Bakü’deki foruma katılan İsrailli eski bakanlar, Hamas’ı suçladı

Bakü’deki foruma katılan İsrailli eski bakanlar, Hamas’ı suçladı

Azerbaycan’da düzenlenen 12. Küresel Bakü Forumu kapsamında “Barışa Giden Yol” başlıklı panele Türkiye’den Bülent Arınç katılırken, İsrail’den katılan eski bakanlar Ehud Olmert ve Tzip Livni, savaştan Hamas’ı sorumlu tuttu. Olmert, İsrail işgali altındaki Kudüs’e kayyum atanmasını önerdi!

“Barışa Giden Yol” başlıklı panelde konuşan TBMM eski Başkanı Bülent Arınç, dünyadaki krizlerin çözümünde Birleşmiş Milletlerin (BM) etkin olamadığını, BM Güvenlik Konseyinde (BMGK) veto hakkı bulunan ülkelerin kendi çıkarları doğrultusunda hareket ettiklerini söyledi.

Arınç, BMGK’de veto hakkı bulunan ülkelerin bu haklarını sorumsuz kullanmasının sorunlara neden olduğunu savundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dünya 5’ten büyüktür.” sözünün yerinde ve doğru olduğunu kaydeden Arınç, “İsrail’e karşı çok sayıda BM kararı bulunuyor fakat bunların hiçbirisi uygulanamıyor. Bu kararların uygulanması için güçlü mekanizmaya ihtiyaç var.” dedi. Arınç, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun bir lider olmadığını, sadece öldürmeyi bildiğini söyledi.

İsrailli eski Bakanlar da forumda

Eski İsrail Başbakanı Ehud Olmert de Gazze’de son dönemde yaşanan olaylardan Hamas’ın sorumlu olduğunu savundu. Olmert, Hamas’la Gazze’de yaşayan Filistinlileri ayrı tuttuğunu öne sürerek, “Filistinlilerin Gazze’den çıkartılmasına karşıyım. Filistinlilerin Gazze’den çıkarılması düşüncesi, akıl almaz bir düşüncedir. Biz, Gazze’de Filistinlilerin yaşamasını istiyoruz. Bu, onların temel hakkıdır.” diye konuştu.

Gazze’de Filistinlilerden oluşan yeni bir yönetime ihtiyaç bulunduğunu, orada Arap ülkelerinin temsilcilerinden oluşan kolluk güçlerinin kurulması gerektiğini söyleyen Olmert, “İki devletli çözüm olmalıdır. Kudüs ise iki devletin de egemenliği altında olmamalıdır. Tüm tarafların kabul ettiği kayyum tarafından yönetilmelidir. Sinagogda İsrail bayrağı, camide Filistin bayrağı olsun. Bu, herkesin kabul edeceği bir çözüm olur.” görüşünü paylaştı.

Tzi Livni: Hamas yönetimde kalırsa savaş tehdidi devam eder

Eski İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni de İsrail-Filistin sorununda iki devletli çözümden yana olduğu söyledi. Livni, İsrail ve ABD yönetiminin hem Filistinliler hem de İsrailliler için daha iyi barış planları önermediğine dikkati çekerek, “Maalesef Filistin tarafından da çok sayıda sivil yaşamını yitirdi. Biz, savaşın yeniden başlamasını istemiyoruz fakat Hamas yönetimde kalırsa savaş tehdidi devam edecek.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Kılıç: 180’den fazla ülkenin kaderine 5 ülke karar vermemeli

Başka bir panele de Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç katıldı. Burada konuşan Kılıç, dünyadaki mevcut çatışmalardan bahsederek, sorunların çözümü için BMGK’deki bütün ülkeler tarafından kabul edilen güven ortamını sağlayacak bir yapının oluşması gerektiğine işaret etti.

Kılıç, 180’den fazla ülkenin kaderine sadece 5’inin karar vermesinin doğru olmadığını belirterek, “Var olan sistem sorunları çözüyor mu yoksa sorunları üretiyor mu?” diye sordu.

İkinci Dünya Savaşı’nın ardından inşa edilen sistemlere olan güvenin bozulduğunu dile getiren Kılıç, başta İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları ve Rusya-Ukrayna Savaşı olmak üzere Türkiye’nin yakınında süregelen çatışmaların, dünya düzeninin kırılganlığını gözler önüne serdiğini anımsattı.

Etkileşimin ve fikir paylaşımının yalnızca güven ortamında mümkün olduğunu vurgulayan Kılıç, sorunların, değişen dünyada daha da içinden çıkılmaz hale gelmeden çözülmesi gerektiğinin altını çizdi.

“30 yılı aşkın süredir ‘burada bir sorun var, adaletsizlikler yapılıyor’ diye bağırıyoruz ama doğru adımlar atması gerekenler, Gazze konusunda sessiz kalmaya çalışıyor” ifadesini kullanan Kılıç, dünyanın Gazze’de yaşananlar konusunda birlik göstermediğini söyledi.

Türkiye’nin, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başından bu yana tarafları bir araya getirmek için çaba gösterdiğini hatırlatan Kılıç, 3. yılını geride bırakan savaşta taraflar arasında derin güvensizliğin hakim olduğunu dile getirdi.

Kılıç, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) ile 60 yılı aşan bir yakınlığının olduğunu belirterek, “Avrupa Birliği’nin bize adil davrandığını düşünmüyoruz. Bize son 15 ila 20 yıldır doğru davrandıklarına inanmıyoruz, ancak hala etkileşime girmeye çalışıyoruz.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Türkiye için AB’ye katılımın, stratejik bir hedef olduğuna dair sözlerine değinen Kılıç, AB’nin, her konuda haklı olduğuna inanmadıklarını, fakat değer verdikleri bir birlik olduğunu kaydetti.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *