Mısır’ın İsrail’le 35 milyar dolarlık gaz anlaşması: Ekonomik suç ortaklığı

Mısır’ın İsrail’le 35 milyar dolarlık gaz anlaşması: Ekonomik suç ortaklığı

İki yüzlü Mısır rejimi, İsrail ile 35 milyar dolarlık gaz ithalat anlaşması imzalaması nedeniyle eleştirilerin hedefi oldu. İnternetteki tartışmalarda, gaz kaynaklarının aslen Filistinlilere ait olduğu belirtiliyor. Leviathan Doğal Gaz Sahası’nın ortaklarından siyonist NewMed enerji şirketi ile Sisi yönetimi arasındaki anlaşma siyonist rejimin tarihindeki en büyük ihracat anlaşması oldu.

Mısır ile İsrail arasında 35 milyar dolarlık rekor gaz anlaşmasına tepkilerini sosyal medyada dile getirenler, Mısır rejimini Gazze’ye yönelik savaşta İsrail’le ekonomik işbirliği yapmakla suçladılar.

İsrail enerji şirketi NewMed tarafından perşembe günü duyurulan ve İsrail tarihinin en büyük ihracat anlaşması olan anlaşma, Mısır’ın İsrail Leviathan gaz sahalarından yaptığı doğalgaz ithalatını üç katına çıkaracak. Bu, 2040 yılına kadar İsrail açıklarındaki sahadan Mısır’a boru hattıyla taşınacak 130 milyar metreküp (bcm) değerinde gaz anlamına geliyor.

Birçok ülkenin, uluslararası hak örgütlerinin ve uzmanların soykırım eylemi olarak nitelendirdiği Gazze’ye yönelik savaşın ortasında, Mısır’ın İsrail gazını ithal etme kararı internette “utanç verici” olarak nitelendirildi.

Birçok kişi, Akdeniz’deki petrol ve doğalgaz kaynaklarının, İsrail devletinin kurulmasından ve 1948’de Filistinlilerin hukuka aykırı sürgününden önce Filistinlilere ait olduğunu belirterek, anlaşmanın hırsızlık anlamına geldiğini savunarak, doğalgaz kaynaklarının haklı mülkiyeti konusunda endişelerini dile getirdi.

Hamad bin Halife Üniversitesi’nde siyasi etik ve din tarihi doçenti olan yazar Muhammed El Şinkiti, X hesabından, “Mısır hükümeti, Filistin gazını Siyonistlerden satın alıyor ve aynı zamanda bu gazın sahiplerini katlediyor!” diye yazdı.

Mısır’ın Gazze’deki sicili

Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi, İsrail’in Gazze’deki eylemlerini defalarca kınadı ve Filistinlilerin zorla yerinden edilmesini “katılamayacağımız bir adaletsizlik” olarak nitelendirdi. Ancak Mısır hükümeti, Netanyahu’nun Gazze ablukasına yardım ve yataklık etmekle suçlanıyor.

Son dönemde Mısırlı aktivistler, Gazze’yle dayanışma eylemleri ve Mısır’ın suç ortaklığına yönelik eleştiriler nedeniyle sert baskılarla karşı karşıya kalıyor.

Temmuz ayında, Mısır’ın Gazze’ye hayat kurtarıcı yardımların ulaşması için Refah sınır kapısını açmaması nedeniyle Kahire’deki Ma’asara polis karakoluna baskın düzenleyen iki adam  zorla kaybedildi .

Geçtiğimiz hafta, dünya genelindeki Mısır büyükelçilikleri önündeki protesto dalgasının ardından Mısırlı aktivist Muhammed Abbas, Filistinlilerle dayanışma içinde olduğunu sembolik bir şekilde belli ederek Hollanda’nın Lahey kentindeki Mısır ve Ürdün büyükelçiliklerinin kapılarını zincirle kapattı.

Abbas, Facebook’ta paylaştığı gönderide, “Mısır rejimi, Gazze ablukasına katıldığını iddia eden ve dünyanın dört bir yanındaki Mısır büyükelçilikleri önünde düzenlenen protesto gösterilerine saldırıyordu… ve ‘İhanet etmedik, abluka da uygulamıyoruz’ diyordu. Birdenbire gidip İsrail ile 15 yıl sürecek 35 milyar dolarlık bir gaz tedarik anlaşması imzalıyor – soykırımın ortasında” diye yazdı.

Abbas, Mısır ile İsrail arasındaki gaz anlaşmasının “soykırıma ekonomik katılım” anlamına geldiğini söylüyor.

İsrail’in Ekim 2023’te Gazze’ye yönelik saldırılarının başlamasından bu yana Gazze’de 200’den fazla Filistinli çocuk ve yetişkin açlıktan öldü, 60 binden fazla Filistinli öldürüldü.

Filistin topraklarına uygulanan ablukanın yoğunluğu dalgalı bir seyir izledi. Ancak İsrail, 2 Mart’tan bu yana açlık çeken Filistinlilere tüm yiyecek ve yardımların ulaşmasını engelledi. Uluslararası tepkiler ve yiyecek ararken İsrail askerleri ve paralı askerler tarafından öldürülen insanların ardından, şu anda çok sınırlı yardıma izin veriliyor.

(Middle East Eye)

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *