Batı Afrika ülkesi Mali’de askeri ve siyasi kriz, Fransa’nın bölgeden çekilmeye yönelik kararları sonrasında alevlendi.

2013 yılından bu yana Mali’de bulunan Fransız birliklerinin yaklaşık yarısının çekilme kararı sonrası, Mali Başbakanı Choguel Maiga, Fransa’yı kendilerini terk etmekle suçlamıştı.

Fransa ile Mali arasında kriz

Mali’nin bu açıklaması Fransa’dan sert bir tepki çekti. Fransız Silahlı Kuvvetler Bakanı Florence Parly, Mali yönetimini “Ayaklarını Fransız askerlerinin kanıyla silmek” ile suçladı.

Ülkede gerçekleştirilen askeri darbelerle beraber daha da gerilen Fransa-Mali ilişkileri bu süreçle beraber kopma noktasına geldi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Mali’den gelen açıklamaları “şoke edici” olarak nitelerken, Mali’deki askeri hükümeti eleştirdi ve “demokratik meşruiyetleri olmadığını” kaydetti.

Bu süreçle beraber, bir süredir Mali’de Fransa varlığı aleyhine artan tepkiler daha da yükseldi. Fransa, 2013 yılında Bamako merkezli hükümeti cihat yanlıları karşısında çöküşten kurtarmıştı. Bu süreçte ülkenin üçte ikilik bir kısmı cihat yanlılarının elinde bulunuyordu. Ancak bölgeye konuşlanan Fransız ordusu da cihat yanlısı grupları mağlup etme konusunda başarılı olamadı.

Rusya ve Wagner

Fransa ve Batı ile ilişkileri koparma noktasına gelen Bamako hükümeti, bir süredir yeni müttefik olarak gözünü Rusya’ya çevirmiş durumda.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yakınlığıyla bilinen Wagner paralı asker grubuyla temas kuran Malili yetkililer, Rus paralı askerleri ülkeye çağırma arayışında.

Afrika’da Orta Afrika Cumhuriyeti, Libya, Mozambik gibi birçok bölgede aktif olan Wagner’in Mali’ye girmesi halinde, Rusya son süreçte Afrika’daki en büyük adımını atmış olacak. Wagner’in bölgede cihat yanlısı gruplara karşı operasyonlara katılması ve hükümet güçlerine eğitim vermesi bekleniyor.

Mali hükümeti, ülke kamuoyunu da Rusya’nın bölgedeki varlığını desteklemeye yöneltmiş durumda. Ülkede birçok kanaat önderi, Fransa’nın aksine Rusya’nın Mali’de bir çıkarı olmadığını iddia ediyor. Ayrıca Fransa’nın çekilmesiyle cihat yanlısı gruplarla savaşın hafifleyeceği ve müzakerelerin gerçekleşebileceği görüşü öne çıkıyor.

Ülkenin kuzeyindeki Tuaregler ve Araplar ise Rusya’nın varlığının, merkezi hükümet ile yapılan barış anlaşmasına tehdit oluşturabileceğini düşünüyor.

Wagner’in ülkeye girmesi halinde Fransa’nın Mali’den tamamen çekileceği, Birleşmiş Milletler misyonunun da faaliyetlerinin ciddi oranda azaltılacağı ifade ediliyor.

Sahel bölgesindeki ülkelerin de, Mali’nin Rusya ile anlaşması halinde ortak askeri girişimlerden çekileceği düşünülüyor. Nijer Dışişleri Bakanı Hassoumi Massaoudou, Mali Wagner ile çalışırsa “G-5 Sahel gücünün kesinlikle çökeceğini” dile getirmiş durumda.

Mali 1994 yılında Rusya ile bir savunma iş birliği anlaşması imzalamış, bu anlaşma 2019 yılında revize edilmişti. Ayrıca darbeyle iş başına gelen cunta yönetiminin Savunma Bakanı Sadio Camara başta olmak üzere, cuntanın birçok önemli isminin Rusya’da eğitim aldığı biliniyor.

Son olarak Rusya bölgeye birçok askeri helikopter, silah ve mühimmat gönderdi.

İlerleyen günlerde Mali’de siyasi ve askeri gerilimin artacağı tahmin ediliyor.

Kaynak: Mepa News