BMGK, Filistin, iki devletli çözüm, İsrail’in yasa dışı yerleşim yerleri ve barış sürecine ilişkin oturum düzenledi.

ABD’nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood, Lübnan’daki patlamalarla ilgili ABD’nin bilgi toplamaya devam ettiğini belirterek, “Daha geniş bir bölgesel çatışma kimsenin çıkarına değil.” uyarısında bulundu. Gazze’de insani krizle mücadele etmek ve bölgesel istikrarı sağlamak için en iyi seçeneğin ateşkes olduğunu iddia eden Amerikalı, tüm taraflara itidal çağrısında bulundu. Temsilci, “Bölgede acıya alışmamalıyız.” dedi.

Batı Şeria’daki gelişmelerin de endişe verici olduğunu belirten ABD temsilcisi, “Batı Şeria’da aşırıcı yerleşimcilerin Filistinli sivillere yönelik saldırılarını kınıyoruz.” ifadesini kullandı. Wood, İsrail’in “yerleşim yeri politikasının” uluslararası hukukla bağdaşmadığını ve İsrail’in güvenliğini zayıflattığını dile getirdi.

BMGK üyeleri, bölgenin felaketin eşiğinde olduğunu görmüyor mu?

Cezayir’in BM Daimi Temsilcisi Amar Bendjama da Orta Doğu’daki durumun çok ciddi olduğunu ve “retoriğe” değil “kararlı ve hızlı eyleme” ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Bendjama, tüm BMGK üyelerinin bölgenin felaketin eşiğinde olduğunu fark etmesi gerektiğini vurgulayarak, bölgenin “karanlığa” düşmesi halinde sonuçlarının çok büyük olacağını söyledi.

Tarihten ders alarak kapsamlı bir bölgesel savaşın engellenmesinin şart olduğunu dile getiren Bendjama, olası bir bölgesel savaş halinde kimsenin “muaf” kalmayacağını ifade etti.

Bendjama, İsrail’in “apartheid politikalarını” ve Gazze halkına etnik temizlik uygulamayı sürdürdüğüne işaret ederek, Batı Şeria’yı da kaosa sürüklediğini bildirdi.

“İşgalci güç İsrail, kuralsız bir ormanda hareket ediyor gibi davranıyor.” diyen Bendajma, Orta Doğu’da barış için bağımsız Filistin devletinin kurulmasının şart olduğunu belirtti.

Bendjama, “Bu Konseyin harekete geçmemesi, işgalci güç İsrail’i acımasız politikalarını sürdürmeye teşvik ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Rusya: BMGK’da her tür çabayı ABD engelliyor

Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise Filistinlilerin evlerinin yıkıldığını, aşırıcı yerleşimciler tarafından sivillerin öldürüldüğünü belirterek, “Batılı meslektaşlarımız Filistin kimliğinin silinmesine yönelik girişimler hakkında hiç endişelerini dile getirmediler.” dedi.

BMGK’nin Batı Şeria’da hızla kötüleşen duruma tepki vermesi gerektiğinin altını çizen Nebenzia, İsrail’in “hedefli ve kasıtlı politikaları” sonucu durumun kötüleştiğini kaydetti.

Nebenzia, Filistinlerin toplu cezalandırılmasına karşı BMGK’nin hareketsiz kaldığını, her türlü çabanın ABD tarafından engellendiğini söyledi.

Lübnan’a yönelik “siber saldırıyı” da şiddetle kınadıklarını belirten Nebenzia, bu olayın Lübnan’ın egemenliğinin büyük bir ihlali olduğunu kaydetti.

Nebenzia, Lübnan’daki gelişmeler ile İsrail hava saldırılarının Arap-İsrail sorununun geldiği noktayı gösterdiğini dile getirdi.

Filistin: BMGK ne zaman yetkisini uygulamaya başlayacak?

Filistin’in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur da işgal altındaki Filistin topraklarındaki durumun “ciddi ötesi” olduğunu belirterek, Gazze halkının çektiği acıyı tarif edecek kelime bulunmadığını söyledi.

BMGK’nin temel görevinin uluslararası hukukun üstünlüğünü sağlamak olduğunu kaydeden Mansur, “Göreviniz, İsrail’in çıkarlarına uydurmak için BM Şartı’nı kurban etmek, hukuku eğip bükmek değil.” dedi.

Uluslararası Adalet Divanının İsrail’in işgal altındaki Filistin topraklarındaki mevcudiyetiyle ilgili önemli kararlar aldığını anımsatan Mansur, BM Genel Kurulunun da gerekli kararı kabul ettiğini belirtti.

Mansur, “BMGK ne zaman uluslararası hukuka dayalı düzeni korumak için ayağa kalkıp yetkisini uygulamaya başlayacak?” sorusunu yöneltti.

BMGK’nin “ayağını sürümemesi gerektiğini” vurgulayan Mansur, “Filistinliler sadece hayatta kalmak değil, yaşamak istiyor.” dedi.