Gazze’de bugünkü saldırılarda 21 şehid

Gazze’de bugünkü saldırılarda 21 şehid

İşgalci İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne bu sabah düzenlediği saldırılarda, aralarında yardım bekleyenlerin ve çocukların da olduğu 21 Filistinli şehid oldu. Dünkü şehid sayısı 99 olurken, Gazze’de yardım dağıtım merkezlerindeki saldırılarda şehid edilenlerin sayısı 27 Mayıs’tan bu yana 552’ye ulaştı, yaralanan sayısı da 4 bini aştı.

Hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre, Şeyh Rıdvan Mahallesi’nde yerinden edilen Filistinlilerin kaldığı Amr bin el-As Okuluna İsrail savaş uçakları tarafından saldırı düzenlendi. Saldırı sonucu 9 Filistinli şehadete ulaştı.

İsrail sadece sivilleri katlediyor

Düşman ordusunun, Gazze’nin orta kesimindeki Netzarim Koridoru yakınlarında bulunan Gazze Vadisi Köprüsü çevresinde yardım bekleyenleri hedef alması sonucu da 3 Filistinli şehid oldu. Deyr el-Belah’ın güneydoğusundaki Vadi es-Selka’da topçu atışı ile bir Filistinli şehid edildi.

Güneydeki Han Yunus kentinin El-Mevasi bölgesinde yerinden edilenlerin kaldığı çadırları hedef alan düşman saldırısında ikisi çocuk olmak üzere 5 Filistinli şehid oldu.

İsrail’in, Han Yunus kent merkezindeki bir binayı hedef alması sonucu iki Filistinli, kentin batısındaki Ürdün Sahra Hastanesi çevresinde ise İsrail İHA’ları tarafından açılan ateş sonucu bir Filistinli daha şehid oldu.

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, Bureyc Mülteci Kampı’na İsrail topçularının saldırısı sonucu iki Filistinli yaralandı.

Yardım Dağıtım Merkezlerinde katliam

Gazze’deki hükümetin Medya Ofisinden yapılan yazılı açıklamada, Gazze’nin güneyi ile orta kesiminde kurulan yardım dağıtım merkezlerinde 27 Mayıs-25 Haziran tarihlerinde İsrail güçlerince öldürülen Filistinlilerin sayısına ilişkin bilgi verildi.

Açıklamada, İsrail ordusunun, halk arasında “ölüm tuzakları” olarak anılan bu yardım dağıtım merkezlerine düzenlediği saldırılarda şu ana kadar toplam can kaybının dün itibariyle 549’a, yaralı sayısının da 4 bin 66’ya yükseldiği, 39 kişinin ise hâlen kayıp olduğu kaydedildi.

“Ölüm tuzakları”

İsrail, 27 Mayıs’tan bu yana Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası yardım kuruluşlarının denetimi dışında, ABD-İsrail güdümlü “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nı devreye sokarak sözde yardım dağıtımı gerçekleştiriyor.

Ancak bu yapı, BM tarafından tanınmıyor ve Filistinli gruplarca reddediliyor. Hamas, bu sistemi “ölüm tuzakları” olarak nitelendiriyor. İsrail, 2 Mart’tan bu yana Gazze Şeridi’ne giriş sağlayan tüm kara sınır kapılarını kapalı tutuyor. Yardım taşıyan yüzlerce tırın Gazze’ye geçişi engellenirken, yalnızca sınırlı sayıda aracın Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’ndan geçişine izin veriliyor. Oysa Gazze’nin günlük en az 500 yardım tırına ihtiyacı bulunuyor.

BM: İsrail’in Gazze’de siviller üzerindeki yıkıcı saldırıları sürüyor

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında Gazze Şeridi’ndeki kasvetli durumun sürdüğünü vurgulayarak, BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) çalışanlarının, şerit genelindeki top atışları ve bombalamalar da dahil olmak üzere İsrail operasyonlarının siviller üzerinde yıkıcı etkiler bırakmaya devam ettiğini bildirdiğini aktardı.

Dujarric, Gazze’de yardım arayan çok sayıda Filistinlinin öldürüldüğünü ve yaralandığının altını çizerek, “Bu arada, kalan yakıt stoklarının hızla tükenmesi, Gazze’nin yaşam hatlarını çalışır durumda tutma çabalarını tehlikeye atıyor.” dedi.

Gazze için yakıtın bir ölüm kalım meselesi haline geldiğine dikkati çeken Dujarric, doğum için kullanılanlar da dahil olmak üzere kritik bakım ünitelerinin yüzde 80’inin, Gazze’de her gün 130 kadının doğum yaptığı bir zamanda kapanma riskiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.

Dujarric, “İsrail makamları, Gazze Şeridi içine ve geneline yakıt sevkiyatını kısıtlamaya devam ediyor ve bu durum, yoksul ve aç insanlara yönelik hayat kurtarma hizmetlerini fiilen engelliyor.” diye konuştu.

Nisan ayı sonuna kadar Gazze’de günde 1 milyon öğün yardım dağıtılırken bunun yüzde 80 azalarak 200 bine düştüğü uyarısında bulunan Dujarric, “Yani bu temelde kıtlığın eşiğindeki insanlara sunulan sadece bir damla.” ifadesini kullandı.

Dujarric, İsrailli yetkililerin dün BM’nin 15 insani yardım hareketi koordinasyonu talebinden sadece 4’üne olumlu yanıt verdiğini belirterek, Gazze’ye daha yüksek hacimlerde yardım girişine izin verilmesi gerektiğini tekrarladı.

ABD ve İsrail’in güdümünde kurulan Gazze İnsani Yardım Vakfının BM ile birlikte çalışıp çalışmayacağına ilişkin bir soruya yanıt veren Dujarric, söz konusu vakıfla geçtiğimiz haftalarda Kudüs’te görüştüklerini ve yardım dağıtımlarıyla ilgili endişelerini dile getirdiklerini söyledi.

İnsanların yiyecek almaya çalışırken öldürülmesi

Dujarric, “Gazze’deki birkaç gazetecinin bunu kendi gözleriyle görebildiğini düşünüyorum. İnsanların yiyecek almaya çalışırken öldürülmemesini söylemem gerektiği gerçeğinin yeterince çılgınca olduğunu biliyorsunuz.” dedi.

Askeri bölgelerde yardım dağıtmanın farklı yolları olduğunu dile getiren Dujarric, “İstediğimiz şey, bunun kabul görmüş uluslararası ilkeler uyarınca yapılması, yardım alanlar ve dağıtanlar için güvenli olması.” ifadelerini kullandı.

İsviçre, sivil ölümlerinden endişe duyuyor

İsviçre Dışişleri Bakanlığının X hesabından yayımlanan mesajda, “Yardım dağıtım noktalarının yakınlarında sivil ölümlerine ilişkin haberlerden derin endişe duyulmaktadır.” ifadeleri kullanıldı. Konuya ilişkin bağımsız soruşturmalar çağrısı yapılan paylaşımda, militarize edilmiş yardımın insani ilkeler ve uluslararası normlara zarar verdiği belirtildi. Paylaşımda, “İlkeli insani aktörler için hızlı, güvenli ve engelsiz erişim sağlanmalı.” denildi.

UNRWA: Filistinliler susuzluktan ölme riskiyle karşı karşıya

UNRWA’nın Facebook hesabından yapılan açıklamada, Gazze’deki susuzluğun boyutlarına dikkati çekildi. Gazze’de su temin edecek sistemlerinin çökmesi nedeniyle Filistinli ailelerin susuzluktan ölme riskiyle karşı karşıya olduğu vurgulandı.

Bölgedeki su üretim tesislerin sadece yüzde 40’ının aktif olduğu Gazze’nin “insan eliyle oluşturulan bir kuraklığın eşiğinde” olduğunun altı çizildi.

UNRWA’nın ateşkes döneminde sağladığı su miktarının İsrail’in devam eden saldırıları, göçe zorlama politikası ve bölgeye 100 gündür yakıt girişini engellemesi nedeniyle yarı yarıya azaldığı belirtildi.

Açıklamada, su kuyularının çalışması için gerekli yakıtın tükendiğine, bazı su kuyularının saldırı tehdidi altındaki riskli bölgelerde bulunduğuna, su borularının bir kısmının saldırılarda tahrip olduğuna ve su tankerlerinin birçok bölgeye ulaşamadığına işaret edildi.

UNRWA Gazze’de acilen ateşkes yapılması çağrısını yineledi.

İran’la ateşkesin ardından Gazze’deki savaş siyonist rejimin yine ilk gündem maddesi

Gazze’deki İsrailli esirlerin aileleri ile muhalefet partileri, savaşı sonlandırmak pahasına bile olsa esir takası anlaşması yapılmasının zamanı geldiğini söylerken, radikal sağcı kesim Gazze’nin işgal edilmesi gerektiğini ifade ediyor.

İsrail ordusunun, Gazze’de son zamanlarda verdiği kayıplar, “İsrail askerlerinin hala neden Gazze’de olduğu” yönündeki soruları da gündeme getiriyor.

İsrail Ordu Radyosu’nun haberine göre, İsrail-İran arasındaki savaş devam ederken Gazze’de 11 İsrail askeri öldü ve en az 24 asker yaralandı.

İsrail askerlerinin ölümleri, Gazze savaşını sorgulattı

Siyonist ordu sözcüsü Effie Defrin ise düzenlediği basın toplantısında 24 Haziran’da Gazze’de zırhlı bir personel taşıyıcısının bombayla infilak ettirilmesi sonucu 7 askerin öldüğünü duyurdu.

Birleşik Tevrat Yahudiliği Partisi’nden Moshe Gafni, Meclis’teki Maliye Komitesi oturumunda, askerlerin neden hala Gazze’de olduğunu sorguladı. Gafni, “Gazze’de 7 askerin öldürüldüğü üzücü bir gün yaşıyoruz. Ruhları şad olsun ama orada neden savaştığımızı halen anlamıyorum. Hangi amaçla? Buraya gelecek ve bize ‘esirleri geri getiriyoruz, tüm bunları durdurup normal hayata dönüyoruz diyecek Trump gibi bir adama ihtiyacımız vardı. Ama görünen o ki; o da olmadı.” dedi.

Bir kesime göre savaş manasını yitirdi

İsrailli esirlerin aileleri ise X platformunda yaptığı paylaşımda “gerçeği olduğu gibi, abartmadan veya çarpıtmadan söyleyen Gafni’ye destek çağrısında bulundu. “Gazze’deki savaş anlamını yitirdi ve net bir hedef veya gerçek bir plan olmadan yürütülüyor. Cesaret göstermenin ve net bir sesle şunu söylemenin zamanı geldi: Esirleri geri getirin, savaşı durdurun. Doğru çözüm bu ve zafer kazanmanın tek yolu bu.” ifadesini kullandı.

İsrailli analist Eyal Berkowitz, yerel bir radyoya yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“İki yıldır mutlu değilim. İran’a bir saldırı olduğunda kendi kendime ‘Mutluyum. Yapılması gereken buydu’ diyordum ama içten içe, bu coşkunun hızla aleyhimize döneceğini biliyordum. Dün acı bir darbe oldu: 7 asker ve çok sayıda yaralı. Çok büyük bir felaketti. Başbakan (Binyamin Netanyahu), 7 askerin öldürüldüğünü bilerek, nasıl olur da bir basın toplantısı düzenleyebilir? Askerler sadece siz tam bir zafer istediğiniz için ölüyor.”

Alexandroni Tugayı eski komutanı Hezi Nehama aynı radyoya yaptığı açıklamada, hükümete, “sonsuz bir yıpratma savaşına girilmemesi” çağrısı yaptı.

Sağcılar, savaşın devamını istiyor

Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ise Gazze’de Nazist bir düşman olduğunu ve onu parça parça etmeleri gerektiğini dile getirdi. Ben-Gvir, “Gazze’yi neden terk edelim? Hamas gelip hora (Yahudi düğünlerinde icra edilen geleneksel bir dans) dansı etsin diye mi? 10 bin, 15 bin, 20 bin Hamas üyesi öldürmek istiyorum… Neden teslim olalım? Teslim olamayız. Karşımızda kimin olduğunu bile bile geri çekilemeyiz. Tüm esirleri kurtarmamızın bedelinin ne olduğunu biliyorsunuz. Beyaz bayrağı çekmemizi istiyorlar ve ben bunu çekmeye hazır değilim.” diyerek savaşın durdurulmasına ve esir takası anlaşmasına karşı olduğunu dile getirdi.

Dünkü saldırılarda 99 Filistinli şehid edildi

Düşman İsrail ordusu dün sabah saatlerinden bu yana Gazze Şeridi’nin çeşitli bölgelerinde saldırılarını sürdürüyor. Hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre, Gazze kentinin güneyindeki Şucaiyye Mahallesinde bir evin hedef alındığı saldırıda 12 Filistinli şehid oldu, bazılarının durumu kritik çok sayıda kişi yaralandı.

Şucaiyye Mahallesinde bir başka evin bombalanması sonucu 2’si çocuk 5 Filistinli daha şehid oldu.

Gazze kentinin batısındaki Şatı Mülteci Kampı’nda bir evin hedef alındığı saldırıda 4 çocuk şehid edildi, yaralananlar oldu.

Ayrıca Gazze kentinin batısında sivillerin hedef alındığı hava saldırısında ise 5 Filistinli şehid olurken, yaralananlar da oldu.

Kentin kuzeybatısındaki Kerame bölgesinde evin bombalandığı saldırıda aralarında bir anne ile 2 çocuğunun bulunduğu 5 Filistinli şehid oldu.

Gazze kentinin orta kesiminde toplanan Filistinli sivillerin hedef alındığı saldırıda 2 kişi şehid oldu.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya Nezle beldesine düzenlediği saldırıda 3 Filistinli şehid oldu. Enkaz altında hala kayıpların olduğu belirtiliyor.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin orta kesiminde bulunan Nusayrat Mülteci Kampı’nın kuzeyinde bir eve düzenlediği hava saldırısında 6, Deyr Belah’ta bir evi hedef aldığı saldırıda da 4 kişi şehid oldu.

Refah ve Han Yunus’ta yardım bekleyen Filistinliler şehid edildi

Siyonist İsrail ordusunun Gazze Vadisi bölgesinin güneyindeki Salahaddin Caddesi’nde yardım bekleyenleri hedef aldığı saldırıda 7 Filistinli şehid edildi, 2’si ağır 18 kişi yaralandı.

İsrail askerlerinin Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentinin batısında yine yardım bekleyenleri hedef aldığı saldırıda 3 Filistinli şehid oldu.

Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kentinin çeşitli bölgelerinde İsrail saldırılarında 2’si yardım bekleyenler olmak üzere 5 Filistinli şehid oldu.

Gazze Şeridi’nin farklı bölgelerinde son birkaç saatte yaşanan saldırılarda da 38 Filistinli şehid edildi.

Abbas yönetimi, Batı Şeria’daki Filistinlilere yönelik saldırılardan İsrail hükümetini sorumlu tuttu

Filistin Devlet Başkan Yardımcısı Hüseyin eş-Şeyh, X hesabından yaptığı açıklamada, Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarını İsrail ordusunun korumasında gerçekleştirdiği ifade ederek, bunun “Netanyahu hükümetinin siyasi kararı” olduğunu kaydetti. İsrail’in bölgeyi patlamaya sürüklediğini belirten Şeyh, uluslararası toplumu Filistin halkını korumaya çağırdı.

Filistin Dışişleri Bakanlığı da yaptığı açıklamada, yerleşimcilere karşı “caydırıcı uluslararası yaptırımlar” uygulanmasını talep etti.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *