1,5 milyar dolar harcanarak yapılan ve Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun tarafından 2020’de açılışı gerçekleştirilen Cezayir Ulu Camii açıldığından beri teravih, cuma ve bayram namazları kılınmıyor. Halkın tepkisine rağmen buna izin verilmezken, bir gazeteci, “Bu caminin, ramazanın son on günü veya en azından bayram münasebetiyle açılmasına karar verecek Fatih gibi bir adama ihtiyacı var.” dedi.
Yaklaşık üç yıl önce ibadete açılan dünyanın en büyük camilerinden Cezayir Ulu Camii’nde teravihlerin yanı sıra cuma ve bayram namazlarının kılınamaması son dönemde ülkede büyük tepkilere neden oluyor.
Cezayir makamlarına göre, Suudi Arabistan’daki Mescid-i Haram ile Mescid-i Nebevi’den sonra dünyanın en büyük üçüncü camisi kabul edilen Cezayir Ulu Camii’nde cuma namazlarının yanı sıra halkın yoğun taleplerine rağmen bu yıl da teravih namazları kılınmıyor.
Ülkenin önemli İslami eserlerinden biri olan cami, 2020’de açılmasına rağmen Kovid-19 salgını nedeniyle uzun süre tam kapasiteli hizmet veremedi.
Yetkili makamlar, 120 bin kişi kapasiteli camide hâlâ teravih ve cuma namazlarının kılınamamasını “teknik” nedenlere bağlıyor.
Yapım maliyeti 1,5 milyar doları buldu
Başkent Cezayir’in sahil tarafında yer alan Muhammediye bölgesinde 2012’de yapımına başlanan cami 8 yılda tamamlandı ve 2020’de Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun tarafından açıldı.
Yapım maliyeti 1,5 milyar doları bulan cami, açılışının ardından Fas’ın Kazablanka şehrindeki 2. Hasan Cami’sini geçerek Afrika’nın en büyük mescidi unvanını aldı.
Cami ayrıca 265 metre ile dünyanın en uzun minaresine sahip. 400 bin metrekare alan üzerine inşa edilen Cezayir Ulu Camii külliyesinde kütüphane, konferans salonu, İslam tarihi müzesi ve bilimsel araştırma merkezi de bulunuyor.
Fransız sömürge izlerini silme adına yapılan önemli eserlerden biri
Cezayir Ulu Camii, Fransa’nın 132 yıllık kanlı sömürge döneminin izlerini silme adına yapılan en önemli eserler arasında yer alıyor.
Tasarımında İslam tarihinin çeşitli dönemlerinden motifleri barındıran cami, içinde huzura doyulabilen ağaçlarla süslü avlusu ve ziyaretçilerine görsel şölen yaşatan minaresiyle birçok yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği mekanların başında geliyor.
Cami, Cezayirliler için ihtişamı ve görsel güzelliğinin yanı sıra ülkede Fransız sömürge izlerini silmek adına da birçok manevi değeri barındırıyor.
Ülkedeki tartışmaların odağı
Ramazan ayının başından bu yana Cezayirliler arasında, özellikle sosyal medya platformlarında, bu büyük mabedde teravih ve cuma namazlarının kılınmasının önündeki engeller tartışılıyor.
Cezayirli gazeteci Riyad Huveyli, sosyal medya hesabından, “Cezayir Ulu Camii: Işıksız bir fener?” başlığıyla eleştirel bir yazı yayımladı. Camide cuma ve teravih namazlarının kılınamamasının nedenleri hakkında Cezayirliler arasında geniş bir tartışma yaşandığına dikkati çeken Huveyli, sosyal medyada Cezayir Ulu Camii’nin “özgürlüğü” için adeta bir seferberlik başladığına vurgu yaptı.
Ülkenin hem dini hem manevi hem de en güzel mimari eserlerinden biri olan caminin halka bu kutsal günlerde kapalı olmasına işaret eden Huveyli, bu durumun bu önemli yapıyı “ruhsuz ya da tutsak bir kale” haline getirdiği değerlendirmesinde bulundu.
Gazeteci Ayyaş Derraci de Cezayir Ulu Camii’nin kuş bakışı bir görselini sosyal medya hesabından paylaşarak, “Bu caminin, ramazanın son on günü veya en azından bayram münasebetiyle açılmasına karar verecek Fatih gibi bir adama ihtiyacı var.” ifadelerini kullandı.
Soru işaretleri
Cezayir Din İşleri ve Vakıflar Bakanlığının eski basın müsteşarı Udde Fellahi, söz konusu tartışmalara ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, halkın bu devasa dini yapının ramazan ayında ibadete açılmasını ve “ruhsuz beden” durumundan kurtulmasını beklediğini belirtti.
Cami yönetim başkanlığına Şeyh Muhammed el-Me’mun el-Kasımi’nin 2022’de bakan rütbesiyle atanmasının bir umut oluşturduğunu hatırlatan Fellahi, buna rağmen bir değişiklik olmamasının soru işaretlerine yol açtığını söyledi.
Ramazan ayının başından bu yana halkta caminin hem cuma hem teravih hem gece namazlarına hem de dini ve fikri etkinliklere açılması yönünde güçlü bir talep oluştuğunu vurgulayan Fellahi, söz konusu durumun kendisini de hayal kırıklığına uğrattığını ifade etti. Fellahi, “Belki de bazı taraflar Cezayir Camii’nin faaliyete geçmesini engellemeye çalışıyor.” dedi.
Teknik gerekçeler!
Cami yönetimi, ülkede caminin teravih ve cuma namazları da dahil tam teşekküllü ibadete açılmasına ilişkin talep ve tartışmalara ilişkin ilk defa 8 Nisan’da yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, caminin 28 Ekim 2020’den bu yana ibadete açık olduğu ve 5 vakit namazın eda edildiği hatırlatılarak, mabedin Kovid-19 salgını ile mücadele çerçevesinde alınan bazı önlemler dışında ibadete kapatılmadığı vurgulandı.
Caminin kadınların ibadetine de açık olduğuna işaret edilen açıklamada, “İbadet etmek isteyenler aileleriyle camiye gelebilirler. Camide kadınlara ayrılan bölüm de aynı şekilde açıktır.” denildi.
Açıklamada, cuma ve teravih namazlarının kılınamamasına ilişkin ise, namaz kılınacak kapalı alanların genişletilmesi için devam eden teknik çalışmaların tamamlanmasının beklendiği değerlendirmesine yer verildi.
Cezayir Ulu Camii’nin bir ibadet merkezinin yanı sıra ilmi ve kültürel bir yapı olduğu ve bir üniversite ile müze, bilim konseyi, kütüphane, araştırma merkezi gibi önemli alanları da bünyesinde barındırdığına dikkat çekilen açıklamada, “tüm teknik, güvenlik ve lojistik şartların sağlanması” durumunda caminin tam teşekküllü olarak açılacağı ve “tüm dünya Müslümanları için bir gurur kaynağı” olacağı vurgulandı.
Açıklamada, tüm halkın merakla sorduğu sorulara, “teknik çalışmalar” ifadeleriyle yanıt verilerek daha fazla ayrıntı paylaşılmadı.
İbadete gelenlerden caminin açılması talebi
Camide vakit namazlarını kılan cemaat de ramazan coşkusunu burada doyasıya yaşamak istiyor.
İkindi namazı sonrası AA muhabirine konuşan Yasir Haddad, camide cuma ve teravih namazlarının kılınmamasını şaşkınlıkla karşılayarak, “Doğrusu caminin ramazan boyunca tüm namazlara açık olması gerekirdi.” dedi. Camide tüm namazların kılınması arzusunu dile getiren Haddad, “Ben caminin tüm namazlarda dolu olmasını isterim. Teravih namazlarının bu ulu camide kılınmasını temenni ediyor, yetkililerden engellerin aşılarak caminin tüm namazların kılınmasına açılmasını rica ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Cezayirli Emin Hamadi ise, caminin en azından ramazanın son günlerinde tam teşekküllü bir şekilde ibadete açılması gerektiğini belirtti. Hamadi, “Ramazan ayının son on gününde bu ulu caminin açılarak teravih ve teheccüt namazlarının kılınmasını umuyoruz. Caminin bir an önce tam kapsamlı hizmete açılması için Din İşleri Bakanlığı ve diğer üst makamlara çağrıda bulunuyoruz.” dedi.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *