İnsan hakları iddiasının Batılılara uygun olmadığını vurgulayan Hamaney, Batılıların temelde insan hakları düşmanı olduğunu ve onların insan haklarının hepsinin IŞİD’de ve diri diri yakılmasında veya boğulmasında ya da IŞİD’e, münafıklara ve Saddam’a veya Gazze ve Filistin’e karşı işlenen suçlara destek verilmesinde olduğuna dikkat çekti.
(IRNA) – İmam Hasan Müctebi’nin (a.s) doğum gecesinde, Fars dili ve edebiyatı üstadları ile genç ve usta şairlerden oluşan bir grup, İslam Devrimi Lideri ile bir araya geldi.
Ayetullah Hamaney bu görüşmede İran tarihinin Moğol istilası ve baskısı gibi en zorlu koşullarda dahi Fars şiirinin sermayesinin ve özünün korunmasına işaret etmiş ve şunları kaydetmiştir: Elbette günümüzdeki Moğollar, yani farklı bir görünüme ve farklı saldırı şekline sahip olan Batılılar, tarihin sömürgecilik dönemindeki kara suçlarla, çağımızda ise İran’a saldırmak için Saddam gibi kuduz köpekleri başta kimyasal silahlar olmak üzere her türlü silahla donatarak dört nala koymaları ve günümüzde de yaptırımlar yoluyla yaptıkları saldırılarla meşguller.
Batı’nın İran’a yönelik saldırılarının diğer örnekleri arasında ilaç ambargosu ve çeşitli bahanelerle aşıların ulaştırılmasının engellenmesini sıraladı ve şöyle konuştu: “İslami İran’ı ve halkını gıdadan mahrum bırakacak bir yol bulabilseler, bunu yapmaktan çekinmezler.”
Ayetullah Hamaney, kötü niyetlilerin İran’a yönelik çeşitli hücumlarının bir başka bölümü de medya işgali ve binlerce medyayı yalanları, söylentileri ve sapmaları yaymak için kullanmaları olarak değerlendirdi ve ekledi: Düşmanın bu istiladaki amacı, entelektüel ve eğitimsel güçlerden mahrum etmek; istiklal ve azim ruhunu , millî birlik ve İslâmî uygulamaları zayıflatmaktır.
Kadının dininin zayıflatılmasını da bunların İran’a yönelik bir diğer hedef noktası olarak sıraladı ve İslam Devrimi’nin zaferi ve sonrasındaki aşamalarda kadının etkin rolüne işaret ederek, şunları kaydetti: Batılılar İranlı kadınlara acımıyor, İranlı kadınlara saygı duymak yerine, aksine İranlı kadınlara kin besliyorlar ve kendilerini yalan bir şekilde özgürlük ve kadın haklarının savunucusu olarak tanıtıyorlar.
İnsan hakları iddiasının Batılılara ait olmadığını vurgulayan devrimin lideri, Batılıların temelde insan hakları düşmanı olduğunu belirtti. Onların insan haklarının hepsinin IŞİD’de ve diri diri yakılmasında veya boğulmasında ya da IŞİD’e, münafıklara ve Saddam’a destek verilmesinde olduğuna dikkat çekti. Gazze ve Filistin’e karşı işlenen suçları gözlemlemişlerdir.
Batı’nın Tahran sokaklarında mümin gençlerin katledilmesine ve terör olaylarına verdiği destek insan haklarını savunma iddiasının asılsızlığının bir başka örneği olarak nitelendirdi ve ekledi: Arman Aliverdi ve Ruhullah Acemiyan gibi en saf gençlerimiz işkenceyle ve Batı medyasının kışkırtılması ve örgütlemesiyle öldürüldü.
Ayetullah Hamaney, düşmanı ve onun amaçlarını, yöntemlerini ve hedeflerini bilmenin gerekliliğine vurgu yaparak, “Düşmanın yumuşak savaşının boyutlarını bilmek herkes için gereklidir, ama en çok da kültür ve sanat aktivistleri için gereklidir. Çünkü hem kendilerinin pasif kalmaması hem de aynı zamanda başkalarına düşman saldırılarını fark ettirmeleri için ” dedi.
Bu toplantıda onlarca genç ve usta şair, İslam Devrimi liderinin huzurunda şiirlerini okudu. Bu toplantının başında Devrim liderinin önderliğinde Akşam ve Yatsı namazları kılındı.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *