Çelik ve alüminyumda ABD’nin ek gümrük vergileri başlatmasının ardından Avrupa Birliği 26 milyar avroluk karşı önlem uygulanacağını bildirdi. Açıklamada ısrarla ‘önlem’ ifadesi vurgulanırken, uygulanacak vergilerin 8 milyar euroluk Amerikan ürününü hedef alacağı belirtildi. İşlemin 18 milyarlık ikinci aşamasının ise bugünden bir ay sonra yürürlüğe sokularak, ABD’nin kendileriyle uzlaşması için de zaman tanındı!
AB Komisyonu, ABD’nin yeni çelik ve alüminyum tarifelerinin haksız bulunduğunu, buna karşı “hızlı ve orantılı” karşı önlemler başlatıldığını duyurdu. Açıklamada, ABD’nin gümrük vergileri kararının, transatlantik ticareti aksatacağı, işletmelere ve tüketicilere zarar vereceği ve daha yüksek fiyatlara yol açacağı belirtildi.
AB Komisyonu’nun yeni tarifelere dikkatli biçimde ayarlanmış iki aşamalı yanıt vereceği bildirilen açıklamada, ilk aşamanın daha önce hazırlanan ve askıda tutulan karşı önlemlerin devreye alınması olduğuna dikkat çekilirken, ekonomik zarara yanıt olarak 8 milyar avro değerinde bir dizi ABD ürününün hedef alınarak 1 Nisan’da yürürlüğe gireceği ifade edildi.
Açıklamada, ikinci aşamanın, 18 milyar avrodan fazla AB ihracatını etkileyen ABD tariflerine karşılık gelecek yeni tedbirleri içereceği ve 13 Nisan’da yürürlüğe gireceği kaydedildi.
Karşı önlemlerin, ABD tarifelerinin ekonomik kapsamına denk gelen 26 milyar avro değerindeki ABD ürününe yönelik olacağı belirtilen açıklamada, AB’nin bir çözüm müzakere etmeye hazır olduğu ve sorunun çözülmesi halinde önlemlerden geri adım atılacağının da altı çizildi.
ABD’nin çelik ve alüminyum ithalatına yönelik yüzde 25’lik tarifeleri 12 Mart’ta (bugün itibarıyla) yürürlüğe girdi.
Avrupa ABD olmadan yapamaz, ABD’ye karşı da yapamaz
ABD, sadece gümrük tarifeleriyle değil, Ukrayna ve Filistin konusundaki politikalarıyla da Trump döneminde Avrupa Birliği’nin dışlanması sürecini başlattı. Avrupa ve kurumlarının işlevini geriletmeyi amaçlayan süreçte, Avrupa Birliği bazı karşı hamleleri ile mevcut durumunu korumaya çalışıyor. Ard arda toplantılar düzenleyen Avrupa yetkilileri, Ukrayna, Suriye ve Filistin konularında ABD’nin hamlelerini izlemek dışında henüz bir adım atamadı.
1945 sonrası düzende Avrupa tamamen kendi refah toplumuna yönelerek savunma ve güvenlik konularını tamamen ABD’ye teslim etmişti. Bugüne kadar geçen 80 senenin sonunda Avrupa bir ordu kurmaz ya da kuramazken, bugün Ukrayna’ya bir barış gücü göndermek bile Avrupa sistemini zorlayan bir mesele oldu.
Öte yandan Polonya ve Türkiye, Avrupa’da NATO bünyesindeki iki büyük ordunun kendilerinde olduğunu vurguluyor.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *