eşit fırsat sunulmaktadır. Ukrayna hükûmetinin bu konudaki çabalarına müteşekkiriz.” ifadesini kullandı.

Arka Birliği tepki göstermişti

Afrika ülkeleri, Rusya’nın saldırdığı Ukrayna’dan kaçmaya çalışan Afrikalıların sınırlarda yaşadığı ayrımcılığa Birleşmiş Milletler (BM) de tepki göstermişti. Afrika Birliği (AfB), “Tüm devletleri uluslararası hukuka saygı duymaya ve savaştan kaçan herkese ırksal kimliklerine bakılmadan aynı desteği vermeye çağırıyoruz.” açıklamasında bulunmuştu.

Rusya saldırısı sonrası birçok ülkenin güvenlik nedeniyle Ukrayna’ya uçuşlarını durdurması hem ülkedeki yabancılar hem de Ukrayna vatandaşlarını sınır hatlarına yöneltti. Polonya, Slovakya, Macaristan, güneybatısında ise Romanya ve Moldova’ya komşu olan Ukrayna’dan ayrılmaya çalışanlar bu ülkelere kara yoluyla ulaşmaya çalışıyor.

Çoğunluğu öğrenci olan Afrikalılar, sınır hatlarında ten renkleri nedeniyle ırkçılığa uğradıklarını ifade ediyor.

Afrikalı öğrenciler durumlarını AA’ya anlattı

AA muhabiri, savaş şartlarındaki olağanüstü günlerini yaşayan Ukrayna’dan farklı ülke sınırlarına geçen Afrikalı öğrencilere ve ailelerine ulaşarak yaşadıklarını sordu.

Romanya’ya geçen Esvatinili öğrenci Vukile Dlamini, hayatının en zor yolculuklarından birini yaptığını belirterek, “Çok fazla ırkçılığa maruz kaldık. Polis bize silah doğrulttu. Hala yaşadıklarımın etkisi altındayım. Fiziken ve ruhen çok yıprandım.” dedi.

Slovakya’ya ulaşmayı başaran Nijeryalı Victor Eldred de “Lviv’de trene sadece Ukraynalıların binmesine izin verdiler. Saatlerce soğukta bekledik ama bir şekilde zorlu bir yolculuk sonunda Ukrayna’dan çıkmayı başardık.” ifadesini kullandı. Eldred, henüz Nijerya hükümetinin kendileriyle iletişime geçmediğinin altını çizerek, bundan sonra ne yapacağına ise henüz karar vermediğini dile getirdi.

Polonya’ya geçen Senegalli öğrenci Issa Dasylva ise sınır geçişlerinde herhangi bir sorun yaşamadığını söyledi. Sınıra ulaşmanın 48 ila 72 saat sürdüğünü kaydeden Dasylva, “Senegalli yetkililer bizimle yakından ilgilendi. Sınır geçişinde problem yaşayan Senegalli görmedim. Polonya’daki Senegal Büyükelçiliği bizimle devamlı iletişimde.” diye konuştu. Dasylva’nın Dakar’ın “Jaaxay 2” banliyösünde yaşayan annesi Nathalie Dasylva da saldırıların başladığı ilk günlerin kendisi için çok zor geçtiğini kaydetti. Anne Dasylva, “İlk günler yemeden içmeden kesildim, günlerce hiç uyuyamadım. Çok şükür ki Issa sağ salim Polonya’ya geçti. Devamlı telefonda konuşuyoruz. Senegalli yetkililere de ayrıca teşekkür ediyorum.” dedi.

Senegal Dışişleri Bakanlığı bünyesinde yurt dışındaki Senegallilerden sorumlu Devlet Bakanı Moise Sarr, Ukrayna’da 65 vatandaşın yaşadığının tespit edildiğini belirtti. Yerel basına açıklamalarda bulunan Sarr, 65 Senegalliden 25’inin halihazırda Varşova’ya geçtiğini ve sürecin Senegal’in Varşova Büyükelçiliği tarafından takip edildiğini kaydetti. Sarr, Varşova’daki Senegalliler için büyükelçilik bünyesinde bir kriz masası kurulduğunu da vurguladı.