‘İslami hareketin bereketi, sahip olduğu düzen ve disiplinde saklıdır…’

‘İslami hareketin bereketi, sahip olduğu düzen ve disiplinde saklıdır…’

Ramazan Kayan: “Dindarlığımızı tehdit eden derin bir yaramız da dağınıklığımız…”

Milat gazetesinde yazılarına devam etmekte olan Ramazan Kayan, önceki gün kaleme aldığı “Dağınık Müslüman sendromu” başlığını taşıyan yazısında, Müslümanlarda yaşanan ufuk daralmasına dikkat çekti.

“Dindarlığımızı tehdit eden derin bir yaramız da dağınıklığımız… Dağınıklığın dayanılmaz hafifliği ile günden güne harcanıyoruz…” diyen Kayan, “Fiziksel, zihinsel, ruhsal, düşünsel ve duygusal tüm dağınıklıklar bizi tıkıyor… Umutlarımızı kırıyor… Ufkumuzu daraltıyor…”

Dikkat çeken tespitlerde bulunan Ramazan Kayan, yazısına şöyle devam etti:

Dağınık insanlarımız sürekli kendilerini yorgun ve yılgın hissediyor… Durağanlaşıyor, donuklaşıyor… Uyuştukça uyuşuyor… Öyle ki dağınıklığımızla özdeşleşiyoruz… Zamanla bir karaktere hatta yaşam biçimine dönüşüyor ve bu durumu normal görmeye başlıyoruz… Rahatsız olmuyoruz…

Evet, dağınıklık tıkanıklıktır… Dağınıklık durağanlığı doğurur… Dinamizmimizi öldürür, enerjimiz çekilir. Mücadele yolunda tıkanır kalırız…

Performansımız niçin düşük? Pejmürdeliğimizden değil mi?

Dağınık, donuk değil, dinamik ve dik duracağız ki davada devamlılık olabilsin… Disiplin, düzen gidince bilinç ve dirençte gidiyor… Dava dumura uğruyor…

Bizi biz yapan kulluktaki disiplin, düzen, dürüstlük, dikkat ve duyarlılıktır…

İslam mahza disiplindir… Başıboşluğa, boş vermişliğe, boşluğa yer vermez…

Bu sorunu çözmeden yol alamayız… Verimlilik düşüyor… Hatta kendimizi tüketiyoruz… Kendimize kötülük ettiğimizi unutuyoruz…

Dağınık kaldıkça dağıtıyoruz, parça kırıyoruz, tekliyoruz…

Bir gün bu dağınıklık bize beceriksizlik ve başarısızlık olarak dönecektir…

Dağınık insanlar sürekli kendileri ile de sorun yaşıyorlar…

Huzursuzluk, güvensiz, moralsiz ve mecalsiz bir ruh hali… Bu kadar stres, gerilim, endişe neyin nesidir? Ruhsal dağınıklığın göstergesi değil midir?

Ümmetin dağınıklığından dert yanarken kendi iç dünyamızın darmadağınıklığını görmüyor gibiyiz…

Zihinsel dağınıklığımızı gidermeden, vesvese, evham, korku ve kuşkulardan kurtulamayız… Gereği gibi düşünemiyor ve toparlanamıyoruz… Düşünce dünyamız karmakarışık…

Hep biliyoruz; Müslüman dağınık değil, dakik olacak… Hantal değil, hassas olacak… Atıl değil, aktif olacak…

Peki, niçin ‘’düzensizlik’’ düzenimiz oldu?

İntizam en temel ihtiyaç değil mi?

İntizamla itibar kazanabiliriz…

Disiplin, denetim, duyarlılık olmadan dava yürümez… Bu ümmetin dramı da bitmez… Kendimize bir çekidüzen vermeden İslam düzenini kuramayız… Kendimizi kandırmış oluruz…

Yarım yamalak işlerimiz, ertelenen sorumluluklarımız, körelen duyarlılıklarımız geleceğimizi karartıyor…

Öyle ki namazda bile toparlanamıyoruz… Yüzümüzün döndüğü kıbleye yüreğimizde eşlik ediyor mu, bilmiyorum…

Saflarımızı düzeltip sıklaştırmak zorundayız… Yoksa Allah’ın rahmetine uzak düşeriz…

İslami hareketin bereketi, sahip olduğu düzen ve disiplinde saklıdır…

Bu durumda ruhumuza sirayet eden bu dağınıklıktan bir an önce kurtulup duruşumuzu güçlendirmek ve güzelleştirmek mecburiyetindeyiz…

Sünneti Seniyye ile tezkiye ve terbiye olmaya ne kadar da muhtacız!

Aksi takdirde toplumda anarşist bir ahlak oluşuyor… Liberal rüzgârlar limanlarımızı dövüyor…

Erken davranmamız gerekiyor, yoksa dağınıklık bizi bitirir…

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *