Sanal dünyanın yeni nesil insanları: Telefona bağımlı, yalnız ve sentetik

Sanal dünyanın yeni nesil insanları: Telefona bağımlı, yalnız ve sentetik

“Cep telefonum olmadan asla” diyorsanız nomofobi yaşıyor olabilirsiniz.

Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz’a göre akıllı telefon ve internet kullanımının artmasıyla birlikte korkutan bir boyuta ulaşan nomofobi, telefonun çok yoğun ve kontrolsüzce kullanılması sonucu ortaya çıkıyor.

Cumhuriyet’ten Sibel Bahçetepe’nin haberi

Şarjınızın bittiğini görmek nefesinizi kesiyor, dışarı çıktığınızda hemen telefonunuzu şarj edecek bir yer arıyorsanız, telefonunuzu tamire vermek boş ve yalnız hissetmenize neden oluyorsa, şarj aletinizi birine ödünç vermek istemiyorsanız, telefonunuzu evde unuttuğunuz için dersi dinlemek zorunda kaldığınızda çok üzülüyorsanız dikkat…Cep telefonsuz kalma korkusu olarak açıklanan “Nomofobi” neredeyse her birimizin zaman zaman yaşadığı bir durum.

Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, cep telefonundan mahrum kalma korkusu olarak tanımlanan nomofobinin, modern çağın en yaygın sendromları arasındaki yerini aldığını vurgulayarak “Cep telefonu ile yapılan iletişimden kopmaktan aşırı korkma, cep telefonundaki sinyalin kapanma ihtimalinin bile şiddetli stres ataklarına yol açtığı nomofobi, çok daha ciddi sorunları berberinde getirebilir” uyarısında bulunuyor.

Çaresizlik hissi yaratır

Daha çok ergenlik çağındaki çocuklarda ve gençlerde görülen nomofobinin, kişilerde eksiklik hissi yaratarak mutsuz ve huzursuz hissetmesine yol açtığına dikkat çeken Yavuz, nomofobinin, kişilerde kaybetme korkusu ve bağımlılık duygularını dürttüğüne dikkat çekiyor. “Teknolojinin getirdiği yalnızlık ve sanal ilişkiler, kişileri izole bir dünyaya hapsederken nomofobi, mahrum kalma hissini tetikler” diyen Yavuz, “Ayrıca beynin ödül-ceza sistemini bozarak deformasyona sebep olabilir. Kişi, bağımlılığına ulaşamadığında kendini çaresiz hisseder ve yoksunluk duyar. Bunun yanı sıra kişi diğer bağımlılıklarda olduğu gibi bu durumdan kurtulmak için çabalayabilir ve bırakmak için çeşitli denemeler yapabilir” diyor.

Yavuz, korkutan bir boyuta ulaşan nomofobi, telefonun çok yoğun ve kontrolsüzce kullanılması sonucu ortaya çıktığını vurguluyor.

Gerekli durumda kullanın

Yavuz, şu önerilerde bulunuyor: “Nomofobi yani telefondan uzak kalmak korkusunu yenebilmenin ilk kuralı telefondan uzak kalmaktır. İlk zamanlar çok fazla zorlanacak olsanız da pes etmemeli, üstüne gitmelisiniz. Zamanla telefonun iletişim için bir ihtiyaçtan fazlası olmadığını görecek hayati bir mesele olmaktan çıkacağına şahit olacaksınız. Telefon kullanımını minimuma indirmek için gün içinde sadece gerekli durumlarda telefonunuzu ele almalı ve gece yatarken uzak bir noktaya bırakmalısınız. Eğer kişisel olarak bu sorun ile başa çıkamıyorsanız mutlaka uzman birinden yardım almalısınız.”

Telefonunuz çalmadığında bile bakıyorsanız…

Nomofobinin belirtileri;
-Sürekli telefonuyla ilgilenmesi,
-Yapacak hiçbir şey bulamadığında bile sürekli telefonunu kurcalaması,
-Telefonu yanında olmadığı zamanlarda kendini çok gergin ve eksik hissetmesi,
-Sürekli olarak telefonunu kaybedeceği hissi yaşaması,
-Çantada veya cebinde olmasına rağmen sürekli telefonunu kontrol etmesi,
-Telefonu çalmasa bile telefona bakması,
-Sırf telefonunu kapatmamak için uçağa binmemesi, tiyatro veya sinema gibi yerlere gitmemesi,
-Telefonunu yanından hiç ama hiç ayırmaması tipik nomofobi belirtileridir.
-Çok daha ileri vakalarda telefonun kaybolması veya çekmemesi halinde kişide:
-Mide bulantısı
-Kusma
-Karnında kramp ve şiddetli ağrılar
-Sinir ve stres
-Panik atak
-Baş dönmesi gibi şikâyetler görülebilir.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *