Halid Meşal: Hamas’ın kendine ait bir silahsızlanma vizyonu var

Halid Meşal: Hamas’ın kendine ait bir silahsızlanma vizyonu var

Hamas Yurtdışı Sorumlusu Halid Meşal, ABD yönetimini, Filistinli grubun silahsızlanma ve askeri cephanelik konusunda kendi “vizyonunu” izlemeye ikna etmeye çalışıyor; bu, iki aylık ateşkesin ikinci aşamasındaki en büyük anlaşmazlık noktalarından biri.

Çarşamba günü El Cezire Arapça’nın Mawazine programında konuşan Meşal, Hamas’ın “Gazze ile İsrail işgali arasında savaşın yeniden başlamayacağına dair güvenceler içeren bir durum yaratmayı” hedeflediğini belirterek, “bu silahın nasıl saklanacağı, korunacağı, kullanılmayacağı ve sergilenmeyeceği” gibi konulara değindi.

Esir ve mahkum değişimini içeren ilk aşama sona ererken, İsrail’in amansızca ihlal ettiği kırılgan ateşkesi sürdürmeye yönelik fikirleri özetledi.

İsrail, ateşkes şartlarını ihlal ederek Gazze’ye insani yardımın serbestçe akmasına izin vermedi; yüz binlerce insan ise Byron Fırtınası’nın en şiddetli etkilerine maruz kalıyor ve barınak olarak sadece derme çatma çadırlarda yaşıyor.

Ateşkesin daha tartışmalı olan ikinci aşamasında ise İsrail’in çekilmesi, Filistin’in silahsızlanması ve savaşın resmen sona ermesi konuları ele alınacak.

Meşal, El Cezire’ye verdiği demeçte, arabulucuların Hamas’ın silahsızlanma yaklaşımı konusunda ABD ile diyalog halinde olduğunu, ancak sahadaki silahların teslim edilmesinin örgütün “ruhunu ortadan kaldırmaya” benzeyeceği konusunda uyardı.

İkinci aşamaya geçmenin ve Hamas’ın silahsızlanma planını benimsemenin olası olduğunu öne süren yetkili, ABD’nin muhtemelen pragmatik bir yaklaşım sergileyeceğini ve İsrail’in anlaşmaya uymasını sağlayacağını söyledi. Ayrıca, İsrail’in Gazze’den değil, silahsızlanmasını talep ettiği Gazze’nin tehdit altında olduğunu sözlerine ekledi.

Hamas, 1980’lerin sonlarında, Batı Şeria ve Gazze’deki İsrail işgaline karşı geniş çaplı bir Filistin ayaklanması olan Birinci İntifada sırasında kuruldu. Silahlı kanadı olan Kassam Tugayları da kısa süre sonra kuruldu ve 1990’ların başından beri İsrail güçleriyle savaşarak grubun kimliğinin merkezinde yer aldı. Hamas’ın siyasi kanadı, 2006’da seçilmesinin ardından 2007’den beri Gazze’yi yönetiyor.

Ekim ayı başlarında üzerinde anlaşmaya varılan Trump’ın aşamalı barış planının kilit unsurlarından biri, Hamas ve diğer Filistinli silahlı grupların silahlarını uluslararası bir barış gücüne teslim etmesini ve grubun yaklaşık yirmi yıldır Filistin toprakları üzerindeki egemenliğine son vermesini öngörüyor. Üst düzey İsrailli yetkililer bunu hayati bir savaş hedefi olarak nitelendirerek, bunun başarılamaması durumunda ateşkesin çökeceği konusunda uyarıda bulundular.

İsrail, anlaşmayı 700’den fazla kez ihlal ederek  377 kişinin ölümüne yol açmış olsa da, ateşkes büyük ölçüde sürdürülmüş ve İsrail, harap olmuş Gazze Şeridi’nin yarısından fazlasını işgal etmeye devam etmektedir. Gazze sağlık yetkililerinin kayıtlarına göre, İsrail’in soykırım savaşı boyunca 70.000’den fazla Filistinli şehid edilmiş ve 170.000’den fazla kişi yaralanmıştır.

Ekim 2023’te İsrail’in güneyinde Hamas önderliğindeki saldırılar sırasında kaçırılan esirlerden sadece birinin cesedi Gazze’de kalırken, İsrail gözaltında ölenlerin cesetleri de dahil olmak üzere yüzlerce Filistinli mahkum iade edildi.

Gazze’deki yetkililere göre, ölenler de dahil olmak üzere geri dönenlerin çoğunda işkence, sakatlama ve infaz izleri bulundu.

Arabulucular, ateşkesin Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdulrahman bin Jassim Al Thani’nin “kritik an” olarak nitelendirdiği bir döneme girmesiyle birlikte koordineli bir çabaya duyulan ihtiyacın altını çizdiler.

ABD’li bir yetkili El Cezire’ye ikinci aşamaya geçmek için yoğun görüşmelerin devam ettiğini doğrularken, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu birinci aşamanın tamamlanmak üzere olduğunu söyledi. Netanyahu, “ikinci aşamada da aynı sonuçlara ulaşmak istediğini” sözlerine ekledi.

Trump’ın bu yılın başlarında arabuluculuk yaptığı son ateşkes, İsrail’in anlaşmayı aniden ihlal edip Gazze’de askeri operasyonlara yeniden başlaması ve ilk günde 400 kişinin ölümüne yol açmasıyla ilk aşamasının sonunda çöktü.

Hamas, uluslararası istikrar gücü fikrini kabul etti

Geçtiğimiz hafta sonu Doha Forumu’nda Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Hamas’ın silahsızlandırılması konusunda sabırlı olunması gerektiğini belirterek, bunun hemen gerçekleşmeyeceğini ve “doğru sırayla ilerlememiz ve gerçekçi kalmamız gerektiğini” vurguladı.

Türkiye, İsrail’in Gazze’den çekilmesini kolaylaştırmak ve İsrail ile Filistinli silahlı gruplar arasında barışı korumaya yardımcı olmak amacıyla uluslararası bir istikrar gücüne (İSG) katılmaya ilgi duyduğunu ifade etti. İsrail ise Ankara’nın herhangi bir katılımını reddetti.

Meşal, Hamas’ın, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Trump’ın planına verdiği desteği eleştirmesine rağmen, Lübnan’daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) gibi uluslararası barış güçlerinin varlığına karşı olmadığını söyledib

Ayrıca Gazze’nin gelecekteki yönetimine dair vizyonunu da paylaştı ve Hamas’ın kontrolü teknokratlara devredeceğini yineleyerek, “Filistinlinin Filistinliyi yönetmesini ve kendisini kimin yöneteceğine kendisinin karar vermesini istiyoruz” diye vurguladı.

Trump’ın bölgenin yönetimini denetleyeceğini umduğu “barış kurulu” olarak adlandırdığı organı eleştiren yetkili, bunun risklerle dolu olduğunu ve bölge üzerinde “bir tür vesayet” anlamına geleceğini söyledi.

Meşal, El Cezire’ye verdiği demeçte, Mısır’daki görüşmelerin Gazze için temsilci bir grup oluşturmak üzere çeşitli Filistinli grupları bir araya getirdiğini ve sekiz üyenin seçildiğini, ancak sürecin “İsrail tarafından engellendiğini” sözlerine ekledi.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *