BMGK’da, ‘katliamı durduralım’ tasarısını hangi devletler reddetti?

Gazze’de “insani ateşkes” çağrısı yapan ve her türlü sivil ölümü kınayan karar tasarısı Rusya tarafından Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine sunuldu. ABD, İngiltere, Fransa ve Japonya ‘hayır’ diyerek ateşkesi reddederken, 6 devlet de çekimser kaldı. Sadece 5 devlet ateşkes yapılmasına evet dedi. ABD, tasarıyı ‘korkunç bir hamle’ diye niteledi!

15 üyeli BM Güvenlik Konseyinde Rusya’nın İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin karar tasarısı oylandı. Tasarı, 5 ‘evet’ oyu alırken, 6 ‘çekimser’ ve 4 ‘hayır’ oyuyla reddedildi.

ABD, İngiltere, Fransa ve Japonya ‘hayır’ oyu kullandı.

Rusya’nın karar tasarısında birebir Hamas’tan bahsedilmezken, tüm sivil ölümler kınandı. Rusya’nın tasarısına alternatif olarak Brezilya’nın ortaya koyduğu ve oylaması başka bir güne ertelenen tasarı ise “Hamas’ın terör saldırılarını” kınarken, ateşkes yerine “insani duraksama” talep ediyor.

BMGK’de bir karar tasarının onaylanabilmesi için en az 9 ‘evet’ oyu alması gerekiyor ve daimi üyelerden hiçbirinin tasarıyı veto etmemesi gerekiyor.

Rusya: BMGK yine “Batı bloku”nun bencil siyasi çıkarlarına rehin edildi

Oylama öncesinde konseye hitap eden Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, Rusya en başından beri konseyi mevcut krizin benzeri görülmemiş bir şekilde şiddetlenmesine yanıt vermeye çağırdığını belirterek, “Maalesef beş gündür bu yönde bir değişiklik olmadı. 7 Ekim’de yaşananları ve Gazze Şeridi’nde sivillerin yanı sıra İsrailli sivillerin de ölmesini kınadığımızı bir kez daha vurguluyoruz. Her geçen saat ölü ve yaralı sayısının arttığını düşünürsek, aynı tartışmaların tekrarlanmasıyla ya da konseyin hareketsizliğiyle ne kadar değerli bir zamanın boşa harcandığını görerek daha fazla bekleyemeyiz. Konseyin önerdiğimiz tamamen insani nitelikteki kısa bir karar taslağını değerlendirmesini öneriyoruz. Ana unsuru, sizin de anlayacağınız gibi, acil, kalıcı ve tamamen saygı duyulan insani bir ateşkes çağrısıydı. Bu tamamen insani bir metindir ve birisinin bunu yalnızca bencil jeopolitik kaygılar nedeniyle desteklememeye karar vermesini anlamayacağız” diye konuştu.

Nebenzia, oylamanın ardından yeniden söz alarak konsey üyelerine ret kararıyla ilgili hayal kırıklığını dile getirdi. Nebenzia, bir kez daha Batı bloğu ülkelerinin bencil niyetlerinin ego ruhunun rehinesi olarak görmesinden üzüntü duyduklarını belirterek, “Bugün tüm dünya nefesi kesilmiş halde Güvenlik Konseyi’nin akan kanın durdurulması yönünde adım atmasını bekliyordu. Ancak Batılı ülkelerin delegasyonları temelde bu beklentilere damgasını vurdu. Güvenlik Konseyi’nde oylamanın çok açıklayıcı olduğuna inanıyoruz. Bu, kimin gelişigüzel bombalamaların durdurulması ve insani yardım sağlanması için ateşkesten yana olduğunu ve kimin hala tamamen bencil çıkarlar ve siyasi çıkarlar uğruna Güvenlik Konseyi’nden gelen tek bir ortak mesajın engellenmesinden yana olduğunu açıkça gösteriyor. Gazze’deki benzeri görülmemiş insani felaketten ve çatışmanın yayılma riskinin çok yüksek olmasından son derece endişeliyiz” dedi.

ABD: Hamas’ın eylemleri insani krize yol açtı

ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield ise Rusya’yı, tasarısını diğer ülkelerle istişare etmeden sunmakla suçladı. “Tasarı Hamas’tan hiç bahsetmiyor. Hamas’ı kınamaktan kaçınarak Rusya masum sivillere gaddarca davranan bir terör örgütünün üstünü örtüyor.” diyen Thomas-Greenfield, bunun korkunç bir hamle olduğunu öne sürdü.

Greenfield, 7 Ekim tarihinde Hamas’ın İsrail’i yok etmek ve Yahudileri öldürmek için terör saldırısı düzenlediğini savunarak, “Bu terör saldırısı soykırımdan bu yana Yahudi halkına yönelik düzenlenen en kötü katliamdı. Bu, binlerce yıllık antisemitizmin bıraktığı acı verici yara izlerini gün yüzüne çıkaran korkunç bir insanlık trajedisiydi. Hamas teröristleri aralarında Amerikan vatandaşlarının da bulunduğu binden fazla sivili katletti. Aralarımda çocuklar, bebekler ve yaşlılar da vardı. Hamas, Amerikan vatandaşları ve konseyin bazı üyelerinin vatandaşları da dahil olmak üzere masum insanları rehin aldı. Hamas’ın vahşeti, IŞİD’in gerçekleştirdiği en iğrenç vahşetleri akıllara getiriyor. Hamas’ın eylemleri Gazze halkının karşı karşıya olduğu korkunç insani krize yol açtı. Siviller Hamas’ın zulmünden dolayı acı çekmek zorunda kalmamalı. Meslektaşlarım, Gazze’deki ailelerin büyük çoğunluğu kendi hatalarından dolayı acı çekmiyor. Hamas, Filistin halkının onur ve kendi kaderini tayin hakkını savunmuyor. Hamas’ın izlediği terör yolu tek bir kişinin bile hayatını iyileştirmediği gibi barış ve istikrarı ilerletecek hiçbir şey yapmadı. Tam tersine, Hamas’ın Filistin halkına ve bölgeye getirdiği tek şey sefalet, kaos ve yıkımdır. Daha önce de söylediğim gibi Gazze’deki insani krizi Hamas tetikledi” ifadesini kullandı.

Filistinli Riyad Mansour: Katliamı durdurun

Filistin’in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Riyad Mansour ise BMGK’yi 10 gündür Gazze Şeridi’nde 2 milyon kişiye yönelik saldırıya karşı seyirci kalmakla suçladı. İnsanların öldürüldüğünü, yaralandığını, yerlerinden edildiğini ve terörize edildiğini belirten Mansour, “Daha fazla Filistinliyi öldürmek işgalciyi daha güvenli kılmayacak.” dedi.

Mansour, “Gazze’de yaşananlar askeri bir operasyon değil. Halkımıza karşı tam kapsamlı bir saldırıdır. Masum sivillere yönelik katliamlardır. Uluslararası hukuk hiçbir şekilde sivillerin hedef alınmasına, onlara karşı ayrım gözetmeyen barbarca saldırılara izin vermez. İsrail şu ana kadar ezici çoğunluğu sivil olan 3 bin Filistinliyi öldürdü. Bunların yarıdan fazlası kadın ve çocuklardan oluşuyor. Bu saldırıda bugüne kadar binden fazla Filistinli çocuk öldürüldü. Enkaz altında en az bin kişi var. İsrail topraklarımızı ilhak etmeye, insanlarımızı sakatlamaya ve öldürmeyi sürdürüyor. Neden bu konsey şimdi katliamlara yönelik saldırıyı durdurmak için ateşkes çağrısı yapamıyor?” diye konuştu.

Mansour, acilen üç alanda harekete geçilmesi gerektiğini belirterek, “Halkımıza yönelik saldırılar acilen durdurulmalı, Gazze Şeridi’ne acilen engelsiz insani yardım erişimi sağlanmalı ve halkımızın zorla yerinden edilmesine engel olunmalı.” diye konuştu.

Sivillerin her yerde korunması gerektiğinin altını çizen Mansour, “Çatışmanın bölgeye ve uluslararası alana yayılmasını engellemek istiyorsanız, o zaman katliamı durdurun.” çağrısında bulundu.

Siyonist İsrail sorununa ilişkin 2018’de karar tasarıları oylanmıştı. Gazze’de süren gerginlik sonucu ABD ve Kuveyt tarafından sunulan karar tasarıları reddedilmişti. BMGK’de işgalci İsrail sorununa dair son karar tasarısı 2016’da onaylanmıştı. ABD’nin ‘çekimser’ oy kullandığı 2234 sayılı karar tasarısı 14 ‘evet’ oyuyla kabul edilmişti.

İşgal rejimi temsilcisi: Güvenlik Konseyi Hamas’ı kanlı bir örgüt olarak tanımlamalı

Siyonist işgalci İsrail BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan, konseye hitaben yaptığı konuşmada, Güvenlik Konseyi’ni şimdiye kadar ülkesine yönelik terör saldırılarını kınayan bir karar almadığı için eleştirdi.

Erdan, ”Bu konseyin herhangi bir yardım, sükunet veya itidal çağrısından önce atması gereken ilk adım, IŞİD ve El Kaide konusunda yaptığı gibi Hamas’ı da kanlı terör örgütü olarak tanımlamaktır. İkinci olarak, daha az önemli olmayan bir şekilde, bu Konsey İsrail’in kendini savunma hakkını desteklemelidir. Eğer Hamas yok edilmezse bu tür vahşetler tekrarlanacak. İsrail, uluslararası hukuku koruyan, yasalara saygılı bir ülkedir. Hepinizin bildiği gibi uluslararası hukukun varlığını bile tanımayan soykırımcı bir terör örgütüyle karşı karşıyayız. Konsey tarafından bunun hatırlanması gerekiyor, peki nasıl oluyor da Güvenlik Konseyi’nin odak noktası ilk olarak Hamas’ı terör örgütü olarak tanımlamak olmuyor? Güvenlik Konseyi Hamas’tan derhal ve koşulsuz olarak kaçırılan tüm rehinelerin serbest bırakılmasını talep etmeli, İsrail’in meşru müdafa hakkını korumak için yaptıklarını desteklemeli’’ ifadesini kullandı.