Sosyal Medya, kullanıcıların zekâ ve algı seviyesini mi düşürüyor?

Sosyal Medya, kullanıcıların zekâ ve algı seviyesini mi düşürüyor?

Türkiye ne kadar ilginç bir ülkeyse sosyal medya, bilhassa twitter da bir o kadar ilginç bir dünya.

İsmail Kılıçarslan, bir örnek vererek bu iddiasını delillendirmeye çalışıyor. Sosyal Medyada yapılan tartışmaların insanları birbirine düşman haline getirebildiğini belirten Kılıçarslan, bugün Yeni Şafak’taki yazısında, özellikle Twitter üzerinden değerlendirmede bulunarak şunu savunuyor:

Twitter, kullanıcısının zekâ ve algı seviyesini düşüren, duygusal tepkilerini ise coşturan bir sistem. Oturup konuşma fırsatı bulsanız öyle ya da böyle bir ortak zeminde buluşacağınız herhangi biriyle “asla uzlaşamayacak düşmanlar” haline gelebiliyorsunuz burada.

Hiper-politizasyon

Erol Göka hocamdan ödünç alarak söyleyecek olursam Türkiye’deki “hiper-politizasyon” kimi meseleleri sakince, bilgiye dayalı olarak konuşmayı imkânsız hale getiriyor.

Kılıçarslan, bu duruma ibretlik bir örnek anlatmak istiyorum size dedikten sonra ise şu satırları kaydediyor:

Mehmettuluce4 isimli bir twitter kullanıcısın zincir mesajları düştü önüme bir iki gün önce. Mehmet Bey, belli ki tarım işinden anlayan, veri okuma kabiliyetli, tarımsal üretim konusunda iyi düzeyde bilgisi olan biri. Tane tane Türkiye’nin tarımsal üretimde Avrupa lideri ve dünya yedincisi olduğunu, üretim çeşitliliğinde 1600 tarım ürünüyle dünya birincisi olduğumuzu ve 180 ülkeye ihracat yaptığımızı anlatmış takipçilerine. Dünyada üretim konusunda ilk beşte olduğumuz ürünleri de TUİK verilerine göre gösteren bir grafik paylaşmış.

Örnek vermek zorunda değilim

Bir takipçisi şöyle yazmış bu tweet zincirinin altına: “Yerli tohumu da uzaylılar yasakladı zaten.” Mehmet Bey de sakince şunu yazmış: “Mesela hangi yerli tohumumuz yasaklanmış, bir örnek versene.” Takipçisi de şu ibretlik paylaşımı yapmış: “Mehmet ben sana örnek vermek zorunda değilim.”

Türkiye’nin asıl ve en önemli sorunlarından birinin tam olarak bu olduğunu düşünüyorum işte. “Mehmet ben sana örnek vermek zorunda değilim” rahatlığındaki cahil cesareti ve bu “hiper-politizasyon” yakında bizi “birbiriyle konuşamaz insanlar” haline getirecek.

Dört ayağı kesilen hayvancağız konusunda yapılan yorumlar ve kurulan cümleler de bunun net örneği.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *