Daimi üyeler veto haklarından vazgeçecek mi?

Daimi üyeler veto haklarından vazgeçecek mi?

Araştırmacı ve analistler Aicha Elbasri ve Mitchell Plitnick, Birleşmiş Milletler’in çökme yolunda ilerlediğini belirtirken, BM’nin reform yapılarak yaşatılması gerektiğini savunurken, daimi üyelerin veto hakkından vazgeçmesini öneriyorlar. Veto hakkı kalktığında BM’nin ne işlev göreceği ise belirsiz.

Arap Araştırma ve Politika Çalışmaları Merkezi araştırmacılarından Aicha Elbasri ve siyasi analist ve yazar Mitchell Plitnick, Birleşmiş Milletler’in (BM) yapısı, işlevi ve etkinliğine ilişkin AA muhabirine konuştu.

Elbasri, “İsrail’i caydırmadaki yetersizliğinin” BM’nin başarısızlığını ve yapısındaki “bariz kusurları” göz önüne getirdiğini savundu.

Bu durumun “BM’nin uluslararası barış ve güvenliği sağlama kapasitesine ilişkin illüzyonu” çökerttiğini kaydede Elbasri, “Gazze’deki soykırım, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) her zaman olduğu gibi güçlüler için bir araç olduğunu ortaya çıkarmış ve bir zamanlar barışın küresel hakemi olarak sahip olduğu güvenilirliğini aşındırmıştır.” dedi.

“BM artık amacına uygun değil”

Elbasri, ABD’nin, Gazze için “ateşkes” çabalarını veto etmesinin BMGK’daki yapısal kusurlara işaret ettiğini belirterek, “Gazze’deki soykırım, Güvenlik Konseyi’nin, beş daimi üyenin (ABD, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere) çıkarlarını uluslararası topluma kıyasla ön planda tutan yapısı nedeniyle sınırlı olduğu konusunda şüpheye yer bırakmamaktadır.” diye konuştu.

Bu durumun İkinci Dünya Savaşı sonrası düzeni yansıttığını savunan Elbasri, “Sonuç olarak konsey, bu güçlerden birinin dahil olduğu çatışmaları ele almakta giderek daha fazla zorlanıyor.” ifadelerini kullandı.

Elbasri, “Gazze sınavı, Güvenlik Konseyi başta olmak üzere BM’nin artık amacına uygun olmadığını göstermektedir.” değerlendirmesinde bulundu.

BM’nin “zayıf ve yanlı liderlik” kriziyle de karşı karşıya olduğunu öne süren Elbasri, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in “Gazze konusunda kesin ve net bir tavır almakta başarısız olduğunu” söyledi.

Elbasri, Guterres’in Hamas’ı anında ve açık bir şekilde kınadığını, İsrail’e ilişkin ise muğlak ve kaçamak ifadeler kullandığını, bunun sadece Guterres’in zayıflığını değil, aynı zamanda derin bir önyargısını da ortaya koyduğunu aktardı.

Geleceğe yönelik reformlar

Gazze’deki başarısızlığın gelecekteki reformların imkansızlığını yansıttığını söyleyen Elbasri, “Samimi bir reform için, daimi üyelerin veto haklarından vazgeçmesi ve geniş coğrafi temsile izin vermesi gerekir.” dedi.

Elbasri, yapısındaki kusurlar itibariyle BM’yi Milletler Cemiyeti’ne benzetti.

Milletler Cemiyeti’nin İkinci Dünya Savaşı’nı engelleyememesi nedeniyle çöktüğünü hatırlatan Elbasri, “BM de aynı yolu takip ediyor.” yorumunda bulundu.

Elbasri, “BM, İkinci Dünya Savaşı sonrası jeopolitik dinamiklere hapsolmuş ve artık günümüzün küresel gerçeklerini yansıtmayan bir kurum haline gelmiştir.” ifadesini kullandı.

“Veto hakkı kalkmalı”

Yazar Plitnick ise “BM, soykırımı ve savaşları önlemek için kurulmuştu. Ancak bu başarısız oldu ve uzun süredir başarısız oluyor.” dedi.

Plitnick, “ABD’nin Konsey’deki diğer ülkelere karşı durup karar almalarını önlemesi, düzeltilmesi gereken bir kusurdur.” diye konuştu.

Daha fazla etkiye sahip bir Genel Kurul ve daha az yetkiye sahip bir Güvenlik Konseyi olması gerektiğini söyleyen Plitnick, Konsey’deki “veto hakkının kaldırılması gerektiğini” savundu.

Plitnick, “Bunun yerine, üçte iki çoğunluğun kabul edildiği başka bir mekanizma olabilir.” ifadesini kullandı.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *