Prof. Toker, Feminizm ile başlayarak Kadın Hakları olarak devam eden ve bugün Toplumsal Cinsiyet adı altında sürdürülen çabaların, dini de kapsayan Gelenek anlayışının tamamen karşısında, cinsiyet tahayyülü noktasında empoze edilen anlayışların yeniden üretilmesi olduğunu söyledi.
17 Aralık Cumartesi günü İktibas Dergisi’ne konuk olan Prof. Dr. İhsan Toker, burada yaptığı konuşmada, ‘kadın sorunu’ olarak sunulan hadisenin arka planının oldukça farklı olduğunu söyledi. Kendisinin doktora tezinin de Kadın ve Din ilişkileri üzerine olduğunu vurgulayan Toker, 2005’te hazırladığı tezinden bugüne dek büyük değişimler yaşandığını belirtti. İhsan Toker, bugünkü konuşmasında, temel soru olarak ‘Kadın sorunu’ olarak sunulan çerçevenin arka planına dikkatleri çekmek istediğini söyledi.
Kadın-erkek ilişkilerinin Hz. Adem’e kadar götürülebileceğini, buna karşın ‘kadın sorunu’ olarak anılan hadisenin modern dönemde ortaya çıktığını ifade eden Toker, sınırlı bir etkiye sahip Feminizm kavramının yerine daha sonra Kadın Hakları, şimdi ise Toplumsal Cinsiyet kavramının ikame edilmeye başlandığına dikkat çekti. Prof. Toker, bu kavramlarla kadınların özgürleştirilmesinin esas alındığını bununla birlikte, Toplumsal Cinsiyet kavramının başta ‘eşitlik’ ile birlikte şimdi ise ‘adalet’ kavramı ile birlikte kullanılmasının dikkat çekici olduğunu vurguladı. İhsan Toker, buradaki konuşmasının amacını ise, “Gerek Feminizm anlamında, gerek Kadın Hakları anlamında, gerekse Toplumsal Cinsiyet anlamında bu çerçeveler kadına layık olduğu yeri verme noktasında temel bir samimiyete sahip mi?” sorusunu yanıtlamak olduğunu belirtti.
Toker’in yaklaşık bir saat süren konuşmasını bu linkten izleyebilirsiniz:
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *