Karaman’a göre, “Bu sisteme girmek ve kullanmak; yüksek risk taşıdığı, çok oynak ve kaygan sisteme sahip olduğu, aşırı elektrik israfına sebep olduğu ve hukuki boşluklar sebebiyle hırsızlık gibi suçlara ceza verilememesi, kara para aklamaya açık olması ve dijital para hesap sahibi öldüğünde varislere intikal etmemesi gibi sebeplerden dolayı caiz değildir.”
Bugün Yeni Şafak‘taki köşesinde, “Kripto paranın caiz olup olmaması” başlıklı yazısında kendisine kripto para konusunda sorulan bir soruyu yanıtladı.
Karaman, gelen soruyu şöyle aktardı:
“Paranın dünya tarihinde değiştiği ve değiştikçe paranın kontrolünün ve faizli dünyanın da bu parayı kontrol edenlerin elinde olması münasebetiyle değişen dünyada paranın da değiştiği görülmektedir. İslam camiasının içinde bulunduğu durum ve özelde ülkemiz Türkiye göz önüne alındığında kripto paraların da gelecekte rezerv para olarak aynen dolar gibi bütün dünyada kullanılması öngörüsü olduğu dikkate alınarak kripto paralar dediğimiz ve bazı dünya ülkelerinde resmiyet kazanmış olan İsviçre ve Mali gibi ve ülkemizde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın değindiği ve Sayın Berat Albayrak’ın da üzerinde durduğu ve Diyanet İşleri Başkanımızın da söylediği üzere Müslüman ülkelerin öncelikle maddi özgürlüğe sahip olması gerektiği göz önüne alınarak ve bu kripto paraların ülke ekonomisini canlandıracağı ve dolar baskısından güzide ülkemizin kurtarılması adına hamle olabileceği göz önüne alınarak kripto paraların caiz olabileceğini söyleyebilir miyiz…. Eğer söylersek gerekçesi İslam’a göre nedir, eğer söyleyemezsek İslam’a göre gerekçesi nedir açıklayabilir misiniz teşekkür ederim?”
Hayrettin Karaman, konuyla ilgili cevabını ise şöyle açıkladı:
Kripto paranın lehinde ve aleyhinde, geleceği, nasıl yapıldığı/üretildiği konusunda, fıkha göre hükmü ve durumu hakkında onlarca yazı okudum. Aşağıda paylaşacağım çalıştay bilmeden değil, bilerek konuşanların söylediklerini içeriyor ve bence oldukça aydınlatıcı. Sonuç kısmına da, işaret edilen sakıncaları ortadan kalkmadıkça katılıyorum (Haberin kaynağı: www.irfanhaber.com › Yazarlar › Rıfat Oral).
Helal Finans Açısından Dijital-kripto Paralar Çalıştayı (7 Mart 2020)
Çalıştayda önce para ve tarihi üzerinde durulmuş, sonra dijital kripto para ve günümüzdeki yapısı üzerine yoğunlaşılmış. Buna göre;
1-Para, mal mübadelesini kolaylaştıran ve hızlandıran bir araçtır. Önceleri mal para ile takas yapılıyordu. Sonra madeni para icat edildi. Altın ve gümüş paralar… Bunlar dışında bakır ve demir paralar. Sonra kağıt paralar tedavüle girdi. Bunlarla birlikte çek, senet gibi değerli evrak, ayrıca kredi kartı, para yanında kullanılan diğer aracılardır (mal ile para arasında aracı enstrümanlar).
2-Günümüzde sermaye; mali piyasada bulunmakta ya da mali piyasanın kontrolünde bulunmaktadır. Şu anda cebimizdeki ve piyasadaki para, 150 milyar. Ama bankalardaki para 1, 2 trilyon. Toplam para 1,5 trilyondur. Yani paranın/sermayenin % 85 i bankalarda. Bir başka tabirle paranın % 15 i piyasada (ticari piyasada), % 85 i bankalarda (mali piyasada).
(Dünya sermayesini elinde tutan, Rocshild ailesinin parasının ise 25 trilyon olduğu ifade ediliyor.)
3-Bankalarda kaydî para bulunmaktadır.
Kaydi para, bir bilim adamının benzetmesi ile şuna benzer; Bir yerde 3 sandalye var. 10 kişi onun etrafında dönüp duruyor. Ya da Ali bankaya 100.000 TL yatırdı, bunun % 20’si zorunlu rezerv. Sonra banka bu paranın 80.000 TL’sini Veli’ye ev alması için kredi olarak verdi. Veli bu parayla Kemal’den ev aldı, parayı ona verdi. Kemal bu parayı bankaya yatırdı. Banka yatan parayı tekrar başkasına kredi olarak verdi. Bu şekilde Ali’nin 10.000 TL’si bankada verilen kredilerle 1 milyona çıktı. Bu balon paraya kaydi para denir. Balon ne kadar şişerse o kadar tehlikeli olur. Bir ekonomik krizde mudiler bankaya hücum eder ve yatırdıkları parayı isterlerse işte o zaman banka kilitlenir ve iflas eder. Kaydi paranın mutlaka sınırlanması gerektiği iktisatçılarca ifade edilmektedir.
(Kaydi para, bankalarda yüzde 92’si olarak bulunuyor.)
4-Şimdi de asrımızda internete bağlı olarak yeni bir para sunulmaya çalışılıyor. Kripto paralar veya dijital kripto paralar; devletin ve dünyadaki otoritelerinden uzak, kontrol edilemez, dondurulamaz ve para transferinde aracı kurumları (bankaları) aradan çıkartan bir sistem. Bunlar olumlu yanları.
Bir de olumsuz yanları vardır ki bunlar şunlardır:
a-Blockchain, blok zinciri demektir. Bir yazılım üzerinden üretilen paraları bulma ve mübadelesini yapan blok zinciri. Blockchain (blok zinciri), sistemdir. Bu sistemden elde edilen coin (bitcoin vs.)dir.
Bloktaki bütün bilgiler, oradaki herkes tarafından görülmekte, ancak hesap sahipleri bilinmemekte, isimleri ve kaynağı meçhul. Hepsi bir kod ile bilinmekte. Bunun sonucunda bazı olumsuzluklar ortaya çıkmakta. Bunlardan birisi, kara para aklamadır.
b-Kripto para, şifreli para demektir. Her hesap sahibinin şifresi vardır. Şifreleri unutmak demek; elde edilen ya da satın alınan bütün dijital paralara bir daha ulaşılamama ve yok olma riski demektir.
c-Madencilik ile sistemdeki bazı şifreler çözülerek yazılımdaki paralar bulunmakta, bulanın malı olmaktadır. Sistemde 23 milyon bitcoin vardır. Bunlardan her biri bulundukça, yeni bitcoin bulma ve şifreleri çözme ihtimali daha da zorlaşmaktadır. Bunun için çok sayıda kişi birleşmekte, yüksek sistemli büyük bilgisayarla çalışılmaktadırlar. (İfade edildiğine göre, 0.0,1 btc kazanmak için 320 gb lık bir işlemciyle 12 ay çalışmanız gerekir.) Bu işlemcinin kurulma ve çalışma maliyeti çok yüksek. Ayrıca çok elektrik tüketmesi söz konusu. Bu sistem çok gürültülü çalışmakta ve aşırı elektrik tüketimi sebebiyle, o ortamda aşırı bir sıcaklık meydana gelmektedir. Bundan dolayı, bu sistemin evde veya ev ortamında kurulması tavsiye edilmemektedir. Sistemin madencilik yönü, büyük İSRAF yönüdür.
d-Dijital kripto paralarla ilgili hukuki düzenlemeler bulunmamakta. Buna hukuk boşluğu da denilebilir. Mesela, bu sistemdeki para hırsızlığı tespit edildiğinde cezalandırma imkanı bulunmamaktadır. Çünkü kanunda olmayan veya tanımlanmayan bir şey, hukuken suç sayılmamaktadır. Ayrıca bu tür dijital paraya sahip olanlar, bunları satmadan, gerçek paraya çevirmeden ölürlerse, miras bırakamıyorlar. Çünkü sistemin yapısı sebebiyle varislere intikali mümkün değildir. Bu da insanların paralarının kaybolması ve korunamaması demektir.
e-Dijital kripto paralar, yüksek risk taşıyan paralardır. Bir anda 1 bitcoin; 20 bin dolardan 3 bin dolara düşebilmektedir. Şu anda 8 bin dolardır. Bu da oynak ve kaygan bir yapıya sahip olduğunu göstermektedir. Bu yüksek risk, İslam hukukunda garar (aldanma) şeklinde tanımlanmıştır.
5- Bu gibi sakıncaları sebebiyle dünyadaki fetva kurumları tarafından; dijital kripto paralardan sakınılması gerektiği ifade edilmiştir. Yukarıda da ifade edildiği gibi bu dijital kripto paralar;
(1)-Yüksek risk (garar unsuru) taşımaktadırlar. Bir anda 1 bitcoin; 20 bin dolardan 3 bin dolara düşmüş, günümüzde ise bu 8 bin dolar civarındadır. Aldanma riski çok fazladır. (Bk. e ve b md.),
(2)-Aşırı elektrik tüketimi ile mal israfına, buna çok zaman ayırıldığı için zaman israfına yol açmaktadır. Bunlar için yapılan elektrik tüketimi Hollanda’nın elektrik tüketimine eşdeğer olduğu ifade edilmektedir. (Bk. c md.)
(3)-Dijital kripto para sahipleri bilinmemektedir. Çünkü her üye bir kod ile bilinmektedir. Bu sistem kara para aklama vb suçlara açık olmakta ve kolaylaştırmaktadır. (Bk. a md.)
(4)- Bu paralarla ilgili hukuki düzenlemeler olmadığı için, hesap sahipleri öldüğünde bu paralar sistemde kalmakta/kaybolmakta, miras olarak varislere intikal etmemektedir. Ayrıca dijital kripto para hırsızlığı için bir ceza bulunmamaktadır. (Bk. d md.)
(5)- Dijital kripto paralar şifreli olduğu için ((1. md) de geçtiği gibi), şifrenin unutulması anında artık bir daha o hesaba ulaşılamamaktadır, hesap sahibi bütün parasını kaybetmektedir.
Sonuç olarak, bu sisteme girmek ve kullanmak; yüksek risk taşıdığı, çok oynak ve kaygan sisteme sahip olduğu, aşırı elektrik israfına sebep olduğu ve hukuki boşluklar sebebiyle hırsızlık gibi suçlara ceza verilememesi, kara para aklamaya açık olması ve dijital para hesap sahibi öldüğünde varislere intikal etmemesi gibi sebeplerden dolayı caiz değildir.
Gelecek yazıda, bu konuda bana sorulmuş sorulara verdiğim cevabı paylaşacağım.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *