İran Devrim Lideri Ali Hamaney, Cuma Namazı hutbesinde İran’ın İsrail operasyonunun yasal olduğunu belirterek, “Silahlı kuvvetlerimizin eylemi işgalci siyonist rejime karşı verebileceğimiz en hafif cezaydı. İşledikleri akıl almaz suçlar karşısında bu kana susamış kuduz köpeğe karşı verebileceğimiz en hafif yanıtı verdik.” ifadelerini kullandı.
Devrim Lideri Hamaney Tahran Musallası’nda Cuma Namazı Öncesi hutbesinde konuşma yaptı. Devrim Lideri “Devrimin lideri, siz Müslümanlar birlik halinde olursanız Allah’ın rahmeti de sizin üzerinize olacak” dedi.
Cuma hutbesinin ilk kısmında İslam dünyasına birlik çağrısı yapan Hamaney, “İran halkının düşmanı Filistin halkının da düşmanıdır, Lübnan halkının da düşmanıdır, Irak halkının da Mısır halkının da düşmanıdır. Suriye halkının da düşmanıdır, Yemen halkının da düşmanıdır. Düşman aynı düşmandır. Bütün bu İslam ülkelerinde sağlam bir şekilde hazırlıklı olmalıyız. ” diye konuştu.
Hamaney sözlerinin devamında “Okuduğum ayette müminlerin birliği konusuna değinildi. Kur’an’da buna velayet denir. Bu ayette vilayetin sonucu Allah’ın rahmeti olarak tanıtılmaktadır. Yani siz Müslümanlar birbirinizle birlik ve beraberlik içinde olursanız Allah’ın rahmeti sizin üzerinize olacak” ifadesini kulandı.
Düşmanların politikası bölmek olduğunu vurgulayarak, “Bu politikaları Müslüman ülkelerde farklı şekillerde uyguladılar. Ama bugün milletler arasında bir uyanış var; Bugün, İslam ve Müslüman düşmanlarının bu oyununu aşabileceğiniz gündür. İran’ın düşmanı Irak milletinin, Filistin’in, Mısır’ın, Suriye’nin ve Yemen’in de düşmanıdır” şeklinde konuştu.
Bahsetmek istediği ilk konunun savunma olduğunu belirten Hamaney, tüm ülkelerin çıkarlarını koruma hakkına sahip olduğunu belirterek, “Filistin halkı düşmana karşı ayaklanma hakkına sahiptir. Uluslararası hukuk da bugün bunu desteklemek ve onaylamaktadır. Filistin, Filistinlilere aittir. Hiçbir mahkeme, merkez, uluslararası kurum Filistin halkına itiraz etme hakkına sahip değildir. Kendi topraklarını savunuyorlar. Aksa Tufanı yerindedir, Filistinlilerin hakkıdır.” ifadelerini kullandı.
Devrim lideri, düşmanın her yerde özel bir şekilde çalıştığını ancak komuta odasının tek bir yerde olduğunu ve oradan emir aldıklarını belirterek, “Düşman bir ülkeyi böldükten sonra diğerine geçer.” diye konuştu.
“Afganistan’dan Yemen’e tüm İslam ülkelerini savunma konusunda kemerleri bağlamamız lazım” diyen Hamaney “Filistin milleti, hayatlarını mahveden düşmana karşı durma hakkı vardır” değerlendirmesinde bulundu.
İran’ın İsrail karşıtı operasyonu yasaldı
Devrim Muhafızları tarafından düzenlenen 2.Gerçek Vaat Operasyonu’na değinen Hamaney “Silahlı kuvvetlerimizin parlak eylemi tamamen yasal ve meşru bir eylemdi. Lübnan halkının Gazze savunması meşru ve hukuki bir hamledir” dedi.
Lübnanlıların Filistin’e desteğinin haklı ve mantıklı olduğunu vurgulayan Hamaney, “Kimsenin bu meşru desteği eleştirmeye ve neden sahaya giriyorsunuz demeye hakkı yoktur. Bizim silahlı kuvvetlerimiz de iki üç gün önce yasal olarak harekete geçtiler ve yasal olarak bu operasyonu düzenledik. Silahlı Kuvvetlerimizin gerçekleştirdiği yanıt da tamamen meşru ve hukuka uygundur.” diye konuştu.
Hamaney konuşmasında İran’ın İsrail’e yönelik füze saldırısı hakkında, “Silahlı kuvvetlerimizin eylemi işgalci siyonist rejime karşı verebileceğimiz en hafif cezaydı. İşledikleri akıl almaz suçlar karşısında bu kana susamış kuduz köpeğe karşı verebileceğimiz en hafif yanıtı verdik. Biz her türlü görevimizi yerine getirmeye devam edeceğiz. Her türlü sorumluluğumuzu ciddiyetle yerine getirmeye devam edeceğiz. İslam Cumhuriyeti elindeki vazifeyi en büyük kararlılıkla yerine getirecek.” ifadelerini kullandı.
“Görevimizi yerine getirme konusunda ne gecikme ve ne aceleci olmamamız gerekiyor” diyen Devrim Lideri “İran İslam Cumhuriyeti’nin bu alanda görevi ne olursa olsun, bunu güç ve metanetle yapacaktır. Gerekeni yapacağız. bunu yaptık gelecekte de yapılacağız” ifadesini kullandı.
Hutbesinin ikinci bölümüne Lübnan halkına seslenen Hamaney, “Lübnan halkı, sizler birer kahramansınız. Bu korkak düşman, Hizbullah’ın ve Hamas’ın varlığını asla bitiremeyecek. Allah yolunda savaşımız sürecek. Bizler zafere yakınız ama onlar suikastlerle yıkarak ve sivilleri öldürerek hedeflerine ulaşacaklarını zannediyor.” diye konuştu.
Hamaney, hutbesinin Arapça devam ettiği ikinci bölümünde Hizbullah lideri Nasrallah’ın öldürülmesi hakkında da konuştu. Hamaney, şu ifadeleri kullandı:
“Hasan Nasrallah’ın çalışmalarıyla Hizbullah aşama aşama ilerledi ve güçlendi. Mantıklı ve doğal olanı yaptı; onun yaptığı çalışmalarla Siyonist düşman köşeye sıkıştı.”
Hamaney, Şehit Nasrullah’ın anma töreni hakkında “Kardeşim, canım ve gururum, İslam aleminin sevgili yüzü, bölge milletlerinin sesi, Lübnan’ın parlayan mücevheri Sayın Seyyid Hasan Nasrullah’ın Tahran’da cuma namazında anılmasını gerekli hissettim. Bu hutbelerin muhatabı tüm İslam alemi özellikle Lübnan ve Filistin halkıdır. Aziz Seyyid’in şehadeti hepimizi derinden üzdü. Şehit Nasrullah’a olan sevgi İran, Lübnan ve Arap ülkelerinin ötesindeydi. ” diye konuştu.
Lübnanlılara hitaben Hamaney şunları söyledi:
“Şehit Nasrullah’ın Lübnan’ın sadık halkına, dünya hayatındaki en önemli sözlü ve pratik mesajı, İmam Musa Sadr, Seyyed Abbas Musevi ve diğerleri gibi önemli şahsiyetlerin kaybından dolayı hayal kırıklığına uğramamak ve üzülmemek; Mücadele yolunda tereddüt etmemektir. Çabanızı ve gücünüzü artırın. Dayanışmanızı ikiye katlayın. İnanç ve güveni güçlendirerek saldırgan düşmana direnin ve onu mağlup edin. Düşman direnişe darbe indiremez.
Düşman, Hizbullah’ın veya Hamas’ın veya İslami Cihad’ın güçlü örgütlerine ve diğer mücahit örgütlere ciddi bir zarar veremeyeceği için suikast, yıkım, bombalama, sivil öldürme ve silahsız insanların acı çekmesini kendisi için zafer olarak görmektedir. Sonuç nedir? öfkenin yoğunlaşması ve insanların motivasyonunun artması, kana susamış kurdu daha fazla köşeye sıkıştırılması”.
İsrail’in köşeye sıkıştığını vurgulayan Hamaney, “Siyonist grup şu sonuca vardı; asla Hamas’a ve Hizbullah’a galip gelemediler. Siyonist rejim asla galip gelemeyeceğini anladı. Lübnan ve Hizbullah’ta dökülen direnişçi kanları sizi asla yolunuzda döndüremeyecek.” diye konuştu.
İran’ın 1981’den beri çok seçkin adaylarını kaybettiğini belirten Hamaney, “Bugün bölgedeki direniş, yiğitlerinin şehadetleriyle geriye gitmeyecektir. Gazze’deki direniş bütün dünyayı hayrete düşürdü; İslam’ın onurunu ve haysiyetini gösterdi. Karşımızda ne kadar şer güçleri olsa da aslı Gazzeliler geri adım atmıyor.” ifadelerini kullandı.
Hamaney, İsrail’in endişe içinde olduğunu belirttiği konuşmasının devamında, “Bu kan dökücü rejime karşı Aksa Tufanı operasyonu üzerinden bir yıl geçti. Gazze ve Lübnan’da rejimin tek hedefi kendi varlığını koruyabilmek. Tıpkı o kurulduğu o uğursuz ilk yıllardaki telaşa düşmüş haldeler. Filistin’in ve Lübnan’ın yiğitleri İsrail’i 70 yıl geriye götürdü.” diye konuştu.
ABD’nin bölgedeki kaynaklardan faydalanması için siyonist rejimi desteklediğini söyleyen Hamaney ”Amaçları bu rejimi bölgeden Batı dünyasına enerji ihraç eden, Batı’dan ise bölgeye mal ve teknoloji ithal eden bir kapı haline getirmektir ki bu da gaspçı rejimin varlığının ve tüm bölgenin Batı dünyasına bağımlılığının sağlanması anlamına gelmektedir” açıklamasını yaptı.
Devrim Lideri ayrıca “1360 yılında da İran devriminin temellerini oluşturan Beheşti, Bahüner ve Recai gibi önemli kişiler şehit edildi ama İran devrimi yoluna devam etti” değerlendirmesinde bulundu.
Hamaney sözlerinin bir bölümünde “Aksa Tufanı Lübnan ve Gazze direnişi siyonist rejimi öyle bir duruma getirdi ki bu rejim artık kendi bekasını düşünüyor” diye konuştu.
(NTV, Mehr News)
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *