8-14 Mart Dünya Kudüs Haftası dolayısıyla 41 STK’dan yapılan ortak yazılı açıklamada, dünyadaki bazı şehirlerin, insanlığın tarihinin yanı sıra vicdanını ve ruhunu da yansıttığı, tarih boyunca peygamberler yurdu olan Kudüs’ün, bu şehirler arasında ilk sıralarda yer aldığı belirtildi. Açıklamada, Kudüs’ün Müslümanlar açısından yeryüzünde inşa edilen ikinci mescit ve ilk kıble olması gibi özellikleri ile ayrı bir öneme sahip olduğu ifade edildi.

İşgalciler ve uluslararası destekçileri

İşgalcilerin ve uluslararası destekçilerinin yıkıcı politikalarının, Kudüs’e dair sorumlulukları arttırdığına işaret edilen açıklamada, “Kudüs bir barış çınarıdır, eğer yıkılırsa tüm dünya bunun altında kalır” tespitinin, Kudüs’le ilgili bütün insanlığın sorumluluklarına oldukça çarpıcı bir şekilde dikkatleri çektiği vurgulandı.

Özgürlük, selamet ve barış vurgusu

Müslümanların Kudüs ve Mescid-i Aksa’ya karşı itikadi, imani sorumlulukları olduğu aktarılan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

“Bu sorumluluğu yıllar öncesinde omuzlarımıza yükleyen kutlu sözlerden biri de şudur. ‘Mescid-i Aksa’ya gidin ve orada namaz kılın. Eğer oraya gidemez, içinde namaz kılamazsanız, kandillerinde yakılmak üzere oraya zeytinyağı gönderin.’ Hz. Ömer’in Kudüs hassasiyeti, Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs sevdası ve yüzyıllar boyunca Müslümanların Kudüs’ü bir İslam şehri olarak farklı inançların bir arada yaşadığı bir selamet ve barış şehri olarak muhafaza etme çabaları, bu sorumluluğun bir sonucudur. Bu sorumluluk bilinciyle açıkamada imzası bulunan STK’lar olarak bizler, Diyanet İşleri Başkanlığımızın Miraç Kandilinin yer aldığı haftayı ‘Dünya Kudüs Haftası’ olarak değerlendirme kararını memnuniyetle karşıladığımızı ilan ediyoruz. Toplumun tüm kesimlerini, bu haftada Miraç, Kudüs ve Mescid-i Aksa’ya dair hayatın bütün alanlarını kapsayacak faaliyetlerle farkındalık oluşturmaya davet ediyoruz. Çabamız ve duamız Kudüs’ün ismine yakışır bir şekilde yeniden özgür bir selamet ve barış şehri olmasıdır.”