Halime Gülsu’nun ölümüne tepkiler devam ediyor

Halime Gülsu’nun ölümüne tepkiler devam ediyor

Mersin Tarsus Cezaevi’nde tutuklu bulunan ve sistemik lupus eritematozus hastası Halime Gülsu’nun yaşamını yitirmesi sosyal medyada tepkiye neden oldu. Bazı siyasetçi ve aktivistler olayın aydınlatılması için Adalet Bakanlığı’na çağrıda bulundu.

20 Şubat’ta gözaltına alınan ve ilk 15 gün ilaçlarının verilmemesi nedeniyle yaşamını yitirdiği belirtilen Gülsu için ağabeyi Zübeyir Gülsu @zgulsu twitter hesabı üzerinden ölmeden önce kardeşinin durumunu paylaştı ve yetkililere sesini duyurmaya çalıştı ancak kardeşinin ölümüne engel olamadı.

Kardeşinin Gülen Cemaati soruşturması kapsamında gözaltına alınıp tutuklanan bir İngilizce öğretmeni olduğunu aktaran ağabey Gülsu sosyal medya mesajında “Sistemik lupus eritematozus (bir çok organı etkileyebilen bir tür otoimmün bozukluğu) hastası olan Halime Gülsu’ya 15 gün gözaltında tutulduğu süre boyunca raporlu ilaçları verilmemiş. Tutuklanıp Tarsus 3 No’lu Kadın Kapalı Cezaevi’ne gönderildiğinde ise doktor raporu, cezaevi yetkilileri tarafından kaybedilmiş” ifadelerini kullandı.

Raporları olmadığı için cezaevinde ilaçlarının verilmediği aktarılan Gülsu’nun 25 Nisan’da Mersin Şehir Hastanesi romotoloji bölümüne sevk edildiği fakat aynı gün tekrar hapishaneye geri gönderildiği gelen bilgiler arasında.

Daha sonra iki kez komaya giren Gülsu için doktorlar cezaevinde tutulamaz raporu vermiş olmasına rağmen bırakılmadığı ileri sürülüyor.

Bakanlık ve başsavcılıktan yalanlama

Konuyla ilgili Adalet Bakanlığı’ndan ise yalanlama geldi. İHA’nın haberinde bakanlık kaynaklarına göre iddiaların gerçeği yansıtmadığı yönündeki ifadelere yer verildi. Gülsu’nun tedavisinin ardından 28 Nisan saat 02.35’te taburcu edildiği ancak araçta tekrar rahatsızlanması üzerine hastanenin acil bölümüne alındığı ve burada tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadığı aktarıldı.

Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan yazılı açıklamada da sosyal medyada yer alan “Ceza infaz kurumunda ilaçlarının verilmediği ve tedavisinin yapılmadığı” iddialarının asılsız olduğu Ceza İnfaz kurumuna beraberinde getirdiği ilaçların da kurum doktorları tarafından kontrol edilerek bir gün sonra kendisine teslim edildiği belirtildi.

Muhalefetten tepki

CHP İstanbul Mİlletvekili ve İnsan Hakları Avukatı Sezgin Tanrıkulu da olaya tepki göstererek sosyal medyada paylaştığı mesajıyla yetkililerin yanıt vermediğini ve telefonlara çıkmadığını açıkladı. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e seslenen Tanrıkulu “Vebali boynunuzadır” ifadelerini kullandı.

Gülen cemaati operasyonları kapsamında terör şube polisleri tarafından yapılan ev baskınlarında 80 ev hanımı ve üniversite öğrencileri ile birlikte gözaltına alınan Halime Gülsu, aynı sebeplerden ötürü KHK sonrası hapse girmiş ailelere köfte yapıp satıyordu. Mersin 4. Sulh Ceza Hakimliğince 3 Mart 2018’de silahlı terör örgütüne üye olmak ve finansal yardım suçundan tutuklanan Gülsu, 21 kişilik bir koğuşta yargılanmayı bekliyordu.

Otopsi raporu sonraya bırakıldı

Halime Gülsu’nun otopsi raporunda şu satırlar yer aldı:

“……Tetkik için örnek alındığı, ayrıntılı raporun daha sonra verileceği defninde ve naklinde sakınca bulunmadığı yemini yaptırılan ve yukarıda ismi belirtilen hekim tarafından bildirilmiş olmakla ceset üzerinde yapılacak başka bir işlem kalmadığından, iş bu tutanak hep birlikte imzalanmıştır.”

(Euronews)

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *