Akif Beki: IMF’li yılları arar olmuşuz

Akif Beki: IMF’li yılları arar olmuşuz

Beki, yazısında, “Hangi prensibin esas alınacağı duruma göre değişiyor. Şu gerçek değişmez, IMF’ye borçları AK Parti kapattı. Bu doğru. Erdoğan’ın hakkı Erdoğan’a. Yalnız, yeri gelmişken IMF’nin de hakkını teslim edelim.” dedi.

Karar gazetesinde yazılarına devam eden Akif Beki bugünkü yazısında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın IMF hakkındaki sözleri üzerine Twitter’da başlayan tartışmaya dikkat çekti.

Beki, “IMF’li yılları arar olmuşuz biz yine” başlıklı yazısında, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Onlar IMF’den borç aldı biz ödedik, bu onların cibilliyetinde var’ deyince Twitter’dan hatırlatanlar oldu. IMF ile son Stand-by anlaşmasını 2005’te AK Parti imzalamıştı. Yaklaşık 10 milyar dolar ilave borçlanma demekti.  Hatırlatanlardan biri de Saadet Partili Av. Ali Aktaş’tı.” dedi.

Beki yazısına şöyle devam etti:

Tabii AK Parti için bu bir çelişki değil. Ecdat sözleri kitabında hepsinin yeri var. 

IMF’den borç alırken “Borç yiğidin kamçısıdır”. 

IMF’ye 2002’den kalan ve 2005’te eklenen tüm borçlar sıfırlandığındaysa “Borç alan emir de alır”. 

Hangi prensibin esas alınacağı duruma göre değişiyor. 

Şu gerçek değişmez, IMF’ye borçları AK Parti kapattı. Bu doğru. Erdoğan’ın hakkı Erdoğan’a. 

Yalnız, yeri gelmişken IMF’nin de hakkını teslim edelim. 

Ekonomide IMF reçetesi uygularken hepimiz zenginleşmişiz. Kişi başına milli gelirimiz zirveye çıkmış. 

Ne zaman ki hükümetin IMF şartlarına uyma mecburiyeti bitmiş, gelirimiz erimeye başlamış, ekonomi gerileme dönemine girmiş. 

Acı ama bu da madalyonun  öbür yüzündeki gerçek. 

“Borçlu ölmez, benzi sararır” diyen ecdat yanılıyormuş. Borçluyken hasta düşmemişiz, aksine daha da gürbüzleşmişiz. 

“Düğün pilavıyla dost ağırlamak” lafını bulan ecdatsa haklılığını koruyor.  

IMF pilavıyla mükellef ziyafet çekmiş meğer bize AK Parti. 

2005’te, son kez borç alırken kişi başına milli gelirimiz 5 bin dolar. 2013’te IMF’ye son borç taksidimiz ödenirkense 12 bin 500 dolardı. 

Şu an 2005 seviyelerine doğru gerilediğimiz söyleniyor. 10 yıl önce, 2013’te yakaladığımız 12 bin 500 dolar hedefini, şimdi 2023 için bile vaat edemiyor iktidar. 

2019’da milli gelir hedefi 25 bin dolardan 12 bin 500’e indirilmiş, 2020’de Berat Albayrak, 10 bin dolara kadar düşürmüştü.  

IMF pişirmiş, biz afiyetle yemişiz gibi bir tablo çıkıyor ortaya. 

Sıkı IMF disiplininden ayrıldıktan sonra patır patır geri gitmiş büyüme rakamları. Tesadüf mü?  

IMF’nin ihale düzenlemeleri, yolsuzluk, yoksulluk ve işsizlikle mücadele için koştuğu şartlarla bir ilgisi yok mu?  

Borç verenin çarçur ettirmemesi, seçim rüşveti dağıttırmaması, sürdürülebilir büyüme koşulları dayatmasıyla refahımız arasında bir bağ var sanki ha! 

Siyasi iktidarların IMF’yi sevmemesiyle de bunun bir alakası olabilir mi, ne dersiniz? 

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *