Uluslararası toplumun, Batı Afrika’daki önemli müttefiklerinden Senegal, siyasi çıkmazdan kurtulmaya çalışıyor. ABD, Avrupa Birliği, Fransa, Afrika Birliği ve ECOWAS’ın desteklediği ‘demokratik’ rejime sahip Senegal, Fransız vatandaşlığı olanların cumhurbaşkanı adayı gösterilmesi ve rüşvet iddiaları nedeniyle çalkalanıyor.
Fransa’dan bağımsızlığını kazandığı 1960’dan bu yana hiç askeri darbe yaşamayan Senegal, kurumsallaşmış demokrasisi ve hem toplum hem siyasette hissedilen uzlaşı kültürüyle komşularından ayrılıyor.
Kuvvetler ayrılığı ve hukukun üstünlüğü ilkelerine bağlı Senegal, Batı Afrika’da ‘örnek demokrasi’ olarak gösterilirken muhalif lider Ousmane Sonko’nun yargılanmasıyla başlayan toplumsal memnuniyetsizlik, cumhurbaşkanı seçiminin ertelenmesiyle had safhaya ulaştı.
Geçen yıl feshedilen PASTEF partisinin lideri Sonko’nun, 2021’de bir masaj salonu çalışanına tecavüz ettiği suçlamasıyla açılan davayla başlayan sokaklardaki gerilim, o günden bu yana neredeyse hiç düşmedi.
2019’daki cumhurbaşkanı seçiminde oyların yüzde 16’sını alarak üçüncü sıraya yerleşen ve 2024 seçiminde de güçlü adaylardan biri olarak gösterilen Sonko hakkında açılan bir dizi dava, Sonko’nun partisinin feshedilmesi ve seçilme hakkını kaybetmesi, Cumhurbaşkanı Macky Sall’i eleştirilerin odağı haline getirdi.
Hem rakibini ekarte etmek için yargıyı kullanmak hem de karşıt görüşlü siyasi ve sivil toplum liderlerini hapse atmakla itham edilen Sall’e duyulan öfke, günden güne arttı.
Cumhurbaşkanı Sall’in, beklendiğinin aksine üçüncü dönemine aday olmayacağını açıklaması, ülkedeki havayı nispeten yumuşatsa da cumhurbaşkanı seçimine 3 hafta kala aldığı erteleme kararı ise ülkeyi tarihi bir dönemece soktu.
Fransız vatandaşlığıyla gelen kriz
Anayasa Konseyi, Senegal’de eski Cumhurbaşkanı Abdoulaye Wade’ın oğlu ve Senegal Demokratik Partisi (PDS) lideri Karim Wade’ın adaylığını Fransız vatandaşlığından geç ayrıldığı gerekçesiyle kabul etmedi.
Wade’ın Fransız vatandaşlığından ayrılması 17 Ocak’ta Fransız resmi gazetesinde yayımlandı, Anayasa Konseyi ise nihai aday listesini 21 Ocak’ta kamuoyuyla paylaştı.
Anayasa Konseyinin onay verdiği Rose Wardini isimli adayın 1 Şubat’ta Fransız vatandaşı olduğunun ortaya çıkması ise sürecin seyrini değiştirdi.
PDS, bu gelişme ışığında, kendi adayını yarışa sokabilmek için seçimin 6 ay ertelenmesini öngören kanun teklifini 2 Şubat’ta Ulusal Meclise sundu.
Cumhurbaşkanı adayı olmak için yalnızca Senegal vatandaşı olmanın şart koşulduğu Senegal’de, Wardini’nin Fransız vatandaşlığına rağmen nihai listede yer alması, Anayasa Konseyi hakkında da birçok eleştiriyi beraberinde getirdi.
Bazı üyeleri rüşvet ve yolsuzlukla suçlanan Anayasa Konseyini incelemek üzere Ulusal Mecliste, yine PDS’nin girişimiyle bir araştırma komisyonu kuruldu.
Seçime 3 hafta kala gelen erteleme
Cumhurbaşkanı Sall, PDS’nin kanun teklifinin ertesi günü 3 Şubat’ta “yasama ile yargı arasındaki kriz” nedeniyle bu ortamda sandığa gitmenin doğru olmayacağı gerekçesiyle cumhurbaşkanı seçimini ertelediğini duyurdu.
Senegal tarihinde ilk kez bir cumhurbaşkanı seçiminin ertelenmesi hem de bu ertelemenin seçime 3 hafta kala aniden yapılması, ülkede şok etkisi yarattı.
PDS’nin seçimi ertelemeye yönelik kanun teklifi, Sall’in liderlik yaptığı Benno Bokk Yakaar koalisyonunun da desteğiyle 5 “hayır”a karşılık 105 “evet” ile meclisten geçti.
Böylece 25 Şubat’ta düzenlenecek cumhurbaşkanı seçimi, teklifte yapılan değişiklikle ertelenerek 15 Aralık’a kaydırıldı.
Sokak olaylarında 3 kişi yaşamını yitirdi
Seçimin ertelenmesi kararını protesto için ülke çapında düzenlenen eylemlerde, polis ile göstericiler arasında arbede yaşandı, çıkan olaylarda 3 kişi yaşamını yitirdi.
İletişim Bakanlığı, bu süreçte sokak olaylarının şiddetini azaltmak için 2 kez mobil veri kesintisi yaptı.
Avrupa Birliği, Afrika Birliği, ABD, Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) ve Fransa ülkede seçimin en kısa sürede yapılması çağrısında bulundu.
Birçok iş kolunda sendika, karara tepki olarak grev çağrısı yaptı.
Anayasa Konseyi, seçimin ertelenmesi kararını iptal etti
Sadece seçim tarihini ertelemekle kalmayan aynı zamanda Cumhurbaşkanı Sall’e, halefi görevi başlayana kadar koltuğunda oturma imkanı sunan yasa, yeni tartışmaları da beraberinde getirdi.
Muhalefet, seçimin 25 Şubat’ta yapılması halinde 2 Nisan’a kadar görevde kalacak Sall’in cumhurbaşkanlığının 3 Nisan itibarıyla geçersiz olacağını belirterek harekete geçti.
Sall’i, 3 Nisan itibarıyla “cumhurbaşkanı olarak tanımayacaklarını” açıklayan 13 muhalif cumhurbaşkanı adayı, seçimin ertelenmesi kararının iptali için Anayasa Konseyine başvurdu.
Anayasa Konseyi dün, seçimin ertelenmesinin anayasaya aykırı olduğuna hükmederek erteleme kararını iptal etti ancak yeni tarihin ne olacağını açıklamadı.
Seçimin ilk planlandığı tarih 25 Şubat’ta yapılmasına neredeyse imkansız gözüyle bakılırken yeni tarihin en erken mayıs sonu, haziran başı olabileceği belirtiliyor.
“Senegal’in imajı erteleme kararıyla zedelendi ancak hala umut var”
Muhalif cumhurbaşkanı adaylarının da destek verdiği “Aar Sunu Election (Seçimimizi koruyalım)” isimli kolektif oluşum ve LEGS Africa isimli düşünce kuruluşunun kurucularından Elimane Kane, ülkede Cumhurbaşkanı Sall’in iddia ettiği gibi seçimin ertelenmesini gerektirecek bir kriz olmadığını belirtti.
Anayasa Konseyinin kararından önce AA muhabirine açıklamalarda bulunan Kane, bu krizden çıkmak için ya Sall’in kendi kararından dönmesi ya da Anayasa Konseyinin ertelemeyi iptal etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Kane, Sall’in seçimi erteleyerek halihazırda anayasayı ihlal ettiğine vurgu yaparak Sall’in 2 Nisan’dan sonra hala bu görevde kalmasının da hukuka aykırı olduğunu söyledi.
Senegal’in “güvenli ve stabil ülke” imajının zarar gördüğünü kaydeden Kane, “Uluslararası toplum, Senegal’in partnerleri de dahil birçok kurum ısrarla seçim takvimine uyulması çağrısında bulundu. Senegal’in imajı erteleme kararıyla zedelendi ancak hala umut var. Hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığıyla bu kriz atlatılabilir.” diye konuştu.
Adalet olmadan toplumsal uzlaşı olamaz
Senegal’de toplumsal diyalog ve uzlaşı konusunda aktif rol oynayan dini örgütler de erteleme kararıyla bu defa “çok ileri gidildiği” görüşünü savunuyor.
Dakar Başpiskoposu Benjamin Ndiaye, erteleme kararı sonrası yerel basına yaptığı açıklamada, kararı “şaşkınlıkla” karşıladığını belirterek toplumsal huzurun bozulmasından korktuğunu dile getirdi ve seçim takvimine uyulması çağrısında bulundu.
AA muhabirine konuşan Senegal İmamlar ve Vaizler Birliği (LIPS) Genel Sekreteri İsmaila Ndieye de din adamlarının diyalogdan yana olduğu ancak adalet olmadan toplumsal uzlaşının sağlanamayacağını söyledi.
Din adamları olarak üstlerine düşeni yaptıklarının altını çizen Ndieye, “Cumhurbaşkanını, seçimi erteleme kararının doğuracağı tehlikeler konusunda uyaran ve karara ilk karşı çıkan kanaat önderleri grubu bizdik. Sadece bugün değil Mart 2021 ve Haziran 2023’teki krizlerde de toplumsal uzlaşı için çok çaba sarf ettik.” diye konuştu.
Ndieye, bu krizin ancak daha önce belirlenen seçim takvimine uyulmasıyla çözüleceğine kaydederek “Senegal halkı onurludur, hiçbir şekilde bu kararı kabul etmez.” dedi.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *