Kibbutzlar, siyonist terör ordusu ve siyasetinin en önemli isimlerinin doğduğu, devlet eliyle yürütülen işgal ve yerleşim politikasının kesiştiği yerlerden birisi.
AA muhabiri, İsrail’in tarıma dayalı kolektifi olan kibbutzların nasıl ortaya çıktığını ve bugünkü işlevine dair bilgileri derledi.
İbranice topluluk anlamına gelen “kibbutz”, bir grup insanın tüm kaynakları ve yaşam alanlarını paylaşarak oluşturduğu kolektif topluluklardı. Kibbutzlarda yaşayan kişiler de “kibutznik” olarak adlandırılıyordu.
Deganya Kibbutzu’nda 1909’da başlayan bu hareket, tarıma dayalı sosyalist bir yaşam modeli olarak ortaya çıktı. Deganya, İbranice “tahıl” anlamına gelen “dagan” kelimesinden geliyordu. Göç eden Yahudiler, toprakla yeniden bağ kurarak İsrail’i devletini inşa etmek istedi.
Kibbutzlar, özellikle 1920’den sonra hızla yayılmaya başladı. 1904-1914 arasında Yahudilerin Filistin’e göçü olan İkinci Aliya göçüyle gelen gençler, Filistin topraklarında bir Yahudi devleti inşa etmek için hem tarımda hem de sosyal yaşamda devrimci bir model oluşturmayı hedefledi. Sosyalist idealler doğrultusunda yiyecek, kıyafet, para ve hatta çocuk bakımı bile paylaşıldı.
İsrail’in kuruluş yılı kabul edilen 1948’den sonra, kibbutzlar ülkenin kalkınmasında hayati rol oynadı. Özellikle sınır bölgelerine kurulan kibbutzlar, hem tarımsal üretim hem de askeri güvenlik açısından stratejik noktalardı.
Kibbutzlar, İsrail toplumunun sembolü olarak görülse de Filistinliler için başka bir anlam taşıyordu. Bu yerleşimler, Filistin topraklarının işgali, sömürgeleştirilmesi ve Filistin halkının topraklarından koparılmasının bir aracı olarak kabul ediliyordu. Kibbutzlar, yıkılan Filistin köylerine inşa ediliyordu.
Kibbutzlarda yetişen gençler, İsrail’in askeri ve siyasi hayatında önemli liderler haline geldi. İsrail’in ilk, dünyanın üçüncü kadın Başbakanı Golda Meir, İsrail’in ilk Başbakanı David Ben Gurion, eski başbakanlardan İzak Rabin, Ehud Barak, Şimon Peres, Savunma Bakanı Moşe Dayan kibbutztlarda doğan veya yaşayan liderlerdendi.
İsrail’in zamanla ekonomik ve sosyal yapısı değiştikçe kibbutzlar da değişime ayak uydurmak zorunda kaldı. 1980’lerin başındaki ekonomik krizler kibbutzları da etkiledi.
Bu dönemde birçok kibbutz, mali sıkıntılar nedeniyle özelleşti. Toplumsal eşitlik ve ortak mülkiyet ilkeleri zayıfladı. Üyeler artık kişisel mülk sahibi olmaya ve bireysel gelir kazanmaya başladı.
Bugün, İsrail’deki 270 kadar kibbutzun çoğu özelleşti. Kibbutzlar artık tarımın yanı sıra sanayi, turizm ve teknoloji gibi çeşitli alanlarda faaliyet gösteriyor.
Kibbutzlar, İsrail’in tarihindeki en büyük sosyal deneylerden biri olarak görülüyor ve ülkenin inşasında oynadıkları rolle hala ulusal kimliğin önemli bir parçası olarak kabul ediliyor.
Kibbutzların yapısı değişmiş olsa da Filistinliler için bu yerleşimlerin işgalci kimliği değişmedi. Gazze’ye ve Batı Şeria’ya yakın olan birçok kibbutz, Filistin halkının özgürlüğüne yönelik tehdit oluşturuyor.
Hamas 7 Ekim 2023’te yaptığı saldırılarda, kibbutzları hedef alırken bu yerleşim birimlerini İsrail işgalinin bir parçası olarak tanımladı.
Özellikle Kfar Aza ve Be’eri gibi sınırdaki kibbutzlar, Hamas’ın saldırılarının merkezinde yer aldı. Bu yerleşimlerin saldırıya uğraması, Filistinlilerin uzun süredir yaşadığı baskı ve işgalin bir sonucu ve karşı tepki olarak değerlendirildi.
Hamas’ın 7 Ekim saldırıları, kibbutzların Filistin topraklarındaki varlığı konusunda önemli soruları da akla getirdi.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *