Witkoff, “Hamas hafta başında rehineleri serbest bırakmamakla tehdit etmişti ve tahmin edin ne oldu? Geri adım attılar ve serbest bıraktılar. Bu iyi bir şeydi çünkü başkan bu tehdidi yaptı.” ifadesini kullandı.

Times of Israel’in aktardığına göre, Witkoff, “Dün üç kişinin sağ salim kurtulmuş olmasından dolayı minnettarız. Umarım rehinelerin serbest bırakılması bu hafta sonu da devam eder.” dedi.

“Bu sabah İsrailliler, Katarlılar ve Mısırlılarla, ikinci aşama görüşmelerine -çok önemli bir şekilde- başlayacağımız bir takvim belirlemek hakkında görüştüm. Herkes buna açık, bu yüzden umarım bu hafta da böyle olur.” diye devam eden Witkoff, bugün erken saatlerde Fox News’e verdiği bir röportajda ise, İsrail’e yaptığı son ziyarette, İsrail’in Hamas’ın 7 Ekim saldırısından derlediği “korkunç” görüntüleri izlediğini ilk kez kamuoyuna açıkladı. “Benim için önemli olan bazı bağlamlar var.” iddasında bulundu.

Trump’ın Gazze’yi ele geçirme planıyla ilgili soruya Witkoff, insanların “yeni ve benzersiz öneriler” ortaya koydukları için kendilerinin saldırıya uğradıklarını söyledi. Witkoff, “Ancak bu aynı zamanda çok fazla sohbeti de teşvik etti. Şimdi Mısırlılar bir planımız olduğunu söylüyor, Ürdünlüler bir planımız olduğunu söylüyor ve insanlar orada ne olacağı hakkında gerçekten önemli ve ikna edici tartışmalara giriyorlar.” dedi.

Mısır ve Ürdün henüz böyle bir plan ortaya koymadı ancak Kahire, Filistinlilerin Gazze’de kalmasına izin verecek, savaş sonrası Gazze yönetimine yönelik bir plan üzerinde çalıştığını söyledi.

“Başkanın pozisyonu, neden zorunlu olarak… son dört veya beş on yıldır uygulanan ve işe yaramayan aynı politika reçetesine geri döneceğiz?” diyor Witkoff, Fox News röportajında ve şöyle devam ediyor: “Belki de Gazzeliler ve Filistinliler için nihayetinde daha iyi bir yaşam [sağlayan] yeni politika reçetelerini keşfetmemiz gerekiyor.”

Witkoff, Trump’ın hedefinin Gazze’nin yaklaşık iki milyonluk nüfusunun nereye taşınabileceği konusunu ele almak olduğunu söylüyor: “Bazı açılardan bariz cevaplar Mısır, bazı açılardan Ürdün, ancak bazı açılardan da bizi arayıp gönüllü olarak ‘Bu insani çabaya katılmak istiyoruz’ diyen diğer ülkeler. Bu takdire şayandır.”

Witkoff, Gazzelilerin yeniden yerleştirilmesine hangi ülkelerin katılmayı teklif ettiğine ilişkin ayrıntı vermiyor.

Tahran tehdidiyle mücadele çabaları sorulduğunda ise, “Orta Doğu’daki bu çatışmada bütün yollar İran’a çıkıyor [ama] en büyük sorun nükleer” diyor. Başkanın silahlı müdaheleye girmeyeceğini belirten Witkoff böyle bir sonucun bölgeyi harap edecek bölgesel bir silahlanma yarışına yol açacağını belirterek şunları ekledi: “Başkan ayrıca bunun diplomatik olarak çözülebileceğini söyledi. İran bunu diplomatik olarak çözmeye ilgi gösterirse, Amerikan hükümeti bu tartışmalara açık olmaya devam ediyor.”