İsrail, Filistin’e yapılan parasal kesintiyi iki katına çıkardı

İsrail, Filistin’e yapılan parasal kesintiyi iki katına çıkardı

Siyonist işgal rejimi, Filistin yönetimi adına topladığı vergi gelirlerinden yaptığı kesintiyi 2 katına çıkarma kararı aldığını duyurdu. Mahmud Abbas liderliğindeki Filistin yönetimi tepki gösterdi, “korsanlık ve hırsızlık” dedi.

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Dün (1 Şubat), Filistin yönetiminin, teröristlerin aileleri için ayırdığı fonlardan yapılan kesintinin iki katına çıkarılmasını öngören kararı imzaladım.” ifadesini kullandı.

Smotrich, şu ana kadar Filistin yönetiminden kesilen 50 milyon şekeli, 100 milyon 200 bin şekele (29 milyon 59 bin dolar) çıkarma kararı aldıklarını ve bu kesintinin “terör kurbanlarının” (İsrailliler) ailelerine gideceğini kaydetti.

Smotrich ayrıca, Filistin yönetimini, “teröristleri” finanse etmekle suçladı.

Filistin’den tepki

Filistin Kurtuluş Örgütü Yürütme Kurulu üyesi Vasıl Ebu Yusuf, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kararı “korsanlık ve hırsızlık” olarak nitelendirdi.

Bu kararın, İsrail hükümetinin Filistin yönetimine ve halkına uyguladığı baskıların bir parçası olduğunu ifade eden Ebu Yusuf, “Filistin yönetiminin bu konudaki kararı net. Şehit ve tutukluların ailelerine ödeme yapmaya devam edeceğiz. Onlar önceliğimizdir.” dedi.

Ebu Yusuf söz konusu kesintinin, memur maaşlarının ödenmesinde Filistin hükümetini zora sokacağını belirtti ve uluslararası toplumdan “İsrail’in korsanlıklarına” son vermesini istedi.

İsrail, 2 yıldır, Filistin yönetimi adına topladığı vergi gelirlerinden aylık 50 milyon şekellik (14,5 milyon dolar) kesinti yapıyordu.

İsrail, söz konusu kesintinin, Filistin yönetiminin, tutuklu ve şehit ailelerinin yakınlarına tahsis ettiği fona tekabül ettiğini iddia ediyor.

İsrail ile Filistin Kurtuluş Örgütü arasında 1994’te imzalanan Paris Ekonomi Protokolü gereğince İsrail yönetimi, kontrolü altındaki sınır kapılarından Filistinliler adına topladığı yıllık yaklaşık 2 milyar doları Filistin hazinesine aktarıyor.

Filistin hükümeti ise bu vergilerden İsrail hapishanelerindeki tutuklular ve şehit edilenlerin ailelerine sembolik maaş tahsis ediyor.

Uluslararası Af Örgütü’nden İsrail’in “apartheid rejimine son vermesi” talebi

Uluslararası Af Örgütünden yapılan yazılı açıklamada, Örgütün apartheid rejimine karşı kampanya başlattığı bir yıldan bu yana 35’i Ocak 2023’te olmak üzere 220 Filistinlinin öldürüldüğü belirtildi.

İsrail makamlarının Filistin topraklarında kan dökmeye ve acılara sebep olan apartheid rejimine son vermesi gerektiğine dikkat çekilen açıklamada, hukuk dışı işlenen insanlık suçu sayılabilecek cinayetlerin de bu rejimin kalıcı olmasına yardımcı olduğuna işaret edildi.

İsrail güçlerinin işgal altındaki Batı Şeria’nın Cenin kentinde 9 kişiyi öldürdüğü saldırı ile sonrasında Kudüs’te 7 İsraillinin hayatını kaybettiği eylemin hatırlatıldığı açıklamada, bunun üzerine de toplu cezalandırma aracı olarak Filistinlilere yönelik gözaltı operasyonları ile evleri yıkma uygulamalarına başvurulduğuna vurgu yapıldı.

Açıklamada sözlerine yer verilen Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard’ın, “Geçen hafta yaşanan acı dolu olaylar, apartheid rejiminin ölümcül maliyetini bir kez daha gözler önüne sermiş oldu.” ifadelerini kullandığı kaydedildi.

Uluslararası toplumu, İsrail’in apartheid rejimi ve diğer suçlarına karşı kayıtsız kalmakla suçlayan Callamard’ın, bundan cesaret alan İsrail makamlarının da Filistinlileri izole ettiğine dikkat çektiği belirtildi.

İsrail’in apartheid rejimini insanlığa karşı bir suç olarak nitelendirerek, “Korkunç olanı ise canilerin adaletten kaçışını görmektir.” diyen Callamard’ın, bu rejim son bulmadan sivilleri koruma ve yas tutan aileler için adalet sağlamanın mümkün olmayacağını vurguladığı ifade edildi.

Uluslararası Af Örgütü, 1 Şubat 2022’de işgal altındaki Doğu Kudüs’te düzenlediği basın toplantısında, “İsrail’in Apartheid Rejimi: Filistinlilere Yönelik Irksal Ayrımcılık ve İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar” başlığıyla hazırladığı 280 sayfalık detaylı raporunu duyurmuştu.

Apartheid sistemi, uluslararası hukuka göre, bir ırksal grubun diğer bir ırksal grup üzerinde kurduğu kurumsallaşmış ve sistematik baskı ve tahakküm rejimi olarak tanımlanıyor. Ciddi bir insan hakları ihlali sayılan apartheid, uluslararası kamu hukukuna aykırı kabul ediliyor.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *