ABD ve Avrupa destekli İsrail tarafından zorla yerinden edilen Gazze halkı, çadırların dayanıksızlığı nedeniyle, hasar gören binalarda yaşamlarını idame ettirmeye çalışıyor.
Bölgede etkili olan fırtına ve şiddetli yağışlar nedeniyle İsrail saldırılarında tahrip olan binaların kalan duvarları da çökme riskiyle karşı karşıya.
Güvenli alternatiflerin bulunmaması, İsrail’in konteyner evlerin bölgeye girişini engellemesi nedeniyle demir çubuklar ve büyük betonların sarktığı çatılar altında aralarında çocukların da bulunduğu binlerce Filistinli yaşam mücadelesi veriyor.
Yerinden edilen Filistinliler sığınacak bir yer arıyor
İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyinde bombaladığı binaların enkazlarına sığınmak zorunda kalan Filistinli Heyam Ebu Neda, AA muhabirine İsrail’in saldırılarından dolayı doğu bölgesinden göç etmek zorunda kaldığını söyledi.
Ebu Neda, içinde bulundukları çaresizlik nedeniyle ailesini çatlamış ve hasarlı binaların içinde yaşatmak zorunda kaldığını ifade etti.

Yağmur sularının duvarlara sızması nedeniyle küçük çökmelerin sesini sürekli duyduklarını belirten Ebu Neda, “Kumlar gözlerimizin içine dökülüyor.” dedi.
Ebu Neda, yıkılmış binalarda ayakta kalan duvarların, soğuğun bedenlerine işlemesini engellemediğini dile getirdi.
Bir başka Filistinli Mustafa Ebu Neda ise soykırım sonucu zarar gören binaların güvenli bir sığınak olmadığını “her an üzerlerine çökebileceğini” kaydetti.
Ebu Neda, “Barınmak için başka yer olmamasından dolayı korkmamıza rağmen yıkılma riski bulunan binalarda yaşamak zorunda kalıyoruz.” ifadesini kullandı.
Soğuktan çocukların hasta olduğunu vurgulayan Ebu Neda, geceleri evin içine sızan suları kaplarla boşaltmaya çalıştığını aktardı.
Avni el-Hac ise çadırlarda yaşamın imkansızlaştığını bu nedenle yıkılma tehlikesi olan binalara geldiklerini ifade etti.

İsrail’in saldırılarında eşini kaybeden ve oğlu alıkonulan Fethiye Ubeyd de “Riskli olmasına rağmen burası aileler için son sığınak.” diyerek yaşadıkları çaresizliğe dikkati çekti.

“Bina her an çökebilir”
Filistinli Halime Eslim ise Gazze kentinin batısında İsrail’in soykırım sırasında yoğun saldırısına maruz kalan Reşad Şava Kültür Merkezi’nde kurduğu çadırda çocuklarıyla yaşam mücadelesi veriyor.
Yağışların fazla olduğu gecelerde çadırın üzerlerine aniden yıkılmasından endişe ettiği için rahatça uyuyamadığını belirten Eslim, şunları söyledi:
“Günlerimiz korku dolu geçiyor; bina her an çökebilir. Buranın çocuklar için güvenli bir sığınak olacağını düşündüm. Yıkılma riski bulunan binaların çöktüğüne dair haber aldığımızda ‘Bize ne olacak’ diye düşünüyorum.”
Aynı merkezde kalan Mahmud Hammude ise yapının tavanında çatlaklar olduğuna işaret ederek binanın her an başlarına yıkılmasından endişe ettiğini dile getirdi.
Hammude, şiddetli yağış ve binaların yıkılması nedeniyle ölüm riskiyle karşı karşıya kalan Filistinlilerin barınması için mobil evlerin temin edilmesinin gerekli olduğunu vurguladı.

Çamurdan ev yapma çabası
Han Yunus kentindeki Muhammed Şair ise çadırlarda barınma imkanının olmaması sonucu yıkılan evinden geriye kalan bazı duvarları yeniden inşa etmeye çalıştığını bunu da çamurla yaptığını söyledi. Şair, şu ifadeleri kullandı:
“Yıkılmış binalardan geride kalan moloz parçası ve taşları topladık. Çamur kullanarak bir oda inşa etmeye çalışıyoruz. İsrail’in sınır kapılarını kapatması ve bölgeye çimento girişini engellemesi nedeniyle inşaat için malzeme eksikliği yaşıyoruz, bu nedenle çamur kullanmak zorunda kalıyoruz.”
Filistinli Ümmü İmad ise 3 oğlunun kayıp olduğunu, bir oğlunun ise dört ay önce insani yardım almak için giderken İsrail ordusu tarafından alıkonulduğunu aktardı.
Ümmü İmad, çamur kullanarak yaptıkları inşaatın çökmesinden endişe duyduğunu kaydetti.













Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *