Endonezya’da uzun yıllar tartışılan ve nihayet geçen yıl 29 Eylül’de yasalaşan başkentin taşınması planı, müstakbel başkente verilecek ismin de belirlenmesiyle artık projeden öteye geçmiş oldu.
17 Ocak’ta Halk Temsilciler Meclisi’nde düzenlenen özel komite görüşmesinde, yeni başkent için teklif edilen 80 isim arasında, Devlet Başkanı Joko Widodo’nun (Jokowi) tavsiyesiyle “Nusantara” adının verilmesi uygun görüldü. Ülkenin en az doğal afet gören adalarından Kalimantan’ın doğusundaki Kuzey Penajam Paser ve Kutai Kartanegara illerinin kesiştiği 561 kilometrekarelik bir alana kurulacak yeni başkentin maliyetinin 32 milyar ABD doları bulması bekleniyor. Kovid-19 salgınından ötürü yasalaşma ve kurulma süreci aksayan başkentin inşasına Mart 2022’de başlanacak.
İlk kez 1957’de gündeme geldi
Ülke başkentinin Cava Adası’nda bulunan Cakarta’dan taşınması yeni bir fikir değil. Endonezya’nın bağımsızlığı ilan edildikten 5 ay sonra tekrar Hollanda’nın işgaline uğrayan Cakarta’nın savunmaya elverişsizliği nedeniyle ülkenin kurucu lideri Sukarno, 1957’de başkenti daha güvenli ve afet riski bulunmayan Kalimantan Adası’na taşımayı düşünüyordu. İkinci Devlet Başkanı Suharto da 1997’de Cakarta yakınlarındaki Bogor kentine bağlı düzlük bir arazide yer alan Jonggol bölgesine başkenti taşımak istedi.
Bu esnada giderek cazibe merkezi haline gelen Cakarta’da nüfus, kısa zamanda olağanüstü bir hızla arttı. 664 kilometrekarelik bir kara parçasına 10 milyonun üzerinde kalabalığın yığılması, sağlam altyapıdan yoksun şehirleşme, trafik, hava kirliliği ve şehre yılın belirli aralıklarında düşen Muson yağışlarının afetlere dönüşmesi gibi sonuçları doğurdu. Özellikle 2007 ve 2013’te yaşanan büyük sel felaketleri, Cakarta’nın başkent olmaya ne kadar uygun bir şehir olup olmadığı sorularının daha sık gündeme gelmesine neden oldu.
Sukarno ve Suharto’dan sonraki hükümetlerde de Sumatra, Kalimantan ve Cava adalarında yeni başkent olabilecek pek çok şehrin adı telaffuz edildi. Fakat gerek ekonomik gerek siyasi nedenlerle bu mesele Jokowi dönemine kadar fikirden öteye geçemedi. Bu bağlamda yarım asırdan fazladır kurulan bir hayalin şimdi gerçekleşiyor olması, son başkanlığı döneminde Jokowi’ye şüphesiz büyük itibar kazandıracak.
Cava Adası’nın baskınlığını azaltma planı
Başkentin taşınmak istenmesinin tek sebebi Cakarta’daki çarpık kentleşme, altyapı sorunu ve doğal afetler değil. Ülkenin merkezi kabul edilen Cava Adası’nın kalkınmadan ve yatırımlardan diğer adalara kıyasla daha fazla pay almış olmasının yarattığı gelir adaletsizliği de bu tarihi kararın sebepleri arasında. Geçmişten bugüne Endonezya topraklarında en baskın ve yönetici etnik unsur olagelen Cavalılar, Endonezya Cumhuriyeti’nin kuruluşunda da öncü rol oynamış topluluk olarak günümüzde hala ayrıcalıklı konumlarını sürdürüyor.
Devletin şimdiye kadar hep Cavalı girişimci ve iş insanlarının önünü açması, doğal olarak ülkenin kalkınmasını bu adaya yoğunlaştırdı. Siyaset ile bürokrasi mekanizmalarında Cavalıların baskın gelmesi ve diğer etnik grupların devletin dışında tutulmasından ötürü, ülkenin kuruluşundan bu yana yaşanan gelir adaletsizliği ve etnik bölücülük sorunları, bugün hala tamamen çözülebilmiş değil. Bu yüzden hükümet, geçmişten ders alıp yeni cazibe merkezini Cava’nın dışına inşa ederek adalar ve etnik gruplar arası gelir adaletsizliğini dengelemenin peşinde. Kalimantan’ın yanı sıra Sumatra, Sulawesi ve Papua adalarının da fakirliği göz önünde bulundurularak Endonezya’nın gelir adaletsizliğini ülke çapında önlemek için başkent değişikliğinden çok daha fazlasını yapması gerektiğini hatırlatmak gerekiyor.
Sonuç olarak Jokowi hükümetinin önceki idarecilerden ilham alarak attığı bu adım doğru ve isabetli oldu. Bunun yanı sıra Nusantara’nın sadece elektrikli araçlara mahsus “çevre dostu şehir” olarak tasarlanma hedefi, iklim değişikliğinin çokça tartışıldığı bugünlerde yenilikçi bir plan olarak göze çarpar nitelikte. Eğer bu şekilde kurulabilirse Nusantara, Güneydoğu Asya’daki ilk “yeşil başkent” olarak da tarihe geçecek.
Öte yandan yeni başkentin inşasından sonra Cakarta’nın ekonomik cazibesini kaybedeceğini düşünmek hata olur. Yıllardır Cakarta’da mukim uluslararası şirketler ve kuruluşlar, buradaki varlıklarını büyük oranda sürdürecek. Bu yüzden Jokowi ve daha sonraki liderlerin, Nusantara’nın kurulmasıyla Cakarta’da şehirleşme ve altyapı sorunlarının çözümü üzerine de uzun vadeli planlar yapması gerekiyor.
“Nusantara” ile verilmek istenen mesaj
Yeni başkent, ismiyle de ülke ve bölge kamuoyunda gündem oldu. Endonezya’nın sömürge öncesindeki görkemli imparatorluk geçmişine atıf yapılan, eski Cava dilinde “takımadalar” anlamına gelen geleneksel coğrafi tanımlamanın yıllar sonra başkent adı olarak seçilme sebebi önemli. Nusantara ismi, Endonezya’nın imparatorluk geçmişinden kalan bir coğrafi tanımlama olmasından ötürü devlet ve halk nezdinde ulusal bir değer olarak görülüyor. Bu tanımlamanın tarihte ilk defa, başta bugünkü Endonezya adaları olmak üzere Malezya, Brunei, Singapur, Tayland, Timor Leste ve Filipinler’in güneydoğusuna 1293’ten 1527’ye kadar hakim olmuş Majapahit İmparatorluğu’nun toprak bütünlüğünü ifade etmek için kullanıldığı biliniyor.
Endonezya’nın sömürgeleştiği dönemde de yerel halk tarafından kullanılan bu tanımlamanın yeni başkente isim olarak verilmesi, ülke ve bölge için muhakkak bir mesaj niteliği taşıyor. 1 trilyon doların üzerinde gayrisafi yurtiçi hasılası ve ucuz işgücü potansiyeliyle Endonezya, bugün dünyanın 16’ncı, Asya’nın 5’inci en büyük ekonomisi konumunda.
Güney Çin Denizi’nde Çin ile yaşadığı güvenlik problemlerinden ötürü hükümet, Endonezya’nın ordu ve savunma sanayi yatırımlarını da artırmayı planlıyor. Güneydoğu Asya’da ABD ve Çin başta olmak üzere süper güçler arasında kızışması beklenen rekabet ortamında ayakta durabilmek için Endonezya’nın uzun vadede bölgesinde daha etkin bir güç olması gerekiyor. Dolayısıyla Nusantara adı, ülkenin muhtaç olduğu gücün köklerine atıf yapması bakımından önem taşıyor.
(Ömer Faruk Yıldız / AA)
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *