Yazar ve yönetmen Erkan Çelikol’un imzasını taşıyan “Sabahattin Ali: Yol ve Ötesi” tiyatro oyunu, edebiyatçı Sabahattin Ali’nin son günlerini konu edindi. Faili meçhul olarak kayıtlara geçen ölümüne ilişkin Kılıçdaroğlu 2012’de bir canlı yayında, CHP’ye işaret ederken, piyeste ise onu öldüren bir kişi değildi bir sistemdi vurgusu yapılıyor.
Oyun, 1940’lı yıllarda faili meçhul bir cinayete kurban giden yazarın Türkiye’den ayrılmaya çalışırken yaşadığı süreci ele alıyor. Zaman zaman düşündüren, zaman zaman güldüren diyaloglarla ilerleyen oyunda, Sabahattin Ali’nin dönemin siyasi ve toplumsal baskıları nedeniyle ülkesinden ayrılmak zorunda kalışı ve bu süreçte yaşadığı gerilim sahneye yansıtılıyor.
Oyunun sonunda, Sabahattin Ali’nin ölümüne dair belirsizlik vurgulanarak, cinayetin yalnızca bir kişi tarafından değil, dönemin baskı mekanizmaları tarafından işlendiği mesajı veriliyor.
Oyunda, “Sabahattin Ali’yi öldüren tek bir kişi değildi bir sistemdi. Cinayet yalnızca bir kamyon şoförü tarafından işlenmedi çünkü ‘silahı tutan kim olursa olsun tetiği çeken başkalarıydı. Baskıları yapan, bilen, sessiz kalan, sansürleri yaratan dönemin koşulları ve bu işin arkasındakiler öldürdü tek silahı kalemi olan toplumcu bir yazarı.” ifadeleri kullanılıyor.
KILIÇDAROĞLU’NDAN İTİRAF: CHP ÖLDÜRTTÜ
Sabahattin Ali’nin ölümünü işleyen tiyatro oyunu, CHP’nin kanlı geçmişini yeniden gündeme taşıdı. CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sabahattin Ali’yi CHP’nin öldürttüğünü itiraf etmişti. 2012 yılında Kanal A’daki “Görüş Farkı” programına misafir olan dönemin CHP lideri Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullanmıştı:
“Cumhuriyet dönemiyle ilgili pek çok hatalar oldu, yanlışlar oldu. Nazım Hikmet’i kim hapse attı? CHP. Sabahattin Ali’yi kim öldürttü? CHP. Doğrulara her zaman doğru deriz ama yanlışların da istismar edilmesi doğru değil, biz bunu söylüyoruz.”
‘İSTİKLALİ SİYASİ OYUNLARA ALET ETMEYİN, MİLLETİN MALINI SOYMAYIN’ DEDİ DİYE…
Aziz Nesin’le beraber çıkardıkları Markopaşa dergisinde dönemin tek parti iktidarı olan CHP’ye sert eleştirilerde bulunan Sabahattin Ali’nin CHP iktidarını eleştirdiği yazılarından biri şöyle:
“Milletin oluk gibi kan akıtarak kazandığı bu istiklâli siyasî oyunlara alet edip, elden kaçırmayalım. Sömürücü devletlerin elinde oyuncak olmayalım! Biz demişiz ki: Yabancı sermayeye imtiyazlar vermeyelim, memleketin malî ve askerî işlerine yabancılar burunlarını sokmasınlar. Hem soyuluruz hem de bir dünya patırtısı çıkarsa orada biz eziliriz… Biz demişiz ki: Yıllardan beri arkası gelmeyen dalavereler, arsa oyunları, memleketin dışına para kaçırma rezaletleri, esrarı çözülemeyen cinayetler, millet malı soygunculukları alıp yürümüştür. Öte yanda, millet kara sabanın arkasında donsuz didiniyor. Bu gidişatın sonu hayra çıkmaz.
ZİNDANDAN AF MEKTUBU YAZDI, KABUL EDİLMEDİ
Sabahattin Ali, Konya Cezaevi’nde 14 Nisan 1933’te Mustafa Kemal Atatürk’e hitaben “af mektubu” kaleme aldı. Dönemin CHP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal’e “Beni affet” deyip altına 15 kuruşluk pul yapıştırarak gönderen Sabahattin Ali, olumlu karşılık alamadı ve zindan süreci devam etti.
İşte o mektup:
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *