ABD’de meclis başkanı görevinden düşürüldü

ABD’de meclis başkanı görevinden düşürüldü

ABD kongresinin alt kanadı Temsilciler Meclisinin başkanı Kevin McCarthy, kendi partisi olan Cumhuriyetçi parti tarafından, mecliste yapılan oylamada görevden düşürüldü. Eski başkan cumhuriyetçi Trump hakkındaki yolsuzluk davası da dün görüldü.

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy, Cumhuriyetçiler içindeki desteğinin azalmasının ardından mecliste yapılan oylamada görevinden düşürülerek, Amerikan tarihinde kendi partisinden üyelerin de oylarıyla koltuğundan edilen ilk meclis başkanı oldu.

Temsilciler Meclisi üyesi Cumhuriyetçi Matt Gaetz’in dün kendisi de Cumhuriyetçi olan Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy’nin koltuğundan edilmesi için sunduğu önerge bugün oylamaya sunuldu. Önerge, 210 “hayır” oyuna karşın, 216 “evet” oyuyla kabul edildi.

McCarthy’nin görevinden edilmesine Demokratların yanı sıra 8 Cumhuriyetçi “evet” oyu verdi. McCarthy böylece Temsilciler Meclisi başkanlığı görevinden edilmiş oldu ancak temsilci olmaya devam edecek.

Yeni bir başkan seçilene kadar Temsilciler Meclisi’ne geçici başkan olarak Cumhuriyetçi Temsilci Patrick McHenry atandı.

ABD Temsilciler Meclisinde 110 yıldan fazla süredir meclis başkanının koltuğundan edilmesi için ilk kez oylama yapıldı.

McCarthy, kendi partisi içindeki desteğin azalmasının ardından modern Amerikan tarihinde kendi partisinden üyelerin oylarıyla görevinden düşürülen ilk Temsilciler Meclisi Başkanı olarak kayda geçti.

McCarthy, 15 kez yapılan oylamada başkan seçilebilmişti

Temsilciler Meclisindeki Cumhuriyetçiler içindeki aşırı sağcı bir grup ile McCarthy arasındaki gerginlik uzun süredir devam ediyordu.

Bu grupta yer alan Florida Temsilcisi Cumhuriyetçi Gaetz, ocak ayında McCarthy’nin Temsilciler Meclisi Başkanı olmasına karşı çıkmıştı.

Gaetz ve beraberindeki grubu ikna etmek için bazı tavizler vermek zorunda kalan McCarthy, 15 kez yapılan oylamanın ardından ancak başkan seçilebilmişti.

McCarthy’nin meclis başkanı olmak için kendisini desteklemeyen Cumhuriyetçilere verdiği tavizler arasında, koltuğundan edilmesi yönünde oylama yapılması için bir temsilcinin önergesinin yeterli olması da yer alıyordu.

Gerginlik bütçe görüşmeleri sürecinde daha da arttı

Gaetz ile McCarthy arasındaki gerginlik son dönemde giderek arttı. Gaetz, McCarthy’nin Demokratlara “tavizler” verdiğini savunarak iyi bir lider olmadığını ima etmişti.

McCarthy ise Gaetz’in, ülke için bir şeyler yapmaktan ziyade kişisel çıkarı için televizyonlara röportaj vermekle meşgul olduğunu kaydetmişti.

Gaetz son olarak McCarthy’nin bütçe görüşmeleri kapsamında ABD Başkanı Joe Biden ve Demokratlarla Ukrayna’ya yardımlar konusunda gizli bir anlaşma yaptığını iddia etmişti.

Cumhuriyetçi Parti içinde aşırı sağcı üyeler sınır sorunlarının çözülmesi için daha agresif adımlar atılmasını ve Ukrayna yardımları ve harcamaların olabildiğince azaltılmasını talep ediyor.

Trump’tan Kongre’deki Cumhuriyetçilere eleştiri

Eski ABD Başkanı Donald Trump, oylama öncesi kendi sosyal medya platformu TruthSocial’dan yaptığı açıklamada Cumhuriyetçilerin kendi arasındaki çekişmesini eleştirdi.

Trump, “Cumhuriyetçiler neden sürekli kendi aralarında kavga ediyor? Neden ülkemizi mahveden radikal sol Demokratlarla mücadele etmiyorlar?” ifadesini kullandı.

Trump hakkında dolandırıcılık davası

Manhattan’daki eyalet Yüksek Mahkemesinde başlayan davanın ilk gününde gönüllü olarak duruşmaya katılan Trump, savunma makamında oturarak savcılık tarafının ve avukatlarının sunumlarını dinledi.

Davada açılış konuşmasını yapan Başsavcılık ofisi avukatı Kevin Wallace, Trump ve ailesinin emlak sektöründe gayrimenkul değerleri hakkında yıllarca yalan söylediklerini belirtti.

Wallace, Trump’ın şirketinin, gayrimenkulleri aşırı değerli göstererek kredi alımlarında 100 milyonlarca dolar kazanç sağladığını kaydederek, “Zayıflıklarını gizlediler ve bu bankaları yüz milyonlarca dolarlık risk almaya ikna ettiler. Sanıklar Forbes dergisine ya da televizyona abartı yapsalar da, New York’ta iş yaparken bunu yapamazlar.” dedi.

Trump’ın başavukatı Christopher Kise de emlak fiyatlarında objektif bir değerlendirme bulunmadığını savunarak, “Değerlerdeki herhangi bir fark dolandırıcılık anlamına gelmez. Mali tablolardaki beyanlar tahmindir ve bu konuda kredi veren bankalar kendi analizlerini yapmak zorundadır.” şeklinde konuştu.

Kise, Trump’ın mali beyanlarından dolayı kimsenin zarar görmediğine, bankalardan alınan kredilerin geri ödenerek, her iki tarafın da kazanç sağladığına vurgu yaptı.

“Bu cadı avını kendim izlemek istedim”

Gün boyu süren duruşma için verilen öğle arasında kameralara konuşan Trump ise Başsavcı Letitie James ile davaya bakan Yargıç Arthur Engoron’a sert eleştiriler yöneltti.

James’in kendisi, ailesi ve şirketlerine yönelik iddialarının “siyasi saikli” olduğunu öne süren Trump, “Eğer başkanlığa tekrar aday olmasaydım, eğer anketlerde önde gitmeseydim, bu davaların hiçbiri olmayacaktı.” diye konuştu.

“Bu cadı avını kendim izlemek istedim.” diyerek duruşmaya geldiğini belirten Trump, “Bu, ABD seçimlerine müdahale etme amaçlı saf bir cadı avıdır. Bu tamamen yasa dışıdır.” ifadelerini kullandı.

Davaya bakan Yargıç Engoron’u da “demokrat” ve “ajan” olarak niteleyen Trump, “Bu, görevden alınması gereken bir yargıçtır. Bu, bazılarının yaptığı şeyden dolayı suçlanabileceğini söylediği bir yargıç. Davada zaten kararını vermiş bir yargıçla aylarca burada kalacağız. Bu çok saçma.” dedi.

Trump, devam eden sivil davanın Adalet Bakanlığından geldiğini de savunarak “Bunu tamamen Washington’da koordine ediyorlar. Her şey Washington’daki yozlaşmış Adalet Bakanlığı tarafından yürütülüyor. Her şey onların üzerinden geçiyor.” ifadelerini kullandı.

Yargılama sonucunda hapis cezası öngörülmüyor

Duruşmanın öğleden sonraki oturumuna da katılan Trump, burada tekrar avukatlarının yanına oturarak savcılık ve savunma tarafının argümanları ile şahitleri dinledi.

Davada iddia makamının ilk şahidi olarak, Trump’ın emekli muhasebecisi Donald Bender ifade verdi. Bender, bütün muhasebe hesaplamalarını Trump’ın beyanına göre yaptığını söyleyerek “Eğer bir anlam ifade etmeyen, beni rahatsız eden bir şey görseydim, onlara sorardım.” diye konuştu.

Aralık ortasına kadar sürmesi beklenen söz konusu yargılama sonucunda yargıç Engoron, Trump şirketlerine ne kadar para cezası verileceği, New York eyaletinde iş yapma ehliyetlerinin iptal edilip edilmeyeceği gibi konular üzerinde karara varacak.

Davanın cezai değil sivil dolandırıcılık davası olması ve savunma tarafının talep etmemesi nedeniyle mahkemede jüri bulunmuyor. Yargılama sonucunda herhangi birinin hapis cezası alması öngörülmüyor.

Trump, sabah mahkemeye girerken, gazetecilere, davayı “aldatmaca ve düzmece” şeklinde nitelemiş ve “tüm zamanların en büyük cadı avının devamı” olarak tanımlamıştı.

New York Başsavcısı Letitia James de girişte, ne kadar zengin olursa olsun, eski bir Başkan olsa dahi ülkede hiç kimsenin kanunların üzerinde olmaması gerektiğine vurgu yapmıştı.

Daha önce hakkında “cinsel taciz” ve “vergi dolandırıcılığı” suçlamalarıyla açılan davaların duruşmalarının birçoğuna katılmayan eski ABD Başkanı’nın, bugünkü duruşmaya, ifade verme zorunluluğu bulunmamasına rağmen katılacağını açıklaması “sürpriz bir gelişme” olarak değerlendirilmişti.

Davanın konusu

Başsavcı James, Trump’ın, üç çocuğunun ve şirketinin servetini 3,6 milyar dolar fazla gösterdiğini öne sürdüğü iddianamede, yargıçtan, Trump ve çocuklarının New York’ta bir daha şirket kurmamasını ve 5 yıl boyunca ticari gayrimenkul satın almalarını yasaklamasını, 250 milyon dolar para cezasına çarptırılmasını talep ediyor.

“Emlak sektöründe yıllarca çok sayıda kişi ve kurumu dolandırdığı” suçlamasıyla açılan davada, Yargıç Arthur Engöron, eski Başkan ve “Trump Organization” adlı şirketinin anlaşmalarda ve finansman sağlama evrakında, varlıklarına aşırı değer biçerek ve net servetini abartarak bankaları, sigortacıları ve iş dünyasından kişileri dolandırdığına ilişkin suçlamaların mahkemede görülmesine hükmetmişti.

Engöron, 35 sayfalık kararında, Trump ile şirketinin ve yöneticilerinin, yıllık finansal durumları hakkında sürekli yalan söyleyerek uygun şartlarda kredi ve düşük sigorta primi elde ettiklerini belirtmişti.

Suçlamaların onanması durumunda Trump’ın bazı şirketlerinin kontrolü, mahkemece atanan kayyuma devredilebilecek.

Trump’ın avukatı Christopher Kişe, kararı “gerçeklerden ve yürürlükteki hukuktan tamamen kopuk” olarak nitelemiş, itiraz başvurusunda bulunacaklarını bildirmişti.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *