Birleşik Arap Emirlikleri’nin “truva atı” olarak çalışan Muhammed Dahlan, darbe, iç çatışma ve krizlerde oynadığı etkin rolle tanınıyor.
Orta Doğu coğrafyasında, son yıllardaki iç çatışma, darbe ve ayrışmalarda izi bulunan “karanlıklar prensi” şeklinde nitelenen Muhammed Dahlan, “silahlı terör örgütü FETÖ/PDY ile 15 Temmuz darbe girişimini gerçekleştirmek”, “askeri ve siyasal casusluk” gibi suçlamalarla Terörden Arananlar Listesi’nde kırmızı kategoriye eklenmesiyle, 2019’un sonlarında yeniden gündeme gelmişti.
O dönem Anadolu Ajansı’nın hazırladığı haberde Dahlan’a ilişkin şu ayrıntılara yer verilmişti:
Filistin’den kaçtıktan sonra Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yerleşen, bu ülkenin “truva atı” gibi çalışan Dahlan, burada BAE Veliaht Prensi Muhammed bin Zayid Al Nahyan‘ın güvenlik danışmanı rolüyle BAE’nin “Yemen’den Libya’ya, Filistin’den Afrika’ya” yıkıcı politikalarını hayata geçirmekte başrol oynadı.
Muhammed Dahlan kimdir?
Gazze’deki Han Yunus kasabasında 1961’de dünyaya gelen Dahlan, Fetih hareketi içindeki çalışmaları nedeniyle genç yaşta İsrail hapishaneleri ile tanıştı. Dahlan girdiği İsrail hapishanelerinde İbranice öğrendi.
1993’teki Oslo Anlaşması’nın ardından Gazze’de oluşturulan 20 bin kişilik Filistin Önleyici Gücü’nün başına geçerek CIA ve Mossad’ın yanı sıra Arap ve batılı istihbarat servisleriyle sürekli temas haline giren Dahlan, Filistin lideri Yasir Arafat ile rekabet etmeye başladı.
Dahlan’ın liderlik ettiği önleyici gücün hapishanedeki Hamas üyelerine işkence ettiği iddiaları ve elde ettiği güç nedeniyle Gazze’nin adı “Dahlanistan” olarak anılmaya başladı.
ABD ve İsrail ile “şüpheli” ilişkiler geliştiren Dahlan, İsrail’in Gazze’deki işgalini sürdürdüğü süre boyunca kanlı siyasi hamlelerle pozisyonunu daha da güçlendirmeye devam etti.
Dahlan’ın “kendi kontrolündeki özel ordusu için Hamas ve diğer İslami gruplara karşı kullanmak üzere ABD ve İsrail’den silah aldığı” iddiaları da büyük yankı uyandırdı.
İsrail’in 2005’te Gazze’den çekilmesi ve 2006’daki seçimlerin Hamas’ın zaferiyle sonuçlanmasının ardından Dahlan, Fetih hareketi saflarında Hamas’a karşı “kanlı ve kirli bir iç çatışma” başlattı.
ABD merkezli “Vanity Fair” isimli dergi, Hamas’ın 2006’daki seçim zaferi sonrasında Washington yönetiminin Hamas’ı iktidardan uzaklaştırmak için hazırladığı komplonun merkezinde Dahlan’ın olduğunu ifade etti.
ABD ve AB’nin favori ismi “Dahlan”
Dahlan, Gazze’den mağlup bir şekilde çekilirken, Batı Şeria’ya Ulusal Güvenlik Danışmanı koltuğunu da kaybetmiş olarak döndü.
Batı Şeria’ya geçmesinin ardından Dahlan, Hamas-Fetih çekişmesinde gerilimi artırarak ABD ve İsrail’e hizmet etmekle suçlandı. Dahlan’a çeşitli suçlamalar yönelten Batı Şeria’daki Fetih hareketi içinde yer alan isimler de Dahlan’ın Gazze’deki ezeli rakibi olan Hamas lideri İsmail Heniyye gibi suikast girişimine maruz kaldı.
Fetih hareketi yetkilileri farklı mecralarda yaptığı açıklamalarda “ABD’deki George Bush yönetimi ve Avrupa Birliğinin (AB) Dahlan’ı başkan yardımcılığına getirmesi için Abbas’a baskı yaptığını” dile getirdi.
Sürgün ve derinleşen ilişkiler
Hakkındaki “Arafat’ı öldürdüğü ve görevi süresince zimmetine geçirdiği paralarla bir servet elde ettiği” iddiaları nedeniyle Dahlan, 2011’de Batı Şeria’yı terk ederek BAE’nin başkenti Abu Dabi’ye yerleşti.
Dahlan, Abu Dabi’de Veliaht Prens Muhammed bin Zayed Al Nahyan’ın danışmanlığı görevine getirildi.
Hamas yetkilileri, 2010’da İsrail gizli servisi Mossad’ın Dubai’deki bir operasyonuyla öldürülen Hamas’ın silahlı kanadının kurucularından Mahmud Abdurrauf el-Mebhuh suikastında da Dahlan’a işaret etti.
Karadağ ve Sırbistan ile Abu Dabi yönetimi arasında aracılık yapan Dahlan, Balkan ülkelerine zaman zaman siyasilerin cebine giren milyonlarca dolarlık yatırımın aktarılmasına aracılık etti ve Sırbistan vatandaşlığı aldı.
Libya’daki çatışmada aracı
Dahlan’ın benzer şekilde BAE’nin aktif bir şekilde taraf olduğu Libya’da Abu Dabi yönetimi ile ülkenin doğusundaki silahlı lider Halife Hafter arasında iletişimi sağlayan isim olduğu iddia edildi.
İsrail ve Filistinli kaynaklara dayandırılan haberlerde, Dahlan’ın 2015’te Paris’te İsrail’in aşırı sağcı dönemin Savunma Bakanı Avigdor Liberman ile görüştüğü aktarıldı.
Dahlan’ın Abbas’ın yerine Filistin yönetiminin başına getirilmesi için Ürdün, BAE ve Mısır tarafından Suudi Arabistan’a sunulmak üzere bir plan hazırlandığı haberleri de bu ismi gündemin üst sıralarına taşıdı.
Muhammed Dahlan’ın kirli işlerle elde ettiği servetin yüz milyonlarca doları geçtiği iddia ediliyor.
Filistinli gruplar arasında rekabetin unsuru
Gazze’deki Hamas yönetimi gerek Katar’a yönelik bölgede uygulanan tecrit gerekse Mısır yönetimiyle arasının açılması üzerine Dahlan’a başvurmak zorunda kaldı.
Gazze’de düzenlenen Filistin Yasama Konseyi toplantısına video konferans yöntemiyle katılan Dahlan, “Gazze’nin kahraman halkının umutlarını tekrar yeşertmek için Hamas’taki kardeşlerimizle ortak çabalarda bulunuyoruz.” diyerek, Gazze ve sonrasında Filistin’de üstlenmeye hazırlandığı rol üzerine sinyaller vermişti.
Arap Baharı’nın beşiği ve son kalesi: Tunus
Arap Baharı’nın doğum yeri, kişisel hak ve özgürlükler alanında elde ettiği kazanımları korumasıyla son kalesi niteliğindeki Tunus’un emekleyen demokrasisi, Dahlan aracılığıyla BAE’nin yıkıcı ve tehlikeli müdahalelerinin hedefi oldu.
BAE adına Muhammed Dahlan’ın, Tunuslu siyasetçilere yaklaşarak, ülkedeki İslami eğilimli Nahda Hareketi’nin durdurulması karşılığında para ve finansman desteği teklif ettiği, ülke basınına sıkça yansıdı.
Yemen’de rakiplere karşı “suikast timi”
ABD merkezli haber sitesi “Buzz Feed”, BAE’nin, bölgede tehdit olarak gördüğü Müslüman Kardeşler Teşkilatının (İhvan) Yemen’deki siyasi kanadı Islah Partisi üyelerine suikast düzenlemeleri için Amerikan, Fransız ve İsrailli emekli askerleri tuttuğunu öne sürdü.
Haberde, öldürülecek Islah üyeleri karşılığında verilecek ikramiye ve yasal sorunları aşmak için BAE ile ABD merkezli paralı asker şirketi arasında imzalanan anlaşmaya yer verildi.
Suikast için tutulan güvenlik şirketiyle görüşmeleri Dahlan’ın gerçekleştirdiği bilgisine haberde yer verilirken, şirketin yetkilisi emekli İsrail askerleriyle Dahlan’ın fotoğrafları da habere eklendi.
15 Temmuz darbe girişiminin uluslararası ayağı
Dahlan hakkında dikkat çekici bir iddia da The Guardian gazetesinin eski Orta Doğu Editörü David Hearst tarafından gündeme getirildi.
Hearst, Dahlan’ın 15 Temmuz darbe girişiminde FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile Abu Dabi yönetimi arasında aracılık ettiğini yazdı.
Son olarak, nisan ayında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca “askeri, siyasi ve uluslararası casusluk” suçlamasıyla yürütülen soruşturma kapsamında BAE için ajanlık yaptığı ifade edilen iki kişi gözaltına alınmıştı.
Filistin’de Mahmud Abbas’a “adaylık” gözdağı
Dahlan, kendisini sürgüne gönderen Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a da defalarca meydan okudu.
Suudi Arabistan’a ait MBC televizyon kanalına verdiği röportajda, “Filistin’de gerçekleşecek bir sonraki seçimlerde aday olma hakkına sahip” olduğunu belirterek Filistin’in başına geçmeye hazırlandığının sinyalini verdi.
Aynı röportajında Dahlan, Türkiye’ye yönelik “Orta Doğu’da Osmanlı İmparatorluğu’nu canlandırma peşinde koştuğu” şeklindeki kara propagandasına başvurdu.
Dahlan, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimindeki rolünüyse reddetti.
İçişleri Bakanlığından bugün yapılan açıklamada, “FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile 15 Temmuz darbe girişimini gerçekleştirmek, anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs etmek”, “devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklamak”, “devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etmek”, “devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklama” ve “uluslararası casusluk yapma” suçlarından adli makamlarca arama ve yakalama kaydı bulunan Muhammed Dahlan’ın, Terörden Arananlar Listesi’nde kırmızı kategoriye eklendiği belirtilmişti.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *