ABD ve Avrupa himayesindeki siyonist İsrail ordusunun sabah saatlerinden bu yana Gazze Şeridi’nin farklı bölgelerine düzenlediği saldırılarda 32 Filistinli şehid oldu, çok sayıda Filistinli yaralandı. Öte yandan yahudilerin Mescid-i Aksa baskınları artarak devam ederken, Hamas, İsrail’in kutsal mekanlara karşı açık saldırganlığını sürdürmek için Arap ve İslam halklarının suskunluğundan faydalandığını kaydetti.
Hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kentinde bir eve siyonistler tarafından düzenlenen hava saldırısında biri çocuk 8 Filistinli şehid oldu.
Düşman İsrail ordusunun Han Yunus’un doğusundaki Bani Süheyla beldesinde bir eve düzenlediği bombardımanda 2 kişi hayatını kaybetti.
Gazze Şeridi’nin orta kesimindeki Deyr el-Belah kentinde yerinden edilenler için kurulan Munasıra kampının hedef alındığı İsrail hava saldırısında, biri çocuk 3 Filistinli yaşamını yitirdi.
İsrail’in Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı’nın Tel ez-Zater bölgesinde bir eve düzenlediği hava saldırısında 3 Filistinli öldü, çok sayıda kişi yaralandı.
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Gazze kentinin doğusunda yer alan Tuffah Mahallesi’nde yerinden edilenlerin sığındığı “El-Kerame” okulunu hedef aldığı saldırıda 16 Filistinli yaşamını yitirdi.
Vurulan okulun enkazında hâla çok sayıda kişinin bulunduğu belirtiliyor.
%2FAA-37869754.jpg)
Görgü tanıkları, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin orta kesimindeki Nusayrat Mülteci Kampının kuzeyindeki konutları yıkmaya devam ettiğini kaydetti.
%2FAA-37866966.jpg)
Gazze hükümetinin medya ofisinden yapılan açıklamaya göre, İsrail ordusunun Gazze kentinin doğusundaki Tuffah Mahallesi’nde düzenlediği saldırıda gazeteci Abdu’nun şehid olduğu belirtildi.
Medya ofisinin verilerine göre, İsrail ordusunun 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybeden gazetecilerin sayısı 213’e yükseldi.
İsrail’in Gazze’ye saldırılarında 52 bin 653 şehid
Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in Gazze’de devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.
Son 24 saatte Gazze’deki hastanelere 38 ölü ve 145 yaralının getirildiği kaydedildi.
İsrail ordusunun Gazze’de 19 Ocak’ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart’tan bu yana düzenlediği saldırılarda 2 bin 545 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 6 bin 856 kişinin de yaralandığı belirtildi.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne 7 Ekim 2023’ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının ise 52 bin 653’e, yaralıların sayısının da 118 bin 897’ye yükseldiği bildirildi.
Gazze Şeridi’nde enkaz altında hâlâ binlerce ölü olduğu belirtiliyor.
Kassam Tugayları: Han Yunus’ta düzenlenen saldırıda İsrail askerlerinden ölen ve yaralanan oldu
Kassam Tugayları’ndan yapılan açıklamada, “Han Yunus’un doğusunda bir mayın tarlasının patlatılması ve bölgenin havan toplarıyla vurulması sonucu Siyonist birlikten ölen ve yaralananlar oldu.” ifadesine yer verildi.
Açıklamada, Han Yunus’un doğusunda hedef alınan bölgede imha edilmiş zırhlı aracın İsrail güçleri tarafından çekildiği ve tahliye için bölgeye helikopterlerin indiği kaydedildi.
%2FAA-37869723.jpg)
ABD Başkanı Trump, Gazze’deki 24 esirden 3’ünün hayatını kaybettiğini açıkladı
ABD Başkanı Trump, Beyaz Saray’da basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.
Hamas tarafından tutulan 24 esirden 3’ünün öldüğünü belirten Trump, kalan 21’inin ise yaşadığını düşündüklerini aktardı.
Trump, ölenlerin kimliklerine dair bilgi paylaşmazken yaşayanlar arasında bir ABD’linin olduğu değerlendiriliyor.
İsrail makamları, Gazze’de 24’ü sağ 59 İsrailli esirin bulunduğunu belirtmişti. Öte yandan, İsrail hapishanelerinde 9 bin 900’den fazla Filistinli bulunuyor.
İsrail, 18 Mart 2025’te, 19 Ocak 2025’te yürürlüğe giren ateşkes ve esir değişimi anlaşmasından tek taraflı çekilmiş ve Gazze’ye yönelik soykırım savaşını yeniden başlatmıştı. Hamas ise anlaşmanın tüm maddelerine bağlı kalmıştı.
Hamas: Yahudilerin saldırılarının arttığı Mescid-i Aksa’nın kurtarılması gerekiyor
Hamas Siyasi Büro Üyesi ve Kudüs İşlerinden Sorumlu Yöneticisi Harun Nasrettin yaptığı yazılı açıklamada, “Yahudilerin hükümet yetkililerinin de katılımıyla Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırılarını artırması ve daha fazla saldırma çağrısı yapan yeni bir bildirinin yayınlanması, işgalcilerin Kudüs şehrine yönelik din savaşının devamı ve kutsal mabedi ele geçirip Yahudileştirme yarışıdır.” ifadelerini kullandı.
İsrail hükümetinin Yahudilere verdiği destek ve korumanın, hiçbir dini veya tarihi kaygıyı umursamadığını gösterdiğine dikkati çeken Nasrettin, İsrail’in kutsal mekanlara karşı açık saldırganlığını sürdürmek için Arap ve İslam halklarının suskunluğundan faydalandığını kaydetti.
Yahudilerin bu saldırganlığının Müslümanların duygularını provoke eden apaçık bir meydan okuma olduğunu belirten Nasrettin, “Mescid-i Aksa’yı zamansal ve mekânsal olarak bölmeyi hedefleyen yeni bir statükoyu dayatmayı hedefleyen bu duruma karşı halk ve resmi düzeyde harekete geçilmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Nasrettin, işgal altındaki Batı Şeria’da yaşayan Filistinliler ile İsrail vatandaşı Filistinlilere Mescid-i Aksa’yı boş bırakmama çağrısı yaparak, Arap ve İslam dünyasının da Mescid-i Aksa’ya karşı dini ve milli sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini vurguladı.
Filistin basınında, onlarca Yahudi’nin Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlediği görüntüleri yer almıştı.
Aktivistlerin sosyal medyada paylaştığı görüntülerde, yahudilerin Mescid-i Aksa’nın avlularında Talmudik ritüeller yaptığı görülüyor.
Mescid-i Aksa baskınları
Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994’te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.
İsrailliler, 2003’ten bu yana idarenin izni olmadan İsrail’in tek taraflı kararıyla polis eşliğinde kutsal mabet Mescid-i Aksa’ya giriyor. Bu girişleri baskın olarak nitelendiren Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğinin ihlal edildiğini vurguluyor.
İsrailliler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu’s Sahra’nın yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, “Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu” iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor.
İsrail yönetimi, Mescid-i Aksa’da “sadece Müslümanların ibadet edebildiği diğer dinlerin mensuplarınınsa sadece ziyaret edebileceği” tarihi statükonun korunduğunu savunuyor.
Ancak fanatik Yahudilerin, İsrail polisi korumasında Aksa’ya düzenledikleri baskınlarda dua etmeleri ve dini ritüeller icra etmeleri sıkça kameralara yansıyor.













Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *