Ramazan ayı Müslümanlar tarafından heyecan içinde beklenirken, Kur’an ve ibadet yoğunluğu ile farklı bir ruha sahip olan bu ayda infak ibadetinin de diğer zamanlarda olduğundan daha hassasiyetle yerine getirilmesi gerekiyor.
İslam dünyası, onca yaşadığı acıya karşın yeni bir ramazan ayını daha karşılamaya hazırlanıyor. Müslümanların ruhunu şevklendiren, daha güçlü bir manevi iklime girmesini sağlayan ramazan ayının şubat ayı sonunda başlayacağı tahmin ediliyor.
Miladi hesaplamalara göre 1 Mart’ta ilk orucun tutulacağı belirtilirken Hicri takvime göre ise ramazanın 2 Mart’ta başlaması da ihtimal dahilinde.
Oruç, teravih namazı, fitre, mukabele ve Kur’an-ı Kerim’in anlayarak yeniden okunması gibi ibadetlerin ifa edildiği ve ihtiyaç sahiplerinin her zamankinden daha fazla gözetildiği bu ayın sonunda ramazan bayramı idrak edilecek. Hesaplamalara göre bayramın da 30 Mart’ta başlaması öngörülüyor. Ancak kesin durum hilalin gözlenmesi ile netleşecek.
İhtiyaç sahiplerini gözetin
Müslümanların sevinç ve heyecanla beklediği zaman dilimlerinin başında ramazanın geldiğini vurgulayan Din İşleri üyesi Halit Çalış da, ramazan ayının her anının bir fırsat olarak görülmesi gerektiğini, Müslümanların ramazan boyunca evlerinde iftar verme çabasını yaygınlaştırmasının ne kadar önemli olduğunu ifade etti. Çalış, “Hiç şüphesiz ramazanda ihtiyaç sahiplerine öncelik verilmesi gerekir. Ayrıca akrabalarımızı da ihmal etmemeliyiz.” dedi.
Ramazanın Kur’an-ı Kerim ayı olduğunun altını çizen Halit Çalış, bu ayda Kur’an ile daha fazla hemhal olunmasının önemine dikkati çekti.
Müslümanların ramazanda infaklarını da artırması gerektiğini belirten Halit Çalış, “Yeryüzünde nice insanımız kan ve gözyaşı içerisinde zulüm altında inliyor, açlık ve sefaletle pençeleşiyor. Bu yüzden ramazan ayında artırdığımız zekat ve infaklarımızı yıl içinde de sürdürmemiz gerekir. Böyle bir tablo varken konforlu bir hayat süremeyiz.” diye konuştu.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *