Filmin Oskar adaylığından çekilmesine ilişkin Ürdün Kraliyet Film Komisyonun internet sitesinde yayımlanan açıklamada, filmle ilgili tartışmalara değinilerek kararın gerekçesi anlatıldı.

Açıklamada, “Filmin sanatsal değerini takdir ediyoruz ve bunun Filistin davasını veya mahkumların davasını hiçbir şekilde etkilemediğine inanıyoruz. Aksine, onların zor durumlarına, direnişlerine ve işgale rağmen onurlu bir yaşam özlemlerine ışık tutuyor.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Komisyon tarafından kurulan ve diğer filmler arasından Ürdün’ü temsil etmesi için Amira’yı seçen bağımsız komite üyelerinin de aynı görüşte olduğu aktarılan açıklamada, Filmin Venedik (İtalya), El-Cune (Mısır) ve Kartaca (Tunus) gibi birçok uluslararası film festivalinde ve Amman’daki Kerame İnsan Hakları Film Festivali’nde başarıyla gösterildiği kaydedildi.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Ancak filmin ortaya çıkardığı büyük tartışma ve bazıları tarafından Filistin davasına zarar verdiği şeklinde yorumlanmasının gölgesinde mahkumların ve ailelerinin duygularına saygı nedeniyle Kraliyet Film Komisyonu ülkeyi temsil etmesi için seçilen Amira filmini Oscar’a aday göstermekten vazgeçme kararı aldı.”

Ürdün Gazeteciler Sendikasının tepkisi

Öte yandan Ürdün Gazeteciler Sendikası Başkanı Rakan es-Seayide de yaptığı yazılı açıklamada, Amira filminin, her türlü direnişi bastırmak ve sona erdirmek için çalışan İsrail’e karşı Filistin ve Arap mücadelesinin seyrine ağır bir saldırı oluşturduğu, yapımı ve yönetmenliğinden senaryo yazımına kadar filmin tamamının “Arap sinema tarihinin yüz karası” olduğu yorumunu yaptı.

Filmin Ürdün’ün Oscar adayı seçilmesinden üzüntü duyduğunu aktaran Seayide, “Filmin sahnelerinin Ürdün’de çekilmesi ve uluslararası film festivallerinde gösterilmesi, Filistin’i savunmak için şehit düşen Ürdünlü şehitlerin kanına ve esirlerin mücadelesine hakarettir.” ifadelerini kullandı.

Mısırlı Muhammed Diyab’ın yönetmenliğini yaptığı Amira filmi, gelecek sene yapılacak Akademi Ödülleri’nde (Oscar) Ürdün’ün adayı olarak belirlenmişti.

Ürdün, Mısır ve Filistin ortak yapımı film, İsrail’in Megiddo Hapishanesi’nde tutuklu olan babasından elde edilen “kaçak sperm” yoluyla dünyaya gelen “Amira” adlı bir kızın, babasının bir İsrailli olduğunu öğrenmesini konu ediniyor.

Filistinli tutuklularla ilgilenen kurumlar, filmin tutukluların “sperm kaçırma” yoluyla dünyaya gelen çocuklarının soyundan şüphe edilmesine neden olduğunu ve onların fedakarlıklarını hiçe sayarak sanatsal kazanım elde etmeyi amaçladığını belirtiyor.