Bülent Arınç, FETÖ konusunda Deniz Baykal’ı hariç tuttu

Bülent Arınç, FETÖ konusunda Deniz Baykal’ı hariç tuttu

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Bülent Arınç, FETÖ’yle ilgili sarfettiği “masum değiliz” sözlerine yönelik “Bütün siyasetçiler belki Deniz Baykal hariç bunlarla bir araya gelmiştir” açıklamasını yaptı.

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi, eski Meclis başkanı ve başbakan yardımcısı Bülent Arınç Habertürk kanalında Türkiye’nin Nabzı programına telefonla bağlanarak, geçtiğimiz günlerde tartışmalara neden olan ‘FETÖ’de kimse masum değil’ sözleri üzerine konuştu.

“15 Temmuz hain, alçak bir darbe girişimidir. İki kere iki dört” diyen Arınç, şunları söyledi:

* Bunu yaşadık, sonuçlarını da görüyoruz. Sadece 250 şehidimizin, sadece 2 binden fazla yaralamızın, Meclis’in bombalanmasının, evimizin hemen yakınındaki külliye ve Jandarma Genel Komutanlığı’nın aralıksız bombalanmasının yanında çok daha büyük felaketlere yol açtı.

* Türkiye’de binlerce insan bu olay karşısında büyük kayıplara uğradı. Bunları elinde silah olan, helikopterle, uçakla bombalama yapan, elindeki tüfeklerle, masum insanları katleden alçaklar için söylemiyorum.

* Çok uzaklardan bile bulunup getirilen, benim de masum olduğuna yürekten inandığım, imam mı olur, memur mu olur, doktor mu olur, akademisyen mi olur…

* Bir bağlantı kurularak, bunlara zamanında sempati göstermiş insanların zarar görmesi karşılığında ben diyorum ki olayın failleri bunlardır.

* Bunlara doğrudan dolaylı destekte bulunanlar da şunlar olabilir. Bize düşen adil bir yargılama yapmak ve bunların hesabını görmektir. Zaten yargı da bunu yapıyor. Bazen bir kişi hakkında 101 defa ağırlaştırılmış müebbet verecek kadar. 47 defa ağırlaştırılmış müebbet görecek kadar.

“YÜZDE YÜZ ARAŞTIRILMALI”

“FETÖ’nün siyasi ayağı yüzde yüz araştırılmalı” diyen Arınç, söyle konuştu:

* Ama ondan önce yapmamız gereken başka bir şey var. Bu FETÖ ejderhası, örgütü… Ne bileyim eskiden bunlara ne denirdi, yani kendi elinde yaratılmış, Frankenstein haline gelmiş bir örgüt…

* Nasıl zaman içerisinde silah kullanacak, devlete zarar verecek, hükümetleri devirecek, masum insanlarımızı katledecek bir noktaya geldi. Bunun araştırılması ayrı bir konu.

Diyanet’in 15 Temmuz’dan sonra yayınladığı araştırmayı hatırlatan Arınç, “Manevi açıdan bunu irdeledi. Dinsel açıdan irdeledi. Ama bunun dışında işin politik boyutu var, siyasi boyutu var, toplumsal boyutu var. Ben yıllarca insanlarla birlikte oldum. Bunlara sempati duyanların ortak noktalarını az çok biliyorum” diye konuştu.

“BELKİ DENİZ BAYKAL’I ÇIKARMAK LAZIM”

Arınç, şöyle sürdürdü:

* Bakın Didem hanım, bütün siyasetçiler…Yani bunun içerisinden belki Deniz Baykal’ı çıkarmak lazım. Belki bir başkasını çıkarmak lazım.

* Ama zaman içerisinde bunlarla bir araya gelmişlerdir. Bu sayın Demirel için de geçerliydi. Açılışlarda bulunmuştur, terör örgütünün başıyla fotoğrafları vardır. Ondan övgüyle bahsetmiştir. Yurt dışındaki okullarına destek olmuştur, mektuplar yazmıştır.

“DOĞRU BULMUYORUM”

Şu anda Yüksek İstişare Kurulu’ndaki görevine devam ettiğini vurgulayan Arınç, şöyle konuştu:

* Her konuştuğum söz, İstişare Kurulu’nda konuşulan, karar haline gelmiş bir şey değil ki. Benim şahsi görüşlerim bunlar. Benim şahsi görüşlerimi açıklama imkanım yok mu?

* Ben Jülide hanımın karşısına Bülent Arınç olarak oturdum. Ama beni tarif ederken bu sıfatımı da söylüyor. Bundan yüksünüyor değilim.

* Bu benim için büyük bir onurdur ve şereftir. Bu konuşmanın evveliyatı Yüksek İstişare Kurulu’nda geçmedi. Kararlaştırılmamış bazı konuları ben bu sıfatla konuşmuyorum.

“MÜMKÜN DEĞİL”

“Bu konuştuklarınızı Erdoğan’a söylüyor musunuz ve nasıl cevap aldınız?” sorusuna Arınç, “Konumuz bu değil. Ben her şeyi konuşuyorum. Yeri geldiğinde, zamanı geldiğinde, gündemde olduğunda ben her şeyi konuşan bir insanım. Bunu sayın Erdoğan nasıl karşılıyor. O nasıl bir cevap veriyor. Bu özel konuları benim ekran önünde konuşmam mümkün değil” cevabını verdi.

“Ben bu örgütü yakından tanıyorum” diyen Arınç, şöyle devam etti:

* 1977’de bizim Yeni Selamet Partisi’nde ben o zaman Manisa il başkanıyım. İzmir listesinin birinci sırasında Turgut Özal bey var.

* İkinci sırasında Yaşar Tunagür var. Yaşar Tunagür bu günlerde FETÖ dosyası diye yayınlanan 175 sayfalık bir kitapta, FETÖ’nün en büyük destekçisi, onu bu noktalara getiren bir insan olarak görülüyor.

* Ben il başkanıyım. Erbakan Hoca genel başkanımız. Turgut Özal’ın arkasına koyduğumuz insan bugün FETÖ’nün en büyük destekçisi olarak görülüyor.

* Bu FETÖ denen kişi, 1976’da Manisa’ya vaiz olarak geldi. Kürsülerde o kadar etkileyici konuşma yapıyordu ki kendisine bir cemaat buldu. Arkadan İzmir’e gitti.

* Manisa’daki cemaat arkasından koştu gitti. Sadece bir vaiz olarak, peygamberi anlatan, sâbîyi anlatan bir vaiz olarak ona inandı.

* Sonra İzmir’de öğretmenlerle ilişki kurdu, vakıflar kurdu, eğitim hizmetlerine öncelik verdi, halkı buna inandırdı, cemaatini yönlendirdi, okullar açtı. Yetinmedi yurt dışına gitti.

* Yani bizim masum halkımız onu dindar bir vaiz, lafını bilen bir adam ve eğitim hizmetlerine gönüllü arayan bir insan olarak gördü.

“KENDİLERİNİ BELLİ ETMEYE BAŞLADILAR”

* 2011 seçimlerinden sonra bunlar bir şekilde kendilerini belli etmeye başladılar. En basiti dersaneler konusudur, en basiti MİT müsteşarının çağrılmasıdır.

* Arkasından Gezi ve onun arkasından da 17-25’le başlayan süreçtir. Bu sürecin içerisinde sayın Cumhurbaşkanı elinden geleni yaptı. Bunların niyetlerini sezdi. Kötüye gittiğini gördü. Ama eminim bunların 15 Temmuz’da bir hain darbe girişimi yapacağını o da bilmiyordu bizim bilmediğimiz gibi.

“KPSS SINAVLARINDA SORU ÇALMIŞLAR”

* Biz 15 Temmuz’da öğrendik ki KPSS sınavlarında soru çalmışlar. 15 Temmuz’dan önce kim konuştu bunları? Ne Metin Özkan konuştu ne bir başkası konuştu. Kimse bize bu konuda ‘Bu işin sonu bir darbe girişimidir’ demedi.

“SONUCUNUN BÖYLE OLACAĞINI KİMSE BİZE SÖYLEMEDİ”

“Hakan Fidan’ın ifadeye çağrılması, Kozmik Oda’ya girilmesi, 17-25 Aralık meselesinde karanlık yüzünü görmediniz mi bu örgütün?”sorusuna Arınç, “Bunların hepsi işaret fişeği olabilir” yanıtını verdi.

Sunucu Yılmaz’ın “Fark etmediniz mi, devletin her yerine sızmışlar, devleti ele geçirmişler” sözlerine Arınç, “Hiçbir zaman bir silahlı darbe girişimine gidebilecekleri konusunda bir gelişme görmedik. Bunlar askerde terfiler almışlar, etmişler. Bütün bunların sonucunun böyle olacağını bize kimse söylemedi.

(Sözcü)

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *