Arap Baharı ile birlikte Yemen’de başlayan ve Suudi Arabistan öncülüğündeki askeri koalisyon güçlerinin İran destekli Husilere karşı Yemen’i bombalamasına varan süreçte yaşananlar Yemen’i büyük bir krizin içerisine sürükledi.
Tunus’ta başlayan Arap Baharı’nın Yemen’de de vücut bulmasının ardından başlayan protestolar neticesinde Ali Abdullah Salih yönetim erkini bırakmak zorunda kaldı. Abdullah Salih’in ardından Mansur Hadi’nin iktidara gelmesi de krizi dindirmezken Husiler’in Yemen’in başkenti Sana’da hâkimiyet kurması ve beraberinde yaşanan gelişmeler Mansur Hadi’nin ülkeyi terk etmesine yol açtı. Mansur Hadi’nin ülkeyi terk etmesinin ardından Suudi Arabistan öncülüğündeki askeri koalisyon Yemen’e saldırı başlattı. Husiler gerekçe gösterilerek başlatılan saldırılar sonrası Yemen’de gelinen noktada büyük bir insanlık dramı yaşanıyor.
Milli Gazete’den Bekir Şirin’in haberi
ARAP BAHARI VE YEMEN
Yemen’de Arap Baharı’nın etkisiyle başlayan süreç Ali Abdullah Salih’in iktidarı bırakmasına yol açtı. Arap Baharı ile birlikte Yemen’de gerçekleştirilen Abdullah Salih karşıtı gösteriler, Yemen’de bugün gelinen noktanın ilk adımlarından oldu. Ali Abdullah Salih, Kuzey Yemen’de gerçekleşen iç savaş sürecinde Suudi Arabistan tarafından desteklenen monarşi yanlıları karşısında Mısır tarafından desteklenen cumhuriyetçi hükümet için mücadele etti. 8 yıl süren iç savaşta Cumhuriyetçilerin tarafında yer alan Abdullah Salih, 17 Temmuz 1978 tarihinde Devlet Başkanı oldu. Seçilmesiyle birlikte orduyu yeni baştan şekillendirme çalışmalarına başlayan Salih, güvenlik birimlerine güvendiği isimleri yerleştirdi. İktidardaki yerini sağlamlaştırma adına ordudaki çok sayıda komutanı idam ettirmekten çekinmeyen Abdullah Salih, SSCB’nin çökme sürecinde Kuzey ile Güney ’in birleşmesinde önemli rol oynadı.
GÜNEY-KUZEY ÇATIŞMASI
Ülkenin kuzeyi ile güneyinin birleşmesi sağlansa da Yemen’in güney kesimi, ekonomideki olumsuz koşulları öne sürerek ayrılık talebinde bulundu. Salih, güney kesiminin ayrılık talebi karşısında net bir tavır sergiledi. Abdullah Salih, ayrılık talebine izin vermezken yaşanan süreçte binlerce kişi öldü. Yakın tarihte de Ortadoğu’da adından söz ettiren isimlerden biri olan Abdullah Salih, 11 Eylül saldırılarının ardından ABD’nin Yemen’deki El Kaide kamplarını bombalamasına izin verdi. ABD’den on milyonlarca dolar yardım aldığı bilinen Abdullah Salih, ekonomideki olumsuz durumun önüne ise geçemedi. Yemen, dünyanın en yoksul ülkelerinden biri konumunda yer alırken Arap Baharı ile yaşanan süreç de ülkede ciddi kırılmalara yol açtı.
ARAP BAHARI İLE DEVRİLEN İSİM: SALİH
Tunus’ta Zeynel Abidin bin Ali’nin ülkedeki protestolar sonucunda görevden ayrılmasının ardından Arap Baharı Yemen’de de etkisini gösterdi. Yemen’in başkenti Sana’da göstericiler protesto eylemlerine başlarken çatışmaların fitili de ateşlenmiş oluyordu. Yemen’in başkenti Sana’da başlayan Ali Abdullah Salih karşıtı gösteriler kısa süre içerisinden ülkenin diğer kentlerine de sıçradı. Özellikle Yemen’in güneyinde yer alan Taiz, protesto gösterilerinin merkezi konumuna geldi. Ordu içerisindeki askerlerin bir kısmı da zaman içerisinde Ali Abdullah Salih’in karşısında yer almaya başladı. Salih’in aleyhine gelişen olaylar ülkenin en büyük muhalif ailelerinden olan Ahmar aşireti ile Ali Abullah Salih’i karşı karşıya getirdi. İki güç odağı arasında yaşanan çatışmalar ciddi boyutlara ulaşırken Ahmar ailesine bağlı güçlerin Yemen’deki başkanlık sarayına füze saldırısında bulunduğu dahi iddia edildi.
SULAR DURULMADI
Yemen’de Arap Baharı’nın etkisiyle birlikte yaşanan süreçte Yemen’e komşu olan ülkeler de önemli rol oynadı. Ali Abdullah Salih’in iktidarı devretmesini savunan Körfez İşbirliği Konseyi, görevini yardımcısına devrettiği takdirde Ali Abdullah Salih’in yargılanmayacağı yönünde güvence verdi. Ali Abdullah Salih, 23 Kasım 2011 tarihinde, Körfez İşbirliği Konseyi’nin (KİK) girişimiyle varılan yetki devrine yönelik anlaşmayı Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da imzaladı. Salih’in iktidarı bırakmasının ardından yönetim erkine Abdurabbu Mansur Hadi geldi.
MANSUR HADİ DE KRİZİ DİNDİREMEDİ
2011 yılında Arap Baharı ayaklanmaları ile devrilen Salih’in yerini alan Abdurabbu Mansur Hadi, Yemen halkının bir kısmı tarafından tepki çekti. Mansur Hadi’nin yönetim erkine gelmesi de Yemen’deki krizi dindirmedi. Hadi’yi ‘Batı yanlısı ve Amerikan piyonu’ olmakla suçlayan Husiler, Hadi’nin görevden alındığını duyurarak ülkede ‘Devrim Komitesi’ kurulduğunu açıkladı. Husilerin başkent Sana’dahakimiyet kurmasının ardından Mansur Hadi ülkeyi terk ederek Suudi Arabistan’a gitti. Mansur Hadi’nin Suudi Arabistan’a gitmesi ve Suudi yönetimin desteğini arkasına almasıyla birlikte Yemen’de büyük bir krizin daha kapısı açılmış oldu.
HADİ’YE SUUD’DAN TAM DESTEK
Husilerin Yemen’in başkenti Sana’dahakimiyeti ele alması ve yaşanan gelişmeler neticesinde Mansur Hadi’nin ülkeyi terk etmesi karşısında Suudi Arabistan Mansur Hadi’ye tam destek verdi. Husilerin ‘ABD’nin piyonu’ olmakla suçladığı Mansur Hadi’ye Suudi Arabistan’ın haricinde BAE, Mısır ve Bahreyn gibi ülkeler de destek oldu.
SUUDİ ARABİSTAN’DAN YEMEN’E ASKERİ OPERASYON
Suudi Arabistan’ın yanı sıra Mısır, BAE, Bahreyn, Kuveyt ve Sudan gibi ülkelerin yer aldığı askeri koalisyon, Hadi’ye destek olma amacıyla Mart 2015’te Husiler’e karşı operasyon başlattı. Yemen’i bombardımana tutan Suudi Arabistan öncülüğündeki askeri koalisyonun saldırıları neticesinde ülke tam anlamıyla felaketi yaşamaya başladı. Yemen’i havadan bombalayan askeri koalisyon sivil ölümlerin %60’ına sebebiyet verdi.
YEMEN’DE 10 DAKİKADA BİR ÇOCUK ÖLÜYOR
Yemen’de gelinen noktada tam anlamıyla bir insanlık dramı yaşanıyor. En fazla çocukların etkilendiği savaşta en az 85 bin çocuğun yetersiz beslenme dolayısıyla hayatını kaybettiği dile getirildi. Yemen’deki çocukların yüzde 80’inin insani yardıma muhtaç olduğunu aktarıldı. Çocuk nüfusunun yüzde 80’ini oluşturan 11 milyondan fazla çocuk insani yardıma muhtaç durumda. Milyonlarca kişinin açlıkla mücadele ettiği Yemen’de her 10 dakikada 1 çocuğun hayatını kaybettiği de aktarılan bilgiler arasında.
21 MİLYON İNSAN YARDIMA MUHTAÇ
Yemen’de Arap Baharı sonrası ve 2015’te başlayan savaşla birlikte 28 milyonluk nüfusun yaklaşık 21 milyonu yardıma muhtaç hale geldi. Yemen’de 10 milyon insan ise birincil derecede yardıma muhtaç durumda. Savaş ve açlığın yanı sıra kolera hastalığının ciddi boyutlara ulaştığı Yemen’de 5 yaşın altındaki çocukların yaklaşık yüzde 27’si kolera hastalığına maruz kaldı. İnsanlık dramının yaşandığı Yemen’de gelecek belirsizliğini korurken acı tablonun daha da kötü hale gelmesinden endişe ediliyor.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *