Kurban Bayramı’nın yaklaşmasıyla 9 günlük tatilin de etkisiyle gözler trafikte meydana gelecek yoğunluğa çevrildi. Uzmanlar uzun yola çıkacak sürücüler için ‘yol hipnozu’ tehlikesine dikkati çekti.
Yol hipnozundaki sürücünün son 15 dakikayı hatırlamadığını söyleyen uzmanlar “Sürücü yol hipnozuna kapıldığında tek bir noktaya odaklanarak bir çeşit transa giriyor. Gözleri açık bir görüntüde olsa da zihni kapalı bir durumda” diyerek sürücülerin 2-2,5 saatte bir 10 dakika mola vermesini önerdi.
Kurban Bayramı’nın yaklaşmasına sayılı gün kaldı, 9 günlük tatil için sürücüler de seyahat planlarını yapmaya başladı. Altur Akademi Müdürü Ahmet Taştekne ise uzun yolda sürücüleri bekleyen ‘yol hipnozu’ adlı büyük tehlike konusunda uyarılarda bulundu.
‘Yol hipnozu’ kavramının ilk defa 1921 yılında bir akademik makalede kullanıldığını kaydeden Taştekne, “Sürücü yol hipnozuna kapıldığında tek bir noktaya odaklanarak bir çeşit transa giriyor. Gözleri açık ve yola bakıyor bir görüntüde olsa da zihni kapalı bir durumda oluyor. Araç kullanımına otomatikleşmiş hareketler nedeniyle devam etse de yol farkındalığı yok denecek kadar azalıyor. Bu durum da ciddi trafik kazalarına davetiye çıkarıyor.
Sağ tarafta oturan yolcunun sürekli sürücüyü takip etmesi ve uyumaması, ileride bir tehlike olduğunu fark ettiyse sürücüyü tedirgin etmeden uyarması gerekiyor. Çünkü sürücü yol hipnozuna girdiyse ona gösterilen ani tepki, sert bir direksiyon hamlesine ve aracın savrulup yoldan çıkmasına sebep olabilir” dedi.
SÜRÜCÜ SON 15 DAKİKAYI HATIRLAMIYOR
Daha çok gece yolculuklarında ve uzun yolda görülen yol hipnozunun en önemli sebebinin yorgunluk ve zihnin meşgul olması olduğunu açıklayan Taştekne, “Bu durum ‘otoyol hipnozu’ olarak da adlandırılıyor ancak sadece uzun yolda görüldüğünü söylemek yanlış olur. Şehir içi trafikte de zihnimiz meşgul olduğunda, söz gelimi bir telefon görüşmesi veya radyodaki müzik nedeniyle yol hipnozuna maruz kalabiliriz” diye konuştu. Taştekne, yol hipnozuna maruz kalan bir sürücüde görülebilecek belirtileri şöyle sıraladı:
“Yol hipnozundaki sürücü genelde son 15 dakikayı hatırlamaz. Radyoda hangi parçanın çaldığını, son yol ayrımının nereye doğru olduğunu, trafik ışık veya tabelasını hatırına getiremez. Özellikle duran araçlara büyük bir hızla gelip çarpan araçların karıştığı trafik kazalarının en önemli sebebi yol hipnozudur. Sürücüler, eğer bir noktaya odaklanıp geçtikleri tabelayı, kavşağı, köprüyü hatırlamadıklarını fark ederlerse o an yol hipnozuna girmişlerdir ve bunu kendileri de fark edebilir.”
YOL HİPNOZUNDAN NASIL KORUNULUR?
Taştekne, yol hipnozunun önüne geçebilmek için yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı:
Sürücü, eğer kafası meşgul ise mümkün olduğunca yola çıkmamalı. Yolculuktan önceki gece iyice dinlenmeli ve iyi uyumalı. Yol esnasında zaman zaman camlar açılarak araç içindeki havanın temizlenmesi sağlanmalı. Sakız çiğneme veya yolda bir yere sabitlenme yerine güzergah çevresindeki kimi noktalara kısa kısa bakma gibi aktiviteler dalgınlığın önüne geçebilir. En önemlisi de 2-2,5 saatte bir 10-15 dakikalık molalar verilerek dinlenilmeli. Bu sırada kısa yürüyüşler veya çay-kahve gibi kafeinli içecekler tüketilmesi, odaklanmayı artıracak, kan dolaşımını sağlayacaktır. Enerji veren içeceklere güvenip dinlenmeden yola çıkan bir sürücü daha dikkatsiz araç kullanarak büyük kazalara sebep olabilir.”
(Karar)
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *