1948’den bu yana Filistin topraklarında işgalci olarak bulunan, demokratik rejime sahip İsrail, siyasi tarihinde tanık olduğu en büyük kaoslardan birine sahne oluyor. Yüksek Yargı’ya yönelik düzenleme girişimi 13 haftadır içeride yahudi halkının protestosuna neden olurken, yurtdışından da siyasi baskı oluşturdu. Netanyahu düzenlemeyi askıya aldığını duyurdu.
Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın buradaki atamalarda söz sahibi olmasını öngören “yargı reformu”, ülke genelinde 13 haftadır protesto edilirken, ordu ve bürokrasinin yanında ABD’den de, düzenlemenin durdurulması çağrısı yapılıyordu. Netanyahu’nun bakanlarından biri olan Savunma Bakanı Yoav Gallant da aynı çağrıda bulundu ve hemen ardından Netanyahu tarafından görevden alındı.
Gallant’ın ardından Netanyahu’nun partisi Likud milletvekilleri Yuli Edelstein ve David Bitan da yasa tasarısının durdurulması ve diyalog önerisinde bulundu. Başbakan Netanyahu’nun Gallant’ı görevden alarak düzenleme konusunda geri adım atmayacağının mesajını vermesi, yüz binlerce İsrailliyi sokaklara döktü ve ülkedeki siyasi krizi derinleştirdi.
Koalisyon hükümetinde çatlak
Protestoların hedefindeki Netanyahu’nun, artan baskılar üzerine yargı düzenlemesini askıya almayı duyuracağı yönünde çıkan haberler ise çok parçalı koalisyon hükümetinde çatlağa neden oldu.
Aşırı sağcı ve ırkçı politikalarıyla bilinen Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’in partisi Dini Siyonizm, düzenlemenin askıya alınmasının “şiddet ve anarşiye teslim olmak anlamına geleceği ve seçim sonuçlarını mahvedeceğini” savundu. Seçim sonuçlarıyla “kendilerine İsrail demokrasisinde bir denge oluşturma görevi verildiğini” belirten Dini Siyonizm Partisi, tavize, diyaloğa açık olduklarını ancak bunun “İsrail demokrasisindeki merkez güçlerin darbe tehdidi” altında olmayacağını kaydetti.
Netanyahu’nun bir diğer aşırı sağcı koalisyon ortağı Yahudi Gücü Partisi lideri ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, yargı düzenlemesinin askıya alınmaması ve “anarşiye teslim olunmaması” çağrısında bulundu. Öte yandan İsrail basını, Ben-Gvir’in, yargı düzenlemesinin durdurulması halinde “koalisyon hükümetini devirme” tehdidinde bulunduğunu aktardı.
Hükümet çökebilir
Yaşanan bu gelişmelerin ardından İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun “iki acı seçenekle karşı karşıya” olduğu değerlendiriliyor. Ya yargı düzenlemesini devam ettirecek ya da bunu geçici olarak donduracak. Ancak her iki seçeneğin de Netanyahu için “maliyeti” olacağı belirtiliyor.
Netanyahu, yargı düzenlemesini askıya almayı kabul etme eğiliminde olsa da koalisyon hükümetinin bu nedenle çökmesini de engellemek istiyor.
Likud partisinden 3 bakan ve bazı milletvekilleri, ülkede siyasi krize yol açan yargı düzenlemesini durdurma yönünde karar alması durumunda, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun bu kararını destekleme niyetinde olduklarını açıkladı.
Koalisyon ortağı Ultra Ortodoks partiler Şas ile Birleşik Tevrat Yahudiliği de Netanyahu’nun yargı düzenlemesi konusunda seçeceği yolu “takdirle karşılayacaklarını” ve yargı düzenlemesinin durdurulması halinde karşı çıkmayacakları mesajını verdi.
Ancak Netanyahu, Likud’tan Adalet Bakanı Yariv Levin ile koalisyondaki aşırı sağcı Yahudi Gücü Partisinden Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir gibi ortaklarının muhalefeti ile karşı karşıya.
Bu isimlerin, yasa tasarısının ertelenmesi veya askıya alınması halinde, hükümet koalisyonundan ayrılma tehdidi, Netanyahu’nun önünde duruyor.
Bir taraftan protestoların durmasını diğer yandan da hükümetinin ayakta kalmasını isteyen Netanyahu, tüm ortaklarını ikna etmeden yargı düzenlemesini askıya almayı seçerse, koalisyon hükümeti dağılabilir ve ülkede yeni bir erken seçim senaryonu gündeme gelebilir. Düzenlemeyi devam ettirmesi durumunda ise”İsrail halkı arasında benzeri görülmemiş bir bölünmeye neden olan” isim olarak anılabileceği belirtilen Netanyahu, ayrıca Savunma Bakanı Gallant örneğinde olduğu gibi partisi içinden de muhalefetle karşılaşarak yine iktidarının sonunu getirebilir.
Son yıllarda erken seçim ve koalisyon krizi sarmalına girilen İsrail’de 1 Kasım 2022’de yapılan erken genel seçimde, Netanyahu’nun başını çektiği sağ bloktaki partiler, 120 sandalyeli Meclise 64 milletvekili göndererek açık bir zafer kazanmıştı.
Meclis aritmetiğinde, Netanyahu başkanlığındaki Likud Partisinin 32, aşırı sağcı müttefikleri Dini Siyonizm Partisi, Yahudi Gücü ve Noam’ın oluşturduğu “Dini Siyonizm” listesinin 14, Ultra Ortodoks partiler; Şas’ın 11 ve Birleşik Tevrat’ın 7 sandalyesi bulunuyor.
Netanyahu, Ben-Gvir ile anlaştı
İsrail medyasındaki haberlere göre Ben-Gvir, hükümetin tartışmalı yargı reformunu ertelemesine ilişkinNetanyahu ile uzlaştı.
Taraflar arasındaki anlaşma kapsamında, Ben-Gvir’in yönetimindeki Ulusal Güvenlik Bakanlığına bağlı “Ulusal Muhafızlık” isimli yeni bir güvenlik gücü kurulmasının bir sonraki kabine toplantısında onaylanması kararlaştırıldı.
Aşırı sağcı Bakan Ben-Gvir’in Netanyahu’ya, yargı düzenlemesinin askıya alınması halinde “hükümetten çekileceğini fakat Mecliste koalisyon lehine oy kullanmaya devam edeceğini bildirdiği” iddia edilmişti.
Netanyahu geri adım attı, düzenlemeyi erteledi
Tartışmalı yargı düzenlemesi hakkında ulusa sesleniş konuşması yapan İsrail Başbakanı, yargının yetkilerini kısıtlayan düzenlemelere karşı ülke genelinde kitlesel protestoların yoğunlaşması ve genel grevlere gidilmesi, ordunun ve bürokrasi içindeki tepkiler üzerine tasarı konusunda geri adım attı. Netanyahu, “gerçek bir diyaloğa fırsat vermek amacıyla Meclis tatilinden sonrasına kadar tartışmalı yasa tasarılarına mola verme kararı aldığını” söyledi.
Haftalardır ülke genelinde artan protestoların hedefinde olan Netanyahu, “Kabul edemeyeceğim bir şey var. Şiddet yanlısı bir azınlık, İsrail’i parçalamaya çalışıyor, bizi iç savaşa çekmek istiyor ve askerlik hizmetini reddetmek için çağrıda bulunuyor. Bu korkunç bir suçtur.” dedi. Netanyahu, şu ifadeleri kullandı:
“Ulusal sorumluluk gereği, yargı reformunun ikinci ve üçüncü oturumlarını Meclisin bu döneminde yapmayı erteleyerek, daha geniş bir konsensüse varmak amacıyla Meclisin gelecek döneminde yapma kararı aldım. Bir yandan bireysel hakları daha fazla güçlendirirken, yargıda kaybolan dengeyi öyle veya böyle yeniden kuracağız.”
Netanyahu’nun tartışmalı yargı düzenlemesini erteleme kararı, koalisyon ortağı aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ile anlaşmasının ardından geldi. Taraflar arasındaki anlaşma kapsamında, Ben-Gvir’in yönetimindeki Ulusal Güvenlik Bakanlığına bağlı “Ulusal Muhafızlık” isimli yeni bir güvenlik gücü kurulmasının bir sonraki kabine toplantısında onaylanması kararlaştırıldı.
Herzog: Erteleme doğru adım
Olaylar karşısında pasif bir görüntü sergileyen Cumhurbaşkanı Herzog da, Netanyahu’nun yargı düzenlemesinin ertelediğini duyurmasının ardından, erteleme kararının “doğru adım olduğunu” savunarak, “ateşleri söndürecek samimi bir diyalog zamanının geldiğini” ifade etti. Açıklama Cumhurbaşkanlığından yazılı olarak yapıldı.
Eski Başbakan ve ana muhalefet Gelecek Var Partisi lideri Yair Lapid de “yargı düzenlemesinin gerçekten durdurulması” durumunda, müzakerelere katılmaya istekli olduğunu açıkladı.
Eski Savunma Bakanı ve muhalefetteki Ulusal Birlik Partisi Başkanı Benny Gantz da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, yargı düzenlemesinin “ertelenmesini sağlayan, yüz binlerce protestocuya” teşekkür etti. “Hiç olmamasındansa geç olması daha iyidir” ifadesini kullanan Gantz, “açık yüreklilikle, Cumhurbaşkanlığı çatısı altında müzakerelere hazır olduğunu” kaydetti.
Muhalefet liderlerinden Evimiz İsrail Lideri Avigdor Lieberman ise “Netanyahu’nun samimi bir diyalog niyeti olmadığını ve zaman kazanmak istediğini” savundu.
Yargı düzenlemesinin durdurulması çağrısı yaptığı için görevden alınan Savunma Bakanı Yoav Gallant da Başbakan’ın ismini zikretmeden “düzenlemenin durdurulmasını memnuniyetle karşıladığını” açıkladı.
İşgal rejiminin en büyük sendikası, grevi iptal etti
İsrail medyasına göre, ülkenin en büyük işçi sendikası Hastadrut, Netanyahu’nun tartışmalı yargı düzenlemesini ertelediğini duyurması üzerine salı günü yapılacak grevi iptal etti.
Havalimanı Çalışanları Sendikası da bu sabah başlattığı grevi sonlandırırken, ülkenin en büyük uluslararası havalimanı Ben-Gurion’da seferler yeniden başlayacak.
ABD ertelemeden memnun
ABD, İsrail’de ülke çapında kitlesel protestolara ve grevlere neden olan yargı düzenlemesinin ertelenmesini “memnuniyetle” karşıladı. Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İsrail’de ülke çapında kitlesel protestolara ve grevlere neden olan yargı düzenlemesinin ertelenmesine değinen Jean-Pierre, “Uzlaşı için ek zaman ve alan yaratma fırsatı sunan bu kararı memnuniyetle karşılıyoruz.” dedi. Jean-Pierre, İsrail’de tarafların uzlaşması için çağrı yapmaya devam edeceklerinin altını çizdi.
Ertelemenin ardından protestolar dün gece de devam etti
İsrail’in Tel Aviv kentinde, Başbakan Netanyahu hükümetinin Meclis’ten geçirmeye çalıştığı ancak protestolar nedeniyle ertelenen yargı düzenlemeleri karşıtı gösteride 2 polisin yaralandığı, 5 göstericinin gözaltına alındığı belirtildi.
İsrail Kamu Yayın Kuruluşuna (KAN) göre, İsrail polisi, Tel Aviv merkezindeki Ayalon Caddesi’ni demir bariyerlerle kapatmaya çalışan ve ateş yakan göstericilere müdahale etti. TOMA, göz yaşartıcı ses bombası ve atlı birliklerle göstericileri dağıtmaya çalışan polislerden 2’si atılan cam şişelerle yaralandı.
Yediot Ahronot Gazetesi ise olayda 5 göstericinin gözaltına alındığını, Ayalon Caddesi yakınlarında yargı düzenlemesi karşıtları ile destekçileri arasında da arbede yaşandığını yazdı. Göstericiler, Netanyahu’nun yargı düzenlemesini tamamen durdurmayıp sadece ertelemesi nedeniyle gösterilerine devam edeceklerini açıkladı.
Yargı düzenlemesine karşı bugüne kadar yapılan en büyük gösteri, Batı Kudüs’teki İsrail Meclisi önünde yapıldığı, o gösteriye 100 bin İsraillinin katıldığı bildirildi.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *