Guaido, Amerika’dan ve birçok Latin Amerika ülkesinden destek aldı. Ancak 35 yaşındaki Guaido’nun kritik devlet kurumlarında kontrolü nasıl sağlayacağı net değil. Venezuela ordusu da Guaido’ya sırtını dönmüş durumda.

Amerika’nın Sesi’nin aktardığına göre, Bogota’daki Rosario Üniversitesi’nden siyaset bilimi profesörü Ronal Rodriguez, Guaido’nun uluslararası alanda tanınmasına rağmen devletin gerçek gücünün hala Maduro’nun elinde olduğuna dikkat çekiyor.

Rodriguez, yabancı ülkelerin destek verdiği Guaido’nun ülke dışından gıda ve ilaç almak için kaynak bulabileceğini ancak limanların Maduro’nun yandaşları tarafından kontrol edildiğini kaydetti.

Guaido, Çarşamba günü Kongre’nin gözetiminde insani yardımın dağıtılacağını söylemiş ve muhalefetin yabancı yardımın ülkeye girişine izin verilmesi için Şubat ayının ilk haftasında gösteri planlandığını kaydetmişti.

Guaido, bununla birlikte gelecek günlerdeki aktivitelerle ilgili ayrıntılı bir açıklama yapmamıştı.

Birçok muhalefet sempatizanı Guaido’nun diğer siyasi aktivistler gibi tutuklanmasından endişe ediyor.

Ekonominin çöktüğü Venezuela’da Maduro sırtını orduya dayamış durumda.

Savunma Bakanı Vladimir Padrino da dahil komutanlar Maduro’ya bağlı olduklarını belirtiyor.

Bu arada Rusya, Çin ve Türkiye’den de Maduro’ya destek geldi. Rusya, Venezuela’nın meşru liderinin Maduro olduğunu belirtti.

Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin Maduro’yla telefonda konuştu ve Venezuela’da barış içinde bir diyaloğu desteklediğini kaydetti.

Avrupa Birliği ise Washington gibi Guaido’yu devlet başkanı olarak tanıdığını açıklamasa da, Guaido’nun korunması ve barışçıl bir geçiş dönemi çağrısı yaptı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Venezuelalılar’ı özgürlük için ayaklanmalarından dolayı kutladı. Almanya, İsviçre ve Portekiz ise özgür seçim yapılması çağrısı yaptı.