Halktan İngiliz devletine tepki: Devlet kendi politikalarıyla çocukları öldürüyor

Halktan İngiliz devletine tepki: Devlet kendi politikalarıyla çocukları öldürüyor

İngiltere’de hükümetin düzensiz göçmenleri Ruanda’ya gönderme planına sert tepki gösteren insan hakları örgütleri, sivil toplum kuruluşları (STK) ve muhalefet, yeni göçmen planının “şok edici, insanlık dışı ve gerçeklikten uzak” olduğunu belirtti. İçişleri Bakanlığı önündeki eyleme katılanlardan biri, “Devlet, kendi politikalarıyla çocukları öldürüyor” ifadesini kullandı.

Londra merkezli Uluslararası Af Örgütü’nden, İngiliz hükümetinin ülkeye yasa dışı yollardan giren göçmen veya sığınmacıların Ruanda’ya yerleştirme planına ilişkin yapılan açıklamada, söz konusu kararın, “şok edici derecede yanlış düşünülmüş” olduğu bildirildi.

Örgütün İngiltere Mülteci ve Göçmen Hakları Direktörü Steve Valdez-Symonds, konuya ilişkin açıklamasında, sığınma işlemleri için insanları başka bir ülkeye göndermenin, “sorumsuzluğun doruğu” olduğunu, hükümetin ise şu anda iltica konularında “insanlıktan ve gerçeklikten ne kadar uzak olduğunu” gösterdiğini belirtti.

Valdez-Symonds, “Kaçakçılık çeteleriyle mücadele konusundaki yorgun söylemiyle hükümet, diğer ülkelere kıyasla çok az insanın İngiltere’de sığınma talebinde bulunduğu gerçeğini görmezden gelirken, bu çetelerin kar etmesini sağlayan politikalara devam ediyor.” ifadesini kullandı.

“Yeni göçmen planı, korkak, barbarca ve insanlık dışı bir yol”

İngiltere merkezli sivil toplum kuruluşu “Refugee Action”dan yapılan açıklamada da düzensiz göçmenlerin kilometrelerce uzaklıktaki Ruanda’ya para karşılığı gönderilme planının, zulüm ve savaştan kaçan insanlara muamelenin “korkak, barbarca ve insanlık dışı bir yolu” olduğu vurgulandı.

Açıklamada, “Sözde ‘Küresel İngiltere’ gezegendeki en savunmasız insanlardan bazılarına yardım etmek için kendi payına düşeni yapmak yerine, sorumluluklarını Avrupa’nın eski sömürgelerine devrediyor.” ifadesine yer verildi.

“İngiliz hükümetinin ‘zalim ve çirkin’ kararı karşısında dehşete düştük’

Mülteci Konseyi (Refugee Council) Başkanı Enver Solomon da konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Hükümetin ülkemize sığınmak isteyenleri Ruanda’ya göndermeye yönelik ‘zalim ve çirkin’ kararı karşısında dehşete düştük.” ifadesini kullandı.

Solomon, hükümetin yeni göçmen planını derhal yeniden gözden geçirmesi çağrısında bulunarak, “Bunun yerine hükümet, hayatlara zarar vermek ve insan haklarına değer veren bir ülke olarak itibarımızı zedelemek yerine, düzenli, insani ve adil bir sığınma sistemi yürütmeye ve insani vizeler gibi güvenli yollar geliştirmeye odaklanmalı.” değerlendirmesinde bulundu.

Muhalefet: Plan işe yaramaz ve insafsız

Ana muhalefetteki İşçi Partisi’nin lideri Keir Starmer da İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın, yeni göçmen planıyla, Kovid-19 kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle aldığı para cezasının ardından dikkatleri üzerinden başka yöne dağıtmaya çalıştığını öne sürdü. Starmer, söz konusu planı “işe yaramaz” ve “insafsız” olarak nitelendirdi.

İşçi Partisi’nin eski lideri milletvekili Jeremy Corbyn de hükümetin, çatışmalardan kaçan mültecileri Ruanda’ya gönderme planının “utanç verici ve zalimliğin de ötesinde” olduğunu dile getirdi. Corbyn, “Barış ve merhamet dolu bir dünya inşa etmeliyiz. Emniyet ve güvenlik arayanları başka bir ülkeye gönderme yapma planlarına direnilmeli.” ifadelerini kullandı.

Ruanda muhalefeti: Bu araziler hepimiz için yeterli değil

Ruanda Demokratik Yeşiller Partisi lideri Frank Habineza, Twitter’da yaptığı açıklamada, Ruanda’ya doğrudan gelmek isteyen mültecileri destekleyeceklerini ancak İngiltere de dahil olmak üzere zengin ülkelerin sırf paraları olduğu için sığınmacılara karşı olan yükümlülüklerini başka ülkelerin üzerine yıkmalarına karşı olduklarını belirtti.

Habineza, Ruanda nüfusunun halihazırda yüksek olduğunu vurgulayarak, “Ülke arazileri zaten hepimiz için yeterli değil.” ifadesini kullandı. Göçmen anlaşmasının sürdürülebilir olmadığını söyleyen Habineza, İngiltere’ye göçmenler konusunda uluslararası yükümlülüğünü yerine getireme çağrısında bulundu.

Anlaşma dün imzalandı

Ruanda Dışişleri Bakanı Dr. Vincent Biruta ve İngiltere İçişleri Bakanı Priti Patel, dün Ruanda’nın başkenti Kigali’de “Göç ve Ekonomik Kalkınma Ortaklık Anlaşması”nı imzalamıştı.

İmza töreninde konuşan Bakan Biruta, göçmenlerin güvenliğine ve esenliğine öncelik vermenin küresel bir sorumluluk olduğunu vurgulamış ve Ruanda’nın sığınmacıları ve göçmenleri barındırmak için İngiltere ile ortaklığı memnuniyetle karşıladığını belirtmişti. Biruta, sığınmacıların Ruanda yasalarına göre tam koruma, istihdama eşit erişim, sağlık ve sosyal bakım hizmetlerinden yararlanma hakkına sahip olacağını söyledi.

İngiltere’de sert protesto

İçişleri Bakanlığı binası önünde toplanan göstericiler, göçmen ve mülteciler lehine slogan attı. Bakanlığı planı durdurmaya çağıran göstericiler, “tehlikeden kaçmak suçsa yasada sorun vardır”, “hepimiz biriz” ve “sınırları kaldırın” yazılı dövizler taşıdı.

AA muhabirine konuşan bir gösterici, “Hükümetin önerdiği şey, tam bir rezalet, insanlık dışı, acımasız ve insan kaçakçılarına bir hediye. Çünkü onlar, bunu sadece bir iş fırsatı olarak görecek. İngiltere’deki çoğu Yahudi, mültecilerin çocukları. Ben de bir mültecinin torunuyum. Bu ülke bizi içtenlikle karşıladı. Biz de gelecek nesilleri baskıdan kaçarken içtenlikle karşılamayız.” ifadesini kullandı.

“Devlet kendi politikalarıyla çocukları öldürüyor”

Gösterici, planın düzensiz göçmen ve sığınmacıların İngiltere’ye gelmesini önleyemeyeceğini ifade ederek, “Çünkü bunlar, zaten hayatlarını riske atan insanlar. İnsanlar korkunç koşullardan kaçıyor, hiçbir şey onları durduramaz. Yapmamız gereken; insanların intihar botlarıyla değil denizaşırı iltica başvurusunda bulunabilecekleri ve buraya güvenli şekilde gelebilecekleri mantıklı sisteme sahip olmak. Devlet, kendi politikalarıyla çocukları öldürüyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Başka bir eylemci de planın, “kesinlikle iğrenç” olduğunu belirterek, “Maliyeti çok. Burada insanlara yardım etmekten daha da pahalı. Tamamen ideolojik.” dedi.

Planın Başbakan Boris Johnson’ın Kovid-19 kısıtlamalarını ihlal etmekten ceza aldığı için “başının belaya girdiği gerçeğini örtbas etmek için ortaya atıldığını” savunan eylemci, şunları söyledi:

“Bu yüzden bugün duyuruyorlar. Bunu hayata geçirirlerse acı çekecek mülteciler olacak. Boğularak ölmek onları vazgeçirmiyorsa bu (plan) onları neden vazgeçirsin? Kesinlikle saçma. İnsanların Manş Denizi’nden küçük teknelerle geçmelerinin nedeni, buraya gelmenin yasal yollarının kapatılmış olması. Yasal yolları yeniden açılırsa insanlar yasal olarak gelip burada işlemlerini yapmaktan mutlu olacaklardır.”

Polisin güvenlik önlemi aldığı gösteri, daha sonra sona erdi.

İngiltere, düzensiz göçmenleri Ruanda’ya yollayacak

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *