Bankanın ana sözleşmesinde yapılan değişiklikler ile yetkinin Cumhurbaşkanına devredildiğini ve bunun normal olduğunu belirten Yaman Törüner, Banka’nın bağımsızlığını tamamen ortadan kaldıran yönler olduğundan söz etti.
Bugün Milliyet‘te yayımlanan “Merkez Bankası’nda ciddi değişiklik” başlıklı yazısında bu değişime dikkat çeken, gazetenin ekonomi yazarlarından Yaman Törüner, bu değişiklikleri sıraladı. Törüner, yapılan yeni sözleşmeye göre, Merkez Bankasının görevlendirilmiş bir Bakan’ın emrine girmiş olduğunu belirtirken, dünya Merkez Bankaları ile ayrışan noktalara dikkat çekti.
Törüner şunları yazdı:
20 Mart 2020 tarihinde yapılacak olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası A.Ş. Olağan Genel Kurulu’nda, Banka’nın Esas Mukavele’sinde önemli değişiklikler yapılıyor. Öncelikle, Hükümet’e ve Başbakanlık’a ait yetkilerin tamamı, Cumhurbaşkanı’na veriliyor. Bu yetki devri gayet normal. Ancak, Banka’nın bağımsızlığını tamamen ortadan kaldıran bazı temel değişiklikler var.
Bunları şöyle sıralayabiliriz.
a) Bankanın, Hükümetle ilişkisi daha önce Başbakan aracılığıyla sağlanırken; artık bu ilişki Cumhurbaşkanı veya görevlendireceği bir Bakan aracılığıyla sağlanıyor. Bu madde geçmişte çok tartışılmıştı ve Hükümetle ilişkinin Bakan yerine Başbakanla kurulması sağlanmıştı.
Şimdi bu yetki görevlendirilecek herhangi bir Bakan’a devrediliyor ki, bu durumda Merkez Bankası görevlendirilmiş bir Bakan’ın emrine girmiş oluyor. Merkez Bankası’nın Hükümetle ilişkisi sadece Cumhurbaşkanı aracılığıyla olmalıydı. Banka Meclisi üyelerinin aylıkları ve tazminatları bile doğrudan “Cumhurbaşkanınca tespit edilir” hükmü konulmuşken, Banka’nın Hükümet’le ilişkisinin bir Bakan aracılığıyla gerçekleşmesi manidar.
İhtiyat akçesi
b) Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’na da önceden Hazine Müsteşarı veya Yardımcısı katılırken şimdi Hazine ve Maliye Bakanı veya Bakan’ın atayacağı bir “Birim Amiri” katılıyor.
c) Artık, Başkan 5 yıllık bir dönem için atanmıyor. Başkan’ın görev süresi de belli değil. Yani, Merkez Bankası Başkanı her an görevden alınabilecek.
d) Başkan Yardımcılarının atanmasında da Başkan’ın önerisi aranmayacak. Kısacası, Başkan ve Yardımları tam bir rekabet içinde olacaklar. Başkan, yardımcıları ile kontrol edilecek. Yönetimde bir ahenk kolay kolay sağlanamayacak.
Merkez Bankası, her yılki Safi Kârından yüzde 20 İhtiyat Akçesine ve kalandan yüzde 10 Fevkalade İhtiyat Akçesine ayırıp; geri kalan parayı Hazine’ye devrediyordu. Şimdi artık, yüzde 20 İhtiyat Akçesi ayrılmadan ve yüzde 10’luk son yıl için ayrılan İhtiyat Akçesi hariç, tüm birikmiş İhtiyat Akçeleri Hazine’ye devredilecek. Yani, kârdan toplam yüzde 28 İhtiyat Akçesi ayrılıp, geri kalan miktar Hazine’ye devredilirken; artık, sadece yüzde 10’luk İhtiyat Akçesi tutulup geri kalan kâr Hazine’ye verilecek; ihtiyat akçesi de, bir yıldan fazla biriktirilemeyecek.
Munzam karşılıklar
Dünyadaki tüm Merkez Bankaları, Munzam Karşılıkları Para Politikası aracı olmaktan çıkarırken; alınacak kararlarla, biz Munzam Karşılıkları bir para politikası aracı haline getiriyoruz.
Madde 40’ta yapılan yeni değişiklikle, “Bankalar ve elektronik ödeme araçlarını çıkaran kuruluşlar dahil olmak üzere Bankaca uygun görülecek diğer mali kuruluşlar, Banka nezdinde açılacak hesaplarda bilanço içi veya bilanço dışı uygun görülen kalemlerini esas alarak, nakden zorunlu karşılık tesis ederler.
Zorunlu karşılığa tabi bilanço içi veya bilanço dışı uygun görülen kalemlerin kapsamı, zorunlu karşılıkların oranı, tesis süresi ve tesis edilen karşılıklara gerektiğinde ödenecek faiz oranı, mevduat veya katılım fonlarından olağanüstü çekilişler ve birleşme, devir ve bölünme hallerinde yapılacak işlemler de dahil olmak üzere uygulamaya yönelik her türlü usul ve esas Bankaca belirlenir” hükmü getiriliyor.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *