Bingöl İslami Kardeşlik ve Dayanışma Platformundan açıklama

Bingöl İslami Kardeşlik ve Dayanışma Platformundan açıklama

Bingöl İslami Kardeşlik ve Dayanışma Platformu, kız çocuklarının Bingöl’de futbol oynaması ve sonrasında yaşananlarla ilgili açıklama yaptı.

Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Bir imtihan yurdu olarak bu dünyada herkes kendi rolünü oynamaktadır. İnsanlar, tercihlerine göre bir hayat yaşamakta ve kabulleri üzerinden bir düzen oluşturmak istemektedirler. Kur’an-ı Kerim’de Allah(c.c) bir ayette insanların dünya ve ahiret hayatına yaklaşımları hakkında şöyle buyurmaktadır:’İnsanlardan öyleleri var ki: Ey Rabbimiz! Bize dünyada ver, derler. Böyle kimselerin ahiretten hiç nasibi yoktur. Onlardan bir kısmı da: ‘Ey Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru!’ derler. İşte onlar için, kazandıklarından büyük bir nasip vardır…’(Bakara: 200-202)”

“Müslümanlar, meşru olan her alanda İslami ölçüler noktasında dahil olmalı”

Müslümanların, meşru olan her alanda İslami ölçüler noktasında dahil olması gerektiği belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “İslam’ı bir hayat olarak tercih eden bizler, meşru olan her alanda Müslümanların bulunması gerektiğine inanıyoruz ve bunu böyle biliyoruz. Bu alanlar ‘eğitim, siyaset, ekonomi, spor, sinema’ gibi toplumsal yaşamın her alanı olabilir. Eğer Müslümanlar, meşru olan her alanda İslami ölçüler noktasında dahil olmazsa o alanların başka fikir, ideoloji ve yaşam tarzları tarafından işgal edileceğini de biliyoruz. Bizim için bireysel ve toplumsal alandaki en önemli ölçüt ‘AHLAK’tır. Ahlak, insanoğlunun yaratıldığı İlahi fıtrat üzerinde bulunmasıdır. Ayet-i Kerimede Peygamberimiz(s.a.v)’e hitaben ‘Sen Yüce bir ahlak üzeresin!’ denilmesi ve Peygamberimizin ‘Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim!’ demesi bu gerçeğe işaret etmektedir.”

“Gerici söylemler yaftasıyla işin ucu Müslüman halkımıza dokunduruldu”

Açıklamanın devamında şunlara değinildi: “Bingöl İli, son birkaç gün içinde yerelden başlayıp ulusal medyaya yansıyan bir gelişmeyle gündeme geldi. Bu gelişme, Hakkari, Giresun, Ordu ve Maraş illerinden katılımla düzenlenen ‘Kızlar arası bir futbol Turnuvası’ydı. Bir de gündeme yansımayan başka bir gelişme vardı. O da bir otelde düzenlenen ‘Tesettür Defilesi’ydi. Birinci gelişme üzerinden bir kaşık suda fırtınalar koparıldı. Müslüman camialara karşı pusuda bekleyen özellikle sol düşünce ağırlıklı yayın organlarının ekmeğine yağ sürüldü.

Futbol müsabakasına dini duyarlılığından ve muhafazakar tutumundan dolayı Camii cemaatinden tepki gösterenler oldu. Bu açıklamalar içinden özellikle bir açıklama(belki bu açıklama üslup olarak eleştirilebilir) seçilerek ‘Gerici söylemler’yaftasıyla işin ucu Müslüman halkımıza dokunduruldu. Yine ‘Bir kısım…’ denilerek Müslüman camialar içinden bir camia zihin kodları üzerinden çirkin söylem ve galiz ifadelerle sosyal medyada hedef gösterildi.”

“Müslümanlar spora, karşı gibi gösterildi”

Müslümanların spora, eğlenceye karşı gibi gösterildi belirtilen açıklamada, “Kavramlar, farklı noktalara çekilerek konu sabote edildi. İslam ve Müslümanlar spora, eğlenceye karşı gibi gösterildi. İslam, insanın ruhi ve bedeni sağlığına taaalluk eden her şeyi meşru görmektedir. Sıhhatin korunması için nebevi telkinlerde bulunmaktadır. Bu sporla da olabilir, başka bir aktivite ile de olabilir. Peygamberimizin ‘güreş, koşu, atıcılık ve yüzme’ gibi sporları tavsiye ettiğini ve Hz. Aişe Annemizle bir seferinde mahrem bakışların olmadığı bir ortamda koşu yarışı yaptığını da biliyoruz.” İfadeleri yer aldı.

“Amaç ‘üzüm yemek olmalı, bağcıyı dövmek olmamalı!”

Açıklama şöyle devam etti: “Bingöl’deki ‘Bayanlar Futbol Müsabakası’na gelen tepkiler, ‘spora karşı çıkış, cinsiyetçi söylem’ gibi açıklamalarla hedefinden saptırılmış. Ve sosyal medya üzerinden ‘Çakallar istiyor diye atlar ölmez’ ifadesi bu bağlamda çok ağır kaçmış ve bu ifadeyi ahlaki bir yaşamı arzulayan ve muhafazakar bir gelenek içinden gelen birçok Bingöllü üzerine alınmıştır. İlgili ifadenin bir özür ve helallik gerektirdiğini düşünüyoruz. Erkek kadın, bay bayan nasıl isimlendirirsek isimlendirelim, karşımıza bir cinsiyet tanımlaması çıkacaktır. Bu tanımlama iki karşı cinsin yaratılış kodlarıyla ilgili bir tanımlamadır. Erkek ve kadın için eşit ve ortak olan yaratılış kodları olduğu gibi sadece erkeğe ve sadece kadına ait olan yaratılış kodları da vardır. Kadına veya erkeğe eşit muammele bir hak ve adalet ölçüsüdür; ama kadını ve erkeği tüm kodlarda eşitlemek ve bunu da ‘toplumsal cinsiyet eşitliği’ altında sürdürmek zordur.

Kadın erkek, istediği yaşam tarzını, mesleği seçmekte iradesine bağlıdır. Bir erkek de bir kadın da ‘futbol da oynayabilir, yüzmeyi de öğrenebilir.’ Bir ticari kuruluş, malını satmak için reklam verebilir, vitrinini süsleyebilir, alıcının beğenisine sunulan gösteriler yapabilir. Kimsenin bunu tartıştığı yok! Birbirimizi doğru anlamamız lazım, amaç ‘üzüm yemek olmalı, bağcıyı dövmek olmamalı!’ Üstad, ‘spor ve eğlence’ gibi insani ihtiyaçları ‘helal dairesi içinde’ değerlendiriyor ve diyor ki ‘Helal dairesi keyfe kafidir.’ Burada tartışılan ve tartışılmasını istediğimiz konu ‘ihtiyaç dahilinde olsun veya keyif dahilinde olsun’ Müslüman topluma sirayet eden her çalışmanın, icraatın, etkinliğin veya sportif faaliyetlerin helal dairesi içinde olmasıdır. Bunu düzenlenen ‘Bayanlar arası futbol müsabakası’ üzerinden ele alırsak tepkinin ‘tesettürsüzlük’ ve ‘erkek kadın ihtilatı’ üzerinden geldiği daha rahat anlaşılacaktı ve görülecekti.”

“Toplumumuzun değerlerine ters düşen bir uygulamayı kabul etmiyoruz”

Açıklamada son olarak şu ifadeler yer aldı: “Toplumumuzun değerlerine ters düşen bir uygulamayı kabul etmediğimizin bilinmesini ve Müslüman camiaların ahlaki bir endişeyle dile getirdiği tepkilerin kendi içimizde eleştirel değerlendirmelere tabii tutulmasını istiyoruz ve ‘Mor Gündem’lerde konunun saptırılmasına fırsat verilmemesini istiyoruz.”

(Bingöl Basın)

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *