Medya raporlarına göre, ABD, Haziran ayında İran’ın İsrail’e 500’den fazla balistik füze fırlattığı 12 günlük silahlı çatışmada, üst düzey THAAD füze savunma sistemlerinin yaklaşık dörtte birini tüketti. Öte yandan savunma füzelerinin iran füzelerini yakalama başarı yüzdesi de savaşın başına göre hızla azaldı.
CNN’in Pazar günü bildirdiğine göre, İsrail’de konuşlu yedi THAAD bataryasından ikisini kullanan ABD güçleri tarafından 100’den fazla, muhtemelen de 150’ye kadar Terminal Yüksek İrtifa Alan Savunma (THAAD) önleyici füzesi ateşlendi.
Her biri 95 asker tarafından kullanılan ve altı fırlatıcı ile 48 önleyici füzeyle donatılan THAAD sistemleri, bölgenin yakın tarihindeki en yoğun füze saldırılarından birinde İsrail topraklarını korumakla görevlendirildi.
İran’ın onlarca füzesi konuşlandırılmalarına rağmen savunma sistemlerini delerek başta Tel Aviv olmak üzere İsrail kentlerinde büyük hasara yol açtı, 29 kişi hayatını kaybetti.
Her bir THAAD önleme sisteminin maliyeti yaklaşık 12,7 milyon dolar ve ABD, bir önceki mali yılda sadece 11 adet üretti.
Mevcut üretim planları 2025’te 12, 2026’da ise 37 adet daha üretim öngörüyor ve bu da hazırlık konusunda potansiyel bir boşluk bırakıyor.
Pentagon Basın Sözcüsü Kingsley Wilson, İran’ın nükleer tesislerini hedef alan Geceyarısı Çekici Harekatı’nın etkinliğini hatırlatarak, “ABD ordusunun şimdiye kadarki en güçlü seviyesinde” olduğunu söyledi.
Ancak ön istihbarat raporu, İran’ın nükleer kapasitesinin sadece geciktirildiğini, yok edilmediğini ortaya koydu.
Demir Kubbe uzun menzilli balistik füzeler için tasarlanmamıştır
Amerika Yahudi Ulusal Güvenlik Enstitüsü’nün verilerine göre, ABD’nin işlettiği THAAD’lar, düşürülen 201 İran füzesinin neredeyse yarısını engelledi. Bu durum, İsrail’in Arrow füze savunma rezervlerindeki eksiklikler nedeniyle Amerikan sistemlerine güvenildiğini gösteriyor. Kısa menzilli tehditlere yönelik olarak tasarlanan Demir Kubbe, İran’ın uzun menzilli balistik füzeleri için tasarlanmamıştı. Savaş ilerledikçe müdahale etkinliği azaldı.
İran füzelerinin yüzde 92’si ilk haftada düşürülürken, ikinci haftada bu oranın yüzde 84’e, son günde ise yüzde 75’e düştüğü belirtiliyor. Bu düşüşün, İran’ın daha gelişmiş füze çeşitleri ve kentsel alanları stratejik olarak hedef alması nedeniyle olduğu belirtiliyor.
ABD eski Savunma Bakan Yardımcısı Mara Karlin, “Hava savunması şu anda tüm büyük cephelerde önemli. Ve yeterli sistem yok.” dedi. CNN’in aktardığına göre, Karlin, “Yeterli sayıda füze savunma sistemi yok. Yeterli sayıda üretim yok.” dedi.
Dünya çapında 9 aktif THAAD bataryası
Dünya genelinde şu anda dokuz adet THAAD bataryası aktif durumda olup, bunlardan yedisi ABD tarafından işletiliyor. Bunlardan ikisi daha önce Teksas eyaletinde konuşluydu ancak İsrail’in hava savunmasını güçlendirmek için Ortadoğu’ya gönderildiler. Diğerleri Guam ve Güney Kore’de bulunuyor, BAE de Husi füzelerine karşı THAAD sistemlerini kullandı.
Savunma analistleri, füze savunma sistemi rezervlerinin tükenmesinin, özellikle Çin tehdidinin arttığı Hint-Pasifik bölgesinde ABD için ciddi bir tehdit oluşturduğunu söylüyor.
Eski bir savunma yetkilisi, “Stoklar azalıyor. Daha fazlasına ihtiyacımız var. Hatta stokların inşasından daha hızlı ihtiyacımız var,” dedi.
2026 savunma bütçesi füze ve mühimmat üretimi için 2,5 milyar dolar, tedarik zinciri iyileştirmeleri için ise 1,3 milyar dolar ek kaynak içeriyor. Ancak uzmanlar, mevcut hızla THAAD envanterinin yenilenmesinin üç ila sekiz yıl sürebileceği konusunda uyarıyor.
Hamburg Üniversitesi’nden Timur Kadışev, “Bu yılın Haziran ayındaki 12 günlük savaş, esasen THAAD önleyicilerinin ilk önemli harcamasına sahne oldu,” dedi. “İsrail, mevcut cephaneliklerini tüketme pahasına da olsa, ABD yardımıyla savunmada nispeten başarılı oldu.”













Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *