AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Tatar, Bolu’daki 4,8 büyüklüğündeki depreme ilişkin, “Bu büyüklükteki depremlerin, İstanbul’un güneyinde Marmara Denizi’nin içinden geçen fayları tetiklemesi söz konusu değildir.” dedi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, AFAD Acil Durum Yönetim Merkezi’nde dün düzenlediği basın toplantısında, Kahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden 39 gün geçtiğini belirterek, deprem bölgesi dışında kalan yerlerde artçı ile bağımsız depremler meydana geldiğini söyledi.
Deprem bölgesinin dışında meydana gelen sarsıntıların vatandaşları bir nebze tedirgin ettiğini ifade eden Tatar, son 20 günde deprem bölgesinin dışında orta ölçekli olarak Sivas’ta 4,7, Bor’da 5,3, İncesu’da en büyüğü 4,7 olan depremler ile Hacılar’da 4,8 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildiğini hatırlattı.
Tatar, saat 13.55’te Bolu’nun kuzeybatısında 4,8 büyüklüğünde, hemen ardından ise saat 14.47’de İran’ın Hoy kentinde 5,3 büyüklüğünde deprem meydana geldiğine işaret etti.
Hoy’daki depremin Van’da da hissedildiğini aktaran Tatar, “Saat 13.55’te Bolu’nun kuzeybatısında 4,8 büyüklüğünde meydana gelen deprem Kuzey Anadolu fay zonuna bağlı, onun kuzeyinde kalan, küçük kısa bir kol üzerinde meydana gelen bir deprem. Bu depremin sonrasında yine en büyüğü 3,3 olan birbirinden farklı artçı sarsıntılar da meydana geldi.” ifadesini kullandı.
Tatar, bu tür çok kısa uzanıma sahip olan faylar üzerinde ve bu büyüklükte oluşan depremlerin, başka depremleri tetiklemeyeceğini belirterek, “Bu büyüklükteki depremlerin, İstanbul’un güneyinde Marmara Denizi’nin içinden geçen fayları tetiklemesi söz konusu değildir.” diye konuştu.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki ana depremler ile Antakya’nın güneyinde meydana gelen 6,4 büyüklüğündeki depremlerin ardından çok sayıda artçı sarsıntı oluştuğunu anlatan Tatar, şimdiye kadar bölgede yaklaşık 18 bin artçı sarsıntının kaydedildiğini söyledi.
Artçı sarsıntıların hatırı sayılır kısmını vatandaşın hissettiğini söyleyen Tatar, Bolu’daki 4,8 büyüklüğündeki depreme ilişkin “Doğal olarak vatandaşlarımızda bir tedirginliğe sebebiyet verebiliyor. Yaşanan iki büyük deprem sonrası 4 ila 5 büyüklüğündeki artçı sarsıntı sayısı şu ana kadar 505 oldu. 5 ila 6 arasındaki artçı sarsıntı sayısı ise an itibarıyla 44’e ulaşmış durumda.” değerlendirmesinde bulundu.
Artçı sarsıntıların sayısının dereceli şekilde azaldığını belirten Tatar, ilk günlerde 650’nin üzerinde olan artçı sarsıntı sayısının birkaç günden bu yana 500’ün altına indiği bilgisini verdi.
Gelecek haftalarda vatandaşların hissedebileceği orta ölçekli sarsıntıların devam edebileceğini belirten Tatar, “Artçı sarsıntılar, özellikle hasarlı binalarda zarar ve yıkım oluşturabilir. O yüzden vatandaşlarımızın bölgedeki hasarlı binalardan uzak durması ve ağır hasarlı binalara kesinlikle girmemesi, buralardan eşya ve benzeri şeyler almaya kalkışmaması son derece büyük önem taşıyor.” diye konuştu.
’24 bin civarı deprem meydana geldi’
Tatar, özellikle 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerden sonra ülkenin her yerinde normal olağan zamanlarda olduğu gibi depremler olmaya devam ettiğini söyledi.
Deprem bölgesinde şimdiye kadar meydana gelen 18 bin civarındaki artçı sarsıntı dışında yılbaşından bu yana ülkenin farklı bölgelerinde meydana gelen 6 bin civarında bağımsız deprem olduğunu kaydeden Tatar, “Yılbaşından günümüze kadar toplam 24 bin civarında depremin ülkemizde meydana geldiğini söylemek mümkün.” dedi.
Tatar, hiçbir depremin saatinin, yerinin ve gününün bilinemeyeceğini ancak ülkenin pek çok yerinde 5 ve üzeri büyüklüğünde deprem üretebilecek diri faylar bulunduğunu vurguladı.
Meydana gelebilecek depremlerin olağan karşılanması gerektiğini dile getiren Tatar, vatandaşların resmi kanallardan gelecek bilgilere itibar etmeleri gerektiğini vurguladı.
Deprem bölgesinde heyelan, kaya düşmesi ve çığ tehlikesi
Tatar, depremlerin ardından heyelan, kaya düşmesi ve çığ tehlikesinin olduğu bölgelerde tarama faaliyetlerinin sürdüğüne işaret ederek, şu bilgileri verdi:
“İnceleme sonucunda birçok farklı yerleşim yerlerimizde binalarımız tahliye edildi, buradaki vatandaşlarımız daha güvenli alanlara yerleştirildi. Deprem bölgesinde bulunan 9 ilde 253 yerleşim biriminde ve bu yerleşim birimlerinde 3 bin 784 yapıda inceleme yapılarak bunların afetlerden etkilendiği anlaşıldı. Bunların 3 bin 310’u boşaltılarak, içindeki vatandaşlarımız daha güvenli alanlara, geçici yerleşim barınma alanları oluşturularak konaklamaları sağlandı. 474’ünde ise geçici birtakım ıslah çalışmaları, yerinde önlem projeleri geliştirilerek, heyelan ve kaya düşmesi gibi riskler de bertaraf edildi.”
Deprem bölgesinde yağışlar nedeniyle heyelan ve kaya düşmesi gibi tehlikelerin bulunduğunu ve ekiplerin çalışmalarının sürdüğünü aktaran Tatar, “Özellikle kırsalda yaşayanların sürekli bu tehlikeyi dikkate alarak biraz daha dikkatli davranmaları, önümüzdeki günlerde daha yüksek kesimlerde oluşabilecek yoğun kar yağışları sonrasında da çığ tehlikesine karşı dikkatli olmaları gerekiyor.” dedi.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *