ABD-Türkiye toplantısı yarın New York’ta

ABD-Türkiye toplantısı yarın New York’ta

Türk-Amerikan ilişkilerinde ihtilaflı konuları ve iş birliği imkanlarını ele almak üzere kurulan “Türkiye-ABD Stratejik Mekanizması”nın bakanlar düzeyindeki ilk toplantısı ABD’de düzenlenecek. 16-19 mayıs tarihlerinde ABD’yi ziyaret edecek olan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun katılacağı toplantıda, iki ülke arasındaki iş birliği alanları geliştirilecek.

AA muhabiri, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 16-19 mayıs tarihlerinde ABD’ye yapacağı resmi ziyarete dair detayları, Türkiye-ABD arasındaki stratejik mekanizmanın 18 mayısta düzenlenecek bakanlar düzeyindeki ilk toplantısında ele alınması öngörülen konuları ve ikili ilişkilere dair güncel durumu derledi.

Bakan Çavuşoğlu, ziyaret kapsamında New York’ta Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu çatısı altında ilk kez düzenlenecek Uluslararası Göç Gözden Geçirme Forumu’na katılacak.

BM Merkezinde düzenlenecek “Küresel Gıda Güvenliği Eylem Çağrısı” adlı, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın ev sahipliğinde, bakanlar düzeyindeki toplantıya da katılacak Çavuşoğlu, burada bazı ikili görüşmelerde bulunacak ve New York’ta Türk-Amerikan toplumu mensuplarıyla görüşecek.

Stratejik Mekanizma’nın hedefleri

Çavuşoğlu ve Blinken’ın, iki ülke arasındaki sorunların çözümüne ve pozitif gündeme odaklanacak stratejik mekanizma kapsamında ilk kez yapacakları toplantıda da Türk-Amerikan ilişkilerinin bütün boyutlarıyla masaya yatırılması öngörülüyor.

Toplantıda, bir yandan Türkiye ve ABD’nin mevcut ve yeni iş birliği alanlarında daha fazla hangi adımları atabileceği ele alınırken diğer yandan iki ülkenin bazı konulardaki görüş ayrılıklarının giderilmesi için neler yapılabileceği değerlendirilecek.

Çavuşoğlu ve Blinken’ın, stratejik mekanizma kapsamında verimli ve sonuç odaklı geçmesi öngörülen toplantıda, ekonomik iş birliğini, terörle mücadeleyi, savunma ve askeri alanda iş birliğini değerlendirmesi ve bölgesel konularda istişarelerde bulunması bekleniyor.

İlk adım Erdoğan ile Biden arasında atılmıştı

İki ülke arasındaki stratejik mekanizmaya ilişkin ilk adım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden’ın 31 Ekim 2021’de İtalya’nın başkenti Roma’daki görüşmelerinde atıldı. Erdoğan ve Biden, Türkiye ve ABD’nin tam olarak aynı görüşte olmadığı konuların yanı sıra birlikte çalıştığı konuları da ele alan ve yüksek düzeyli diyaloğu teşvik eden bir stratejik mekanizma kurulmasını kararlaştırdı.

Çavuşoğlu ve Blinken’ın, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı için bulundukları Letonya’nın başkenti Riga’da 1 Aralık 2021’de bir araya gelmesi, stratejik mekanizmanın kurulma sürecinin de önemli bir ayağı oldu.

İki ülke liderlerinin Roma’da yaptığı görüşmede değerlendirdiği konulara ve aldığı kararlara ilişkin sürecin devamı niteliğindeki bu görüşmelerinin ardından Çavuşoğlu ve Blinken, telefon temaslarını sürdürdü, iki ülke arasında karşılıklı ziyaretler bakan yardımcıları düzeyinde ivme kazandı.

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy Sherman 27 Mayıs 2021’de ve 4 Mart 2022’de Türkiye’ye gelerek Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’la görüştü.

Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Karen Donfried de geçen yıl kasım ayında Türkiye’de temaslarda bulundu.

Bu süreçte, ABD-Türkiye Yüksek Düzeyli Siyasi Diyaloğu çerçevesinde ve iş birliği alanlarına ilişkin diğer görüşmeler kapsamında Türkiye’den ABD’ye üst düzey heyet ziyaretleri de yapıldı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşler Müsteşarı Victoria Nuland’ın 4 nisan 2022’deki Ankara ziyaretinde, “Türkiye-ABD Stratejik Mekanizması” başlatıldı ve bu çerçevede dışişleri bakanları düzeyindeki toplantının bu yıl düzenlenmesinin amaçlandığı bildirildi.

Blinken’dan davet

Mekanizmaya ilişkin olumlu ilerleyen süreçte, bakanlar düzeyindeki görüşmeye ilişkin davet, ABD Dışişleri Bakanı Blinken’dan geldi. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Blinken’ın kendisini davet ettiğini ve 18 mayısta görüşeceklerini, “Bu mekanizmanın sonuç odaklı olmasını istiyoruz. Her iki tarafın bu konuda adım atmasını istiyoruz.” sözleriyle duyurdu.

Türkiye-ABD arasındaki diyaloğun giderek yoğunlaştığının ve derinleştiğinin göstergesi niteliği taşıyan yarınki bakanlar görüşmesinde, ekonomik ve savunma iş birliği, terörle mücadele, bölgesel ve küresel meseleler dahil olmak üzere iki ülkenin ortak çıkarlarının bulunduğu konu başlıkları masada olacak.

Stratejik Mekanizma’nın hedefi

Türkiye-ABD ilişkileri çözüm bekleyen birçok sorunun gölgesinde ilerlese de stratejik mekanizmanın başlatılması, iki ülke arasındaki diyalog mekanizmalarının harekete geçmesi ve köklü müttefiklik ilişkilerinin her düzeyde ve konuda diyalog ve diplomasi ekseninde yürümesi için önemli bir adım oldu.

Görüş ayrılıklarını çözmek ve mevcut fırsatları daha iyi değerlendirmek için Türkiye ve ABD’nin her düzeyde yakın ve sonuç odaklı diyalog içinde olmasının ilişkilere olumlu ivme kazandırması öngörülüyor. Stratejik mekanizma ile geleceğe yönelik olarak ilişkileri tamir ederken iş birliğinin nasıl güçlendirilebileceğine de odaklanan Türkiye ve ABD için birlikte çalışılacak en önemli alanların başında ise ticaret ve yatırımlar geliyor.

Geçen yıl, bir önceki yıla göre yüzde 32 artışla yaklaşık 28 milyar dolar tutarında ticaret yapan iki ülke, bu oranı yükseltmek için Amerikalı ve Türk iş adamlarını daha fazla bir araya getirmeyi, ekonomik ilişkileri daha da geliştirmeyi hedefliyor. ABD Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Marisa Lago, stratejik mekanizmanın kurulmasının hemen ardından geçen ay ekonomik iş birliği fırsatlarını görüşmek üzere Türkiye’ye yaptığı ziyarette, “ABD şirketlerinin, Türkiye’yi bölgesel bir merkez olarak gördüğü” mesajını verdi.

ABD’nin PKK terör örgütü ile iş birliği

Türkiye-ABD ilişkilerini zedeleyen çeşitli sorunların başında ise ABD’nin terör örgütü PKK/PYD-YPG ile iş birliği, FETÖ ile ilgili tutumu, S-400 konusundaki anlaşmazlıklar ve ABD’nin Türkiye karşıtı yaptırımları geliyor.

ABD’nin “DEAŞ ile mücadele”yi öne sürerek Suriye’de YPG/PKK terör örgütüne verdiği destek, ilişkilerdeki en önemli sorunlardan biri. ABD’nin terör örgütleriyle iş birliği yapması ve bunun sonucunda Türkiye’ye yönelen ciddi güvenlik tehdidi, müttefiklik ilişkilerini zedeledi.

FETÖ’nün 15 Temmuz 2016 askeri darbe girişimiyle açıkça gözler önüne serilen faaliyetlerine rağmen ABD’nin, FETÖ için serbest bir hareket alanı olmaya devam etmesi de ilişkilerdeki en büyük düğümlerden biri olmaya devam ediyor.

ABD’nin, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 tedarikini, F-35 programıyla ilişkilendirerek Türkiye’nin program ortaklığını sonlandırması ve S-400 konusunu CAATSA (ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası) yaptırımlarıyla ilişkilendirmesi de ilişkilerin seyrini olumsuz yöne çeken konuların başında geliyor.

Çavuşoğlu ve Blinken’ın görüşmesinde, Türk tarafının artık iki ülke arasında yeni bir diyalog mekanizması tesis edildiğine göre, terörle mücadelede de yeni ve somut iş birliği adımları atılmasına yönelik ABD’den beklentisini bir kez daha dile getirmesi bekleniyor.

Öte yandan Türkiye’nin ABD’den FETÖ’ye karşı net bir tutum takınması talebinin, iki ülke arasındaki tüm temaslarda masadaki yerini koruduğu gibi, bakanlar görüşmesinde de gündeme gelmesi öngörülüyor.

Görüşmede, Stratejik Mekanizma ile ABD’nin yaptırım dilinin yerini iş birliğine bırakması, Türkiye’nin güvenlik ihtiyaçları doğrultusunda attığı adımların yaptırımlarla ilişkilendirilmemesi yönündeki beklentilerin dile getirilmesi de bekleniyor.

ABD’den F-16 alımı

Türkiye-ABD ilişkilerinde, yeni nesil F-16’ların alınması ve mevcut F-16’ların modernizasyonu konusunda görüşmeler de sıcaklığını koruyor. F-16’lara ilişkin müzakereler olumlu şekilde seyretse de son aşamada, ABD Kongresinin oynayacağı rol önem teşkil ediyor.

Buna ilişkin ABD yönetiminin, Türkiye’ye F-16 parçaları ile bu uçaklarda kullanılacak bazı füze ve radar sistemlerinin satışı konusunda Kongreye ön bilgilendirme yaptığı ve Türkiye’ye F-16 satışının da önünü açabilecek yeni silah satışları konusunda çalışmalarını artırdığı yönünde ABD medyasındaki son haberler, Çavuşoğlu ve Blinken’ın görüşmesinde F-16’lara ilişkin güncel durumun masaya gelmesini de kaçınılmaz kılıyor.

Türkiye ve ABD’nin eşgüdüm içinde hareket etmesi

Stratejik mekanizmanın, Türkiye ve ABD’nin küresel ve bölgesel gelişmelerle ilgili istişare ve eşgüdüm içinde hareket etmesine de olumlu katkı sunması hedefleniyor.

Çavuşoğlu ve Blinken’ın görüşmesinde de Ukrayna-Rusya savaşına ilişkin güncel gelişmeler ile Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya üyelik sürecine ilişkin tartışmaların değerlendirilmesi bekleniyor.

ABD yönetimi, Rusya ile Ukrayna arasındaki krizin çözümü konusunda Türkiye’nin gösterdiği diplomatik çabaları memnuniyetle karşıladıkları yönünde olumlu mesajlar vermiş, Çavuşoğlu ve Blinken krizin ilk günlerinden itibaren sık sık telefonda görüşerek Ukrayna’daki son gelişmeler çerçevesinde ortaya çıkan insani durumu ve ateşkesin sağlanması yönündeki çabaları ele almıştı.

İki mevkidaşın, New York’taki görüşmede, bir an önce ateşkes ilan edilmesine, insani durumun iyileştirilmesine ve savaşın durdurulmasına yönelik çabaları, müzakere süreçlerini değerlendirmesi de bekleniyor.

Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya üyelik süreci

Çavuşoğlu ve Blinken’ın, 14-15 Mayıs tarihlerinde Almanya’nın başkenti Berlin’deki NATO Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı’ndan çok kısa süre sonra New York’ta yarın yapacakları görüşmede de Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya üyelik sürecine ilişkin görüşlerini paylaşması öngörülüyor.

ABD, NATO’nun açık kapı politikası ile Finlandiya ve İsveç’in ittifaka katılım sürecine desteğini bildirirken Türkiye, İsveç ve Finlandiya’nın PKK terör örgütüne verdikleri desteğe dikkati çekerek bunu müttefiklik ruhuna aykırı bulduğunu açıkça dile getirdi.

Çavuşoğlu ve Blinken’ın, 70 yıllık NATO müttefiki olan iki ülkenin dışişleri bakanları olarak konuya ilişkin istişarelerde bulunması, uzlaşı için gerekli koşulları masaya yatırması öngörülüyor.

Türkiye, Sezar Yasası’nın bazı bölgeler seçilerek esnetilmesinden rahatsız

Çavuşoğlu ve Blinken’ın görüşmesi, ABD Hazine Bakanlığı Yabancı Varlıkları Kontrol Ofisince yayımlanan yönetmelikle Suriye’nin kuzeydoğusu ve batısında rejim kontrolünde olmayan bazı bölgelerdeki ekonomik faaliyetlerin ABD’nin Sezar Yasası yaptırımlarından muaf tutulmasına ilişkin Türkiye’nin rahatsızlığını dile getirdiği bir süreçte gerçekleşecek.

ABD’nin, Suriye’de özellikle PKK/YPG’nin ağırlıklı olduğu yerlerde Sezar Yasası’nı esnetmesini “seçici ve ayrımcı bir yaklaşım” ve “PKK/YPG’yi meşrulaştırma çabası” olarak niteleyen Çavuşoğlu’nun, görüşmede bu konuya ilişkin Türkiye’nin rahatsızlığını dile getirmesi de olası görünüyor.

Türkiye-Ermenistan ilişkileri

Çavuşoğlu ve Blinken’ın görüşmesinde, bölgesel gelişmelere dair gündeme gelebilecek bir diğer konu ise Türkiye ve Ermenistan arasındaki gelişmeler.

ABD yönetimi, Türkiye ile Ermenistan’ın karşılıklı özel temsilci atamasını güçlü bir şekilde desteklediklerini belirtmişti. ABD’nin, Ankara-Erivan ilişkilerin normalleştirilmesi için yürütülen görüşmeleri memnuniyetle karşıladığını Türk tarafıyla paylaştığı biliniyor.

ABD Başkanı Joe Biden, 24 nisanda yaptığı yazılı açıklamada 1915 olayları için “Ermeni Soykırımı” ifadesini kullanmış, Türkiye Dışişleri Bakanlığı da Biden’ın açıklamalarına tepki göstermişti.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *