Pehlivan ve Ağırel, 5.5 saat süren tutukluluğun ardından akşam saatlerinde koronavirüs önlemleri kapsamında özgürlüğüne kavuştu. Gazeteciler koronavirüs kapsamındaki izin süreleri sona erdiğinde cezaevine giderek yine teslim olacak, ardından haklarında denetimli serbestlik uygulanması için infaz hâkimliğine yazı yazılacak. Daha sonra denetimli serbestlik hükümlerinin uygulanması söz konusu olacak. Kılınç’ın ise bugün tahliye edileceği öğrenildi.

Gazeteciler Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Hülya Kılınç, Murat Ağırel, Aydın Keser ve Ferhat Çelik, “MİT mensuplarının ve ailelerinin kimlik, görev ve faaliyetlerine ilişkin bilgileri yayımlamak, yaymak ve açıklamak” suçlamasıyla yargılandı. İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, Murat Ağırel, Aydın Keser ile Ferhat Çelik 4 yıl 8 ay, Barış Pehlivan ile Hülya Kılınç ise 3 yıl 9 ay hapis ceza almıştı. Aynı davada yargılanan Barış Terkoğlu ile Eren Ekinci ise beraat etmişti. İstinaf mahkemesi, gazetecilerin hapis cezalarına yönelik başvuruyu reddetmiş ve cezaları onamıştı. Kararın ardından Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na gelerek teslim olan Ağırel ve Pehlivan Silivri Cezaevi’ne gönderildi. OdaTV muhabiri Kılınç da Manisa Adliyesi’ne giderek teslim oldu.

Kararın ardından gazeteci Hülya Kılınç memleketi Manisa’da gözaltına alınarak, sağlık kontrolünün ardından kentteki E tipi Cezaevine gönderilmişti.

“1 DAKİKA BİLE…”

Yaklaşık 5.5 saat süren cezaevindeki işlemlerin ardından gazeteciler Barış Pehlivan ile gazeteci Murat Ağırel, tutukevi çıkışında Cumhuriyet’e açıklamalarda bulundu.

Tepelerinde artık denetimli serbestlik kararının sallanacağının altını çizen Pehlivan, “Bir dakika bile içeri girmememiz gerekirken 5.5 saatimizi cezaevinde geçirdik. Cezaevi yetkililerine teşekkür ediyoruz. En kısa sürede işlemlerimizi hallettiler. Bu süreçle bizden intikam almak isteyenlerin belki yüreği soğumuş olabilir. Oysa biz, ülkemizin adil, huzurlu günlere kavuşması için mücadele veriyoruz. Aslında biz onların çocukları için de mücadele ediyoruz. Tarih bizi haklı çıkacak” dedi.

“Dışarı çıktık ama gazeteciliğin suç sayıldığı ve gazetecilik yapmanın bu kadar zor olduğu dönemde bunlarla anılmak çok kötü’ diyen Ağırel ise “Milletin alın terinin hakkını vermeye devam edeceklerini” söyledi ve bu süreçte destek olan herkese teşekkür ettiklerini belirtti.

“AYDINLIĞA ÇIKACAĞIZ”

Barış Pehlivan teslim olmadan önce “Bu fiilden ziyade failin cezalandırıldığı bir dava. Sadece gazetecilik yaptığım için AKP döneminde üçüncü kez cezaevine giriyorum. Bu karanlık günler mutlaka geçecek. Dönüp dolaşıp tarihin bizi haklı çıkardığını herkes görecek” ifadelerini kullandı.

Murat Ağırel, karar sonrası yaptığı açıklamada, gazetecilik yapmaya devam edeceklerini belirterek “Hak etmediğimiz bir davadan ceza aldık, infazı gerçekleştiriliyor. Biz yakalama kararı çıkmadan hür irademizle savcılığa teslim olup cezamızın infaz edilmesini istiyoruz. Tabii denetimli serbestlikten yararlanacak mıyız, ne şekilde olacak göreceğiz. Ülkemizde gazetecilerin bu şekilde cezaevlerine gitmek için çanta hazırlaması üzüntü verici. Bugünler de geçecek. Bu karanlıklar da aydınlığa çıkacak” dedi.

“ÖZGÜRLÜK POZUMUZ”

Çağlayan Adliyesi’ne giderek teslim olan Pehlivan ve Ağırel, Silivri Cezaevi’ne götürüldü. 5.5 saat sonra Pehlivan ve Ağırel, serbest kaldıklarını sosyal medyadan yaptıkları “Bu da özgürlük pozumuz” paylaşımıyla duyurdu.

Öte yandan serbest bırakılan gazeteciler serbest bırakılır bırakılmaz Halk TV canlı yayınına çıktı.

(Cumhuriyet)