İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye Trafik Güvenliği ve Psikoteknik Değerlendirme Merkezleri Derneği’nce bir otelde düzenlenen “Trafik Güvenliğinde Etkin Çözüm, Psiko-Teknik Çalıştayı”nda, trafik kazasının, bir “yanlışlar ve hatalar bileşeni” olduğunu belirtti.

2017 verilerine göre, Türkiye’deki kazaların sadece yüzde 0,9’unun araç ve yol kusuru nedeniyle gerçekleştiğini anlatan Soylu, “Kazaların sebebi, son on yıllık periyoda baktığınız zaman yüzde 86 ila 92 arasında sürücü kusuru, yüzde 8,5’lar seviyesinde yaya kusuru ve yüzde 0,5 puan seviyesinde de yolcu kusurundan kaynaklanmaktadır.” ifadesini kullandı.

Süleyman Soylu, 2017’de meydana gelen ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarının yüzde 84,3’ünün düz yolda, yüzde 11,8’inin virajlarda, sadece yüzde 3,89’unun tehlikeli virajlarda gerçekleştiğini vurgulayarak, “Kazaların sadece yüzde 1,16’sı tehlikeli eğim olarak tanımlanmış yerlerde yaşanmıştır. Yüzde 77,1’i eğimsiz yollarda, yüzde 21,3’ü ise eğimli yollarda gerçekleşmiştir. Yani işin özeti, biz kazaları tehlikeli yerlerde değil, yol güzelken, araçlarımızda sorun yokken, düz yolda, tehlikeli eğim ve viraj yokken yapıyoruz.” diye konuştu.

Olumsuzlukların, toplumda ve takip edenler tarafından çok çabuk satın alındığını belirten Soylu, “Özellikle bazı kesimler paparazzi haberlerine vermiş olduğu değeri ve önemi, şu konuştuğumuz konuya biraz daha fazla verebilmiş olsalar, belki yılda 7 bin 400 insanı kaybetmeyeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.

’16 saatte şoför olunuyorsa’

Televizyon dizilerinin takip edildiğini anlatan Süleyman Soylu, “Bunun için özel bir komisyon kurduk, özel bir jüri seçtik. Televizyon dizilerinde kim trafik kurallarına hassasiyet gösteriyor, kim göstermiyor, sonucunda bunları sıralayacağız. En çok hassasiyet gösterenleri, kamuoyu, bakanlık olarak teşekkürlerimizle beraber bildirmeye çalışacağız.” diye konuştu.

Salonda bulunanlara “Kaç saat direksiyon eğitimi alınıyor bir ehliyet almak için?” diye soran Soylu, salondakilerin “16 saatte” yanıtını vermesi üzerine, “16 saatte şoför oluyorsa, her şey başımız üzerine. Hiç kimse kusura bakmasın. Bazen şapkayı önümüze koymak durumundayız.” ifadelerini kullandı.

2011 yılını 100 baz puan olarak ele aldıklarında 2011-2017 yıllarında araç sayısının yüzde 38, Türkiye nüfusunun yüzde 8 arttığını, buna rağmen trafik kazalarındaki can kayıplarında yüzde 11 azalış olduğunu vurgulayan Soylu, birçok kurumla protokoller ve projeler yaparak, 6 milyon 788 bin 288 kişiye eğitim verdiklerini aktardı.

Trafik cezaları

Denetimi artırdıkça trafik kazalarının azaldığını belirten Soylu, şöyle devam etti:

“Biz de bu noktadan hareketle, hem denetimlerimizi sıklaştırdık, hem de trafik cezalarının etkinliğini ve kapsamını artırdık. Özellikle ‘slalom yapma’, ‘spin atma’ gibi daha önce suç sayılmayan hatalı hareketleri, çok az cezayla atlatabilecek birtakım hareketleri, trafik suçları kapsamına alan ve bana göre bir devrim niteliğinde olan ‘yaya öncelikli trafik anlayışı’na geçişi sağlayan bir yasal düzenleme hazırlayıp Meclise sevkettik. Bu kanun yasalaştı ve biz de bunu uygulamaya başladık. Burada maksadımız, denetimlerdeki etkinliği artırmak ve kaza oranını aşağıya bastırmaktı. Memnuniyetle ifade edebilirim ki bu öngörümüz de gerçekleşmektedir.”

Soylu, terörden kat kat fazla sayıda insanın yollarda kaybedildiğine değinerek, Dünya Sağlık Örgütü’nün 2015 raporuna göre yılda 1 milyon 250 bin kişinin dünyada trafik kazaları sebebiyle hayatını kaybettiğini bildirdi.

Dünyadaki ölüm sebepleri arasında trafik kazalarının 9. sırada olduğuna işaret eden Bakan Soylu, 15-29 yaş arasındaki gençlerin ölüm sebepleri arasında da trafik kazalarının dünyada 1.sırada yer aldığını açıkladı.

Trafikte bazı sürücülerin “heyecan arayışları” içerisinde olduğunu anlatan Soylu, “Lütfen bu heyecan arayan sürücüler, gitsinler o heyecanı başka yerde arasınlar, trafikte değil. Birileri heyecan arıyor diye biz en yakınlarımızı, bu ülkeye, insanlığına gelecekte hizmet edecek evlatlarımızı, gençlerimizi ve sevdiklerimizi kaybedemeyiz. Evine ekmek götürmek için bütün gün alınteri dökmüş, mesaiyi bitirip ailesinin yanına giden insanımızı, birileri heyecan yaşayacak diye trafik kazalarında kaybedemeyiz.” diye konuştu.

Sosyal medyada 3-5 beğeni için…

Slalom yapma, spin atma gibi işleri gösteri haline getirenlerin bulunduğuna değinen Bakan Soylu, bazen iki araçla trafiğe çıkanlardan birinin slalom yaptığını, diğerinin de videosunu çektiğini, sonradan da bu videoyu sosyal medyada paylaştığını aktardı.

Kendi telefonuna da bazen arkadaşlarından, vatandaşlardan “Bak bu adam bunu yapmış” diye video gönderildiğini anlatan Soylu, şu ifadeleri kullandı:

“En çok hoşuma giden iş, o adamı bulup onun cezasını kesip, arabasını bağlamaktır. Kimse kusura bakmasın. Böyle bir keyif yok. Bunun sporları var, gidip bunun sporlarını yapabilirsiniz. Herkes de sizi ayakta alkışlar, Kimse size kızmaz. Siber Suçlarla Mücadele Şubemiz kuvvetli. Anında buluyorlar. Daha bugüne kadar ‘Ben bulmadım’ diyen yok. Buradan sormak istiyorum, sosyal medyada 3-5 beğeni almak, birilerinin hayatından ve kendi hayatınızdan daha mı kıymetli? Sadece can kaybı mı oluyor? Peki ya sakat kalanlar?”

‘Bu cinayetlere tepkisiz kalamayız’

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Hiç kimse kusura bakmasın, bizim onlara müsaade etmemizi de beklemesin. Bizi nasıl eleştirirlerse eleştirsinler. Birileri keyif yapacak, heyecan yaşayacak, kendi egosunu tatmin edecek ve akşamları arkadaş ortamlarında da keyifli keyifli ayaklarını uzatarak bunu anlatacak diye bu cinayetlere tepkisiz kalamayız, bunlara da ‘kaza, kader, kısmet’ diyemeyiz. Hukuk dairesinde bu işle mücadele etmeye kararlıyız.” değerlendirmesini yaptı.

Taraftar dernekleriyle önümüzdeki hafta görüşeceklerini açıklayan Bakan Soylu, “Onlarla inşallah uyuşturucuyla mücadelede çok güzel bir adım atmış olacağız. İşin sadece bir tarafını değil, bütün taraflarını elimizden geldiğince vatandaşımızla, milletimizle buluşturmaya çalışıyoruz.” dedi.