Bayan güreşinde dur durak yok!..

Ahmet Gülümseyen

Hz. Peygamber (sav) şöyle buyuruyor; ‘İnsanlık ilk günden beri bütün peygamberlerin üzerinde ittifak ettikleri bir söz bilir. Şayet utanmıyorsan dilediğini yap.’ (Buhâri, Edeb, 78) ‘İman, yetmiş küsur bir parçadır. Hayâ da imandan bir parçadır. ‘(Müslim, İman, 57) ‘Her dinin (kendine özgü) bir ahlâkı vardır; İslam ahlâkı(nın özü) hayâdır.” İbn Mâce, Zühd,17) Toplumun bırakın güreştirmeyi, bir bayanın güreş gibi bir sporla ‘isminin’ anılmasından bile ‘hayâ’ duyarım. O nedenle, bugünkü yazımızın giriş bölümüne, Peygamber Efendimizin hayâ ile ilgili sözleriyle başladık. Bayanların güreştirilmesine sizler de yapancı değilsiniz. Bunun bir tek nedeni, bu branştan sorumlu kişilerin ‘makam’ veya ‘parayla’ olan samimi bağları. Toplumun milli ve manevi değerleri zedelenecekmiş kimin umurunda. Bırakın izlenmesini, resimlere yansıyan görüntülere bakmaya bile insan ‘hayâ’ duyuyor. O nedenle diyoruz ki; ‘Edep Ya Hu! Edep..’

TARİHE NOT DÜŞMEK

‘Kartopunun çığa nasıl dönüşmesi…’ misali, bayanın güreştirilmesinin önü alınamaz halde devam ediyor. Biz yazmaktan, ilgilileri ise makam, para, şan, unvan… hevesi uğruna bu ‘rezaleti’ devam ettirmekten kendilerini kurtaramadılar. Kapanması güç yaralar açılmaya devam ediliyor. Güreş branşının içerisinde şahısları ‘Biz istemezük ama…’ deseler de, devletin resmi spor federasyonu çatısı altında, minik, genç, yetişkin olmak üzere, her yaştan evladımız mayo ile minderlere çıkarılma çarkı işletiliyor. Böyle bir sürecin, genç neslimizin üzerinde kişisel ve toplumsal ‘erozyon’ oluşturacak durumları, kitap oluşturacak sayıda, birçok yazımızda kaleme almıştık. Buna rağmen ‘devam’ ediliyor. Bu sürecin en son halkalarının ne olduğu bugün de işleyelim, spor sayfalarına not düşelim ki, gelecek nesil tarihe baktığında, kimlerin bu ‘utanç’ verici süreçte pay sahibi olduğunu bilsin…

44. Yaşar Doğu Güreş Turnuvası İstanbul’da gerçekleştirdi. Bahçelievler Belediyesinin sponsorluğunda başladığı organizasyonda kadınların da yer alması, rezaletin geldiği durumu gözler önüne seriyor. Bahçelievler Belediyesinin bu ‘oyuna’ nasıl alet (sponsor) edildiğini, halen aklım almıyor! Beyoğlu Belediyesi bayan güreşçileri madalya alıyor, Başkan Sayın Ahmet Misbah Demircan sosyal medya hesabından, bayan sporcusunun mayolu vaziyette Türk bayrağıyla çektirdiği resmin altındaki tebrik yazısıyla mutluluğunu paylaşıyor. Bir başka, benzer tebrik Gençlik ve Spor Bakanı Sayın Muharrem Kasaboğlu’ndan. Güreş adı altında mayo ile Avrupa minderlerinde çıkarılan genç kızlarımızı, adına başarı dedikleri durumlarından dolayı tebrik mesajı yayınlanıyor. Sayın Bakanın, bayanın güreştirilmesine ‘tedbirli’ yaklaşması, bu rezalete dur deme hususunda çalışma yapması gerekmez mi? Güreş Federasyonuna gelince. Bırakın bayan güreşine ‘dur’ demeyi, daha çok genci bir rezaletin içerisine nasıl çekebiliriz amacıyla, ‘Kamp Eğitim Merkezleri’ için, internet sitesi aracığıyla duyurular yayımlıyorlar…

İZMİR BELEDİYESİ

Anadolu Ajansına verdiği ‘Minderde erkek hegemonyası bitti’ başlıklı röportajda bakın ne diyor Kadın Güreşi Milli Takım Teknik Direktörü Efrahim Kahraman; ‘1998 yılında Ahmet Ayık döneminde kurulan bayan güreşindeki süreçte ilk başta sıkılganlık vardı, Yasemin Adar’ın şampiyonluğuyla, diğer kızlara öz güven geldi….’ Yazımızın da özeti olabilecek şu soruyu soralım ‘Bayan güreşinin ilk destekleyici kurumlardan CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyespor, faaliyetlerine neden son vermiş olabilir?’ Gördü ki çark işlemeye devam ediyor, cevabına katılıyorum. Ne diyelim! Ümmetin Cuma Bayramını tebrik ederken, Müslüman Türk kızına mayo giydirip Avrupa minderlerine çıkarıp yarıştıran, bu kirli oyunu parçası olanları bir kez daha ‘esefle’ kınıyorum…

Yeni Akit